2014’le birlikte başlayan yeni uygulamalara ilişkin Fatsa Kasaplar ve Celepler Derneği Başkanı Mehmet Şükrü Gülmez, uyarıcı ve bilgilendirici açıklamalarda bulundu.
İşi bilenin de, bilmeyenin de hayvancılığa heves ettiğini savunan Mehmet Şükrü Gülmez, bundan böyle hiç kimsenin eski yöntemlerle hayvancılık yapamayacağını ifade etti. Öte yandan et ve hayvan ithalinin piyasalarda fiyatların düşmesine yol açtığını, ancak birçok üreticiyi de mağdur ettiğini hatırlatan Gülmez, “Ama piyasa yavaş yavaş eski düzenini almaya başladı. Aslında 2013 yılında fazla bir dalgalanma olmadan normal bir şekilde seyretti. 2014 yılında da piyasada ileri gerili bir oynamanın olacağını zannetmiyorum. Sadece 1 ya da 2 liralık iniş ya da çıkışlar olur. Okullar tatil olup düğünler başladığında ya da gurbetçilerin gelmesiyle çıkışlar olabilir. Olması da normaldir. Piyasa kıştan yaza geri dönüş yapar ve hayvan sektöründe bir canlanma olur. Üretici ürettiği üründen çok da memnun değil. Zira yem pahalı. Sadece saman fiyatlarında eskiye oranla bir düşüş var. Eskiden saman 1 liraya kadar çıkmıştı. Şimdi bu fiyat 40 kuruşa kadar geriledi. Bu biraz üreticiyi rahatlattı. Yalnız eskiye oranla bu, pek tatminkar bir fiyat değil. Büyük hayvanlar kesime alınırken kilo başı 17 diye kesiliyor, 18’e satılıyor. Bunların fiyatı danasına, kuzusuna ya da düvesine göre değişebiliyor. Kesim başı kilosuna verilen fiyat da 14-15 arasında oynama gösteriyor” dedi.
PASAPORTSUZ HAYVAN TİCARETİ YAPILAMAYACAK
Yeni yılla birlikte bu alanda değişiklikler yapıldığını ve yeni standartlar getirildiğini vurgulayan Gülmez, “Bunların Avrupa Birliği’ne uygun olması gerekiyor. Celepler artık sınava girerek sertifika alacaklar. Satıcıların vergi mükellefi olması gerekiyor. Üretici besicinin hayvanlarına ait pasaportları olması gerekiyor. Ve besici, yeni aldığı bir hayvana 3 ay bakmak zorunda. Bakmadan satışı yapılan hayvan ticarete girdiği için devlet bunun önüne geçmek istiyor. Eskiden bir köylü hayvanlarını pazara indirip satabiliyordu. Yeni uygulamayla birlikte satamayacak. Sadece celeplere satabilecekler. Besici sattığı hayvanın ruhsatını alıcıya ibraz etmek zorunda. Hayvan taşımacılığına da yeni standartlar getirildi. Her önüne gelen hayvan taşıyamayacak. Şehir içinde nakliye işleriyle uğraşan kişiler artık hayvan taşıyamayacak. Taşımak için sertifikası olması gerekecek ve arabasının sızdırmazlık raporu, indirme bindirme kapağının uygunluğu, kısacası her bir anlamda araçların hayvan taşımaya uygun olması gerekecek. İl veya ilçe tarıma giderek hangi araçla hayvan taşımak istediklerine dair beyanda bulunacaklar ve belgelerini alacaklar. Devlet bu taslağın çalışmalarına başladı. Bu işi yapan kişilerle toplantılar düzenleniyor. Hatta sınavlar yapıyor. Sen nesin celepsin, sen nesin üreticisin. Herkes ayrı ayrı eğitim görecek ve sınavlara tabi olarak sertifikalarını alacaklar. Devlet bu işi ehil insanlara yaptırmak istiyor ve uğraşmak istemiyor. Bu işi yapanların kanuna ve nizama uygun olmasını istiyor. Her önüne gelen mal alıp satamayacak. Besici kendi hayvanını satarken vergi ödemeyecek ama celebe satılıyorsa, vergiyi celep ödeyecek. Artık hiçbir celep vergi kaçıramayacak ve her şey kontrol altına alınacak. Besicilerin hayvanlara baktığı ortam, hayvan yetiştiriciliğine uygun olacak ve standartları karşılayacak. Hayvanın küpesi diğer bir tabirle pasaportu bulunacak. Ve bunlar denetlenecek. Üzerinde 30 hayvan görünen bir besicinin ahırında 8 hayvan varsa, devlet geri kalan 22 hayvanı ne yaptın diyerek hesabını soracak ve denetleyecek. Gerekli şartlar sağlanmadığı takdirde bu kişilere ceza kesilecek. İl ve ilçe tarım tek tek gezerek bunları denetleyecek ve uygulamanın şartlarına uymayan kişilere yaptırımda bulunacak. Ayrıca bir hayvan, il dışına çıkarılacaksa hayvana sağlık raporu alınması gerekecek. Mesela Ünye’den Terme’ye hayvan taşınacaksa rapor alınmak zorunda. Devlet bu şekilde ülkedeki hayvanların sayısını ve kesime giden hayvanların sayısını kontrol altında tutacak” diye konuştu.
Güncelleme Tarihi: 06 Ocak 2014, 11:49