Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, memleketi Yozgat'ta Büyük Sinema Salonu'nda "Sivil Toplum Buluşması" toplantısında yaptığı konuşmada, 2000'li yıllar öncesi ve sonrasında yaşanan olayları anlattı. 

Türkiye'nin öz güveni sarsılmış bir ülkeden, bugün hakkını, hukukunu arayan, sadece kendi hakkı ve hukuku da değil, herhangi bir yerde masum varsa onun hakkını hukukunu arayan bir ülke olduğunu belirten Oktay, "Onun bireyleri olmanın getirdiği gurur, onur ve öz güven, sanayisi gelişmeye başlamış, ticareti 30-36 milyar dolarlardan bu yıl sonu itibarıyla 170 milyar dolarların üzerilerine çıkmaya çalışan bir ülke. 2023 hedefleri olan, bu hedeflerinden vazgeçmeyen ama gerçekçi olarak bu adımları atacak bir ülke." diye konuştu.

Oktay, Türkiye'nin, sıkıntıların, siyasi ve askeri problemlerin olduğu bir bölgede, "Ben bu ülkeyi ikiye katlayacağım." diyen bir lidere sahip olduğunu dile getirerek, "Dolayısıyla böyle bir liderin ekibinde olmak, uykusuzluğu göze almayı gerektiriyor. Böyle bir liderin ekibinde olmak cesaret gerektiriyor, böyle bir liderin ekibinde olmak durmak yok yola devam demeyi gerektiriyor. Bu, dün de değişmedi, bugün de değişmeyecek, gelecekte de değişmeyecek." ifadelerini kullandı.

Türkiye kalkınmaya başlayınca birlerinin rahatsız olduğuna dikkati çeken Oktay, ülkenin büyümeye, kalkınmaya, mazlumların hakkını korumaya devam ettiğini söyledi.

Oktay, 17-25 Aralık ve 15 Temmuz darbe girişimine değinerek, şunları kaydetti:

"Durdurabildiler mi bizi. O gece, hiç sağına soluna bakmadan herkes kendini sokaklarda buldu, Mecliste buldu. İşin ilginci de Yozgat, Edirne, Hakkari, Sinop, Samsun, İstanbul, Ankara meydandaydı. Hiçbir ayrım gözetmeden, hiçbir siyasi veya düşünce ayrımı gözetmeden, hiçbir şekilde yanındakine, sağına veya soluna bakıp, 'benden önce birisi var mı' diye düşünmeden, kendini ölüme atan ve kendini ne pahasına olursa olsun 'ben bu vatanı hiç kimseye yedirtmem' diyen, 'ben liderimi hiç kimseye kurban etmem' diyen Türkiye."

Türkiye'nin yaşanan olaylardan güçlenerek çıktığını vurgulayan Oktay, "FETÖ hainleri, PKK ile DHKP-C ile işbirliği yaparak, başkalarının borazanlığını öttürerek, ülkesini, vatanını, namusunu satmayı göze alarak ne yaptılar, kendi kuyruklarını kıstırıp yurt dışına kaçtılar. Bugün de hale kaçacak yer arıyorlar. Nereye kaçarlarsa kaçsınlar, nereye giderlerse gitsinler, peşlerinde olacağız. Adları ne olursa olsun bugün FETÖ'dür dün başka şeydi, yarın başka şey olsun peşlerini bırakmayacağız ve Türkiye'nin kalkınma hamlesini de hiç kimsenin engellemesine müsaade etmeyeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Oktay, 15 Temmuz sonrası ordu başta olmak üzere, emniyet ve yargıdaki hainlerin temizlendiğini aktararak, "Biz buradaki hainleri temizledik ses dışarıdan geldi. Ne yapacaktık yani ödüllendirecek miydik? Bu ses hala dışarıdan geliyor. Kendisini satarsa bir insan ve bunun bedeli de yoksa dışarıdan gelecek ses bulursunuz, yeter ki sizin fiyatınız olsun." dedi.

"Değişim sürecini başlattık"

Tüm Türkiye'nin liderinin etrafında birleşip bütünleştiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, şöyle devam etti:

"Türkiye, tüm vatandaşlarıyla liderinin etrafında birleşti, bütünleşti ve Türkiye'yi istikrarsızlığa sürükleyecek, istikrarsızlığa götürebilecek dünyada hiçbir gücün olmayacağını haykırdı. Bugün de onun sonuçlarını ve istikrarını yaşıyoruz. Tabii dönüşüm, değişim ihtiyacı deyince bu sadece içerideki hainleri temizlemekle olmuyor. Hainlerin mayasında oldukça, bu hainler er veya geç yine bir şekilde bir yerlere sızmaya çalışacaklardır. O zaman biz dedik ki sistemi yapıyı öyle bir kurgulayalım ki Türkiye'nin önünü kesmeye çalışanlar kendi hainleriyle işbirliği yaparlarsa yapsınlar başaramasınlar veya da içeriden şu veya bu sebeplerle her 10 yılda 20 yılda bir kesintilerle darbe girişimleriyle bu ülkenin kalkınma hamlesine hiçbir şekilde engel olamasınlar. Değişim sürecini başlattık. Hatırlıyorsunuz temizlik hareketinin tam ortasında bir sistem değişikliği gündeme geldi. Başkanlık sistemi diye başladı. Cumhurbaşkanlığı sistemi diye adlandırdığımız bugün ki değişiklik."

Oktay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde çalıştıklarını anlatarak konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Karar süreçlerinin uzadığı Türkiye'nin kalkınmasını orta gelir tuzağından kurtaralım dedik. (Kişi başı milli gelir) 10-11 bin dolarlardan ikiye katlayalım 20 bin dolarların üzerine çıkaralım. 25 bin dolara çıkaralım arzusundayız. O zaman Türkiye'nin başı başka bir dik olacak. O zaman Türkiye'nin mazlumlarla ilgili söyleyeceği ve söylediği şeyler başka bir farklı olacak. Başka şekilde onların yanında olacağız. Bugün 32 milyar doları harcadıysak yarın 60 milyar doları seve seve harcıyor olacağız. Bunu kazanmak için biz yine biliyoruz ki güçlü bir ülke, birlik ve beraberlik içerinde olan güçlü bir milletten geçer. Yine güçlü bir ülke aynı şekilde siyasi, sosyal, ekonomik ve askeri anlamda güçlü olmaktan geçer. Referandum geçti cumhurbaşkanlığı süreci kabul edilmiş oldu. Sonrasında yine engellenmeye çalışılan dönemleri süreçleri hatırlayın. Yurt dışından gelen yeni hamlelere karşı mücadeleyi en sert şekilde hem içeridekilerle hem dışarıda sürdürdük."

"Türkiye'yi iftiharla temsil eden bir liderimiz var"

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin kabul edildiğini hatırlatan Oktay, Türkiye'nin geçmiş dönemlerde her alanda engellenmeye çalışıldığını vurguladı.

Oktay, engellemelerin yurt içi ve yurt dışından geldiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Terörle mücadeleyi en sert şekilde hem içeride hem de dışarıda sürdürdük. Zeytin Dalı Harekatı'nda gittik, gerekeni yaptık. İçeride ve dışarıda PKK, FETÖ, DEAŞ ile mücadeleler gerçekleştirdik. Bu bize 24 Haziran'ın yolunu açtı. 24 Haziran'da yüzde 52'nin üzerinde rekor bir oy ile dönen ve Cumhurbaşkanlığı sistemini fiilen hayata geçiren bir Türkiye oldu. Bugün çok daha güçlü, çok daha hızlı karar alabilen, parlamentosunu, yasamasını çok daha güçlü kılan, yürütmesini çok daha hızlı yapabilen, uygulayabilen ve alabileceği kararları daha cesaretle alabilecek, yargısını daha bağımsız hale getirebilen bir Türkiye var. Böyle bir süreçte milletimize verilen sözü şimdi yerine getirme zamanı. Yani ikinci kalkınma hamlesi, ikinci şahlanış dönemi diye ifade ettiğimiz bir Türkiye. İkinci şahlanış kolay olmayacak. Yani Türkiye'yi ikiye katlamak o kadar kolay olmayacak."

Uluslararası arenada Türkiye'ye karşı yürütülen olayların hepsinin farkında olduklarını dile getiren Oktay, şunları kaydetti:

"Son bir haftada yaşanan olayları bir düşünseniz ne demek istediğimi çok net anlarsınız. Güney Afrika'da BRICS zirvesinde Türkiye'yi iftiharla temsil eden bir liderimiz var. Ne pahasına olursa olsun Türkiye'yi ikiye katlayacağız. Kişi başına gelirleri 20 bin dolarların üzerine getireceğiz. Milli savunma sanayimizdeki yerlilik ve millilik oranını ne pahasına olursa olsun artıracağız. İHA'larımız, SİHA'larımız, füzelerimiz, milli uçaklarımız, HÜRKUŞ'umuz, Atak Helikopterlerimiz artarak millileşmeye ve yerlileşmeye devam edecek. F-35'ler gelmiş gelmemiş o onların bileceği iş. Biz kendi işimize bakacağız. Başkalarının bize ne verip vermediğini konuşmaktansa bizim ne üretip ne üretmediğimizi, bizim ne verip vermediğimizi konuşan bir ülkeye dönüşeceğiz."

"Milletimize verdiğimiz sözler var"

Oktay, son bir ayda Pakistan'a 30 helikopter ve 4 korvetin 2 milyar dolarlık bir ihracatla gerçekleştirildiğini ifade etti.

Bütün engellemelere rağmen bu tür gelişmelerin artarak devam edeceğinin altını çizen Oktay, "Yeni dönemde Cumhurbaşkanımızın talimatıyla başladığımız milletimize verdiğimiz sözler var. Türkiye ikinci şahlanış dönemine bu yılın sonuna kadar, bunu hissederek giriyor olacak. Her alanda, tarımda, sanayide, askeri alanda, ekonomik alanda bütün oyunlara rağmen bizzat şahit olacaksınız. Bunu gerçekleştiriyor olabilmemiz için Yozgat'ın buna katkı vermesi gerekiyor, başka şansımız yok." şeklinde konuştu.