Salonun tamamen dolduğu konferansın açılış konuşmasını yapan Osmangazi
Belediye Başkanı Mustafa Dündar, “Güvenlik konusu son dönemde tüm insanların
dikkatini çekiyor. Ülkemizin ve halkımızın güvenliği her şeyin önünde yer alıyor.
Türkiye 30 yıldır terör belasıyla uğraşıyor. 15 Temmuz darbe girişimiyle birlikte
içimizde saklanan teröristler de ayyuka çıkmış oldu. Bu hain darbe girişimi bizleri
birleştirerek tek yumruk olmamızı sağladı. Dünya farklı süreçlere giriyor. Soğuk savaş
dönemi sona erdi. Şuan Orta Doğu’da yaşanan gelişmeler ise dünyayı farklı bir
sürece taşıyor. Şuan tüm dünya Türkiye’yi izliyor. Ancak dünya ülkeleri kendi işine
gelecek şekilde bir algı oluşturuyor. Avrupa’nın neredeyse her ülkesinde terörist
yandaşlarının gösteri yaptığını görüyoruz. Müttefik dediğimiz ülkeler bizim yanımızda
yer almıyor. Aksine teröristin yanında yer alarak onları bize karşı eğitip,
silahlandırıyor. NATO da aynı şekilde hareket ediyor. Cumhurbaşkanımız Recep
Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde Türkiye kimsenin desteğine ihtiyaç duymadan kendi
planları doğrultusunda yoluna devam ediyor. Tarihte olduğu gibi bu millet yeniden
ayağa kalktı” dedi.
“HAREKATIN SONU MUTLAK ZAFER”
Konferansa konuşmacı olarak katılan Güvenlik Politikaları Uzmanı Mete Yarar,
Afrin'in teröristlerden temizlenmesi için düzenlenen Zeytin Dalı Harekatı'nı
değerlendirdi. Zeytin Dalı Harekatı’nın sonunun mutlak zafer olacağını ifade eden
Yarar, “Ne kadar süreceği konusunda net bir şey söyleyemesek de Zeytin Dalı
Harekatı’nın sonu mutlak zafer. Gerek Türk Silahlı Kuvvetleri’nin gerekse de
hükümetin bu konuda ne kadar kararlı olduğunu biliyorum. Bu hedeften dönmek yok”
diye konuştu.
“HAREKAT ASLINDA 6 BİN KİLOMETREKARELİK ALANDA YAPILIYOR”
Harekatın yavaş gittiği yönünde söylemler olduğunu dile getiren Yarar, “Afrin bölgesi
dağlık alanlardan oluşuyor. Harekat yavaş gibi gözükse de bu aslında arazinin
yapısından kaynaklanan bir durum. Teröristler iki metre kalınlığı olan beton tüneller
inşa etmişler. Türk Silahlı Kuvvetleri bu tünel ve mevzilerin hepsini tek tek ele geçirip,
yok ederek ilerliyor. Bu harekatın yapıldığı alanın büyüklüğü yaklaşık 2 bin
kilometrekare, yani İstanbul büyüklüğünde bir alan. Bu bölgenin dağlık ve ağaçlarla
kaplı olmasının yanı sıra çok sayıda sivil halkın yaşıyor olması harekatı zor hale
getiriyor. Yer altına gizlenmiş olan yüzlerce kilometrelik tüneller var. Bu harekat
aslında 2 bin değil 6 bin kilometrekarelik bir alanda yapılıyor. İlk olarak yüzey, daha
sonra yerin altı son olarak ise insanların yaşamış olduğu evler kat kat taranarak
teröristlerle mücadele ediliyor” dedi.
“DARBE GİRİŞİMİ BAŞARILI OLSAYDI TÜRKİYE’YE SALDIRICAKLARDI”
Teröristlerin inşa ettiği tüneller hakkında da konuşan Yarar, “Dünyanın en büyük
savunma hattı Fransızların Almanları durdurmak için oluşturduğu Maginot hattıdır. Bu
hattın tünellerinin uzunluğu yaklaşık 100 kilometredir. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bu
harekatta şuana kadar bulduğu tünellerin uzunluğu 100 kilometreyi geçti. Burada
dikkat çekmemiz gereken en önemli konu bu tünelleri sadece Türkiye’ye karşı
savunma hattı oluşturmak için mi yaptılar. Bu tüneller savunma için yapılmış olamaz.
15 Temmuz darbe girişimi başarılı olsaydı, silahlandırılmış olan 35 bine yakın terörist
bu tünellerin olduğu bölgeden Türkiye’ye sıçrayacaktı. Darbeciler de bu teröristlerle
mücadele etmeyeceklerdi. Bu durum yaşansaydı muhtemelen Hatay, Gaziantep, Kilis
ve daha sonra birçok şehir haritamızda olmayacaktı” dedi.
“BU TERÖRİSTLERE BİRİLERİ SAVAŞ İSTİHKAMINI ÖĞRETMİŞ”
Teröristlere birilerinin savaş istihkamını öğrettiklerini ifade eden Yarar, “Yapmış
oldukları tüneller yüzeyi dolaşmıyor. Bu tüneller aşağı doru inip dipten gidiyor. Bu
adamlara birileri savaş istihkamını öğretmişler. Beton mevzilerin yapısı ve et kalınlığı
bunu gösteriyor. Bu beton tünellerin kalınlığını Türkiye’nin dışarıdan aldığı
bombaların beton delme kapasitesine göre yapılmış. Ancak bilmedikleri bir şey vardı.
Türkiye son 1,5 yılda kendi beton delici bombalarını yaptı ve bu bombalar 2 metreden
daha kalın betonları delebiliyor” dedi.
“BU HAREKATI HAKETTİLER”
Yarar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz neden Afrin’deyiz diye soranlar oluyor. Biz Afrin’e
gitmeden Afrin bize geldi. Afrin bize barikatlar döneminde, Beşiktaş’taki bombalı
saldırıda, Ankara’da Genel Kurmay Başkanlığı önünde bomba patlatılırken geldi.
Amanoslar üzerinden geldi ama hep bize geldi. Biz hiç gitmedik. 15 Temmuz darbe
girişimi başarılı olsaydı. Afrin şuanda Hatay’daydı. Niye Afrin’de olduğumuzun cevabı
da bu. Onlar bu harekatı hak etti”
“SURİYE’DEN SORUMLU KİŞİ DARBECİ GENERALDİ”
Türkiye’nin operasyon yapmak için geç mi kaldığı yönündeki soruyu cevaplayan
Yarar, “Türk Silahlı Kuvvetleri’nde Suriye’den sorumlu kişi Ömer Halis Demir
tarafından öldürülen darbeci General Semih Terzi idi. Türkiye ilk olarak içerideki
teröristleri temizledi şimdi ise dışarıdaki teröristleri etkisiz hale getiriyoruz” dedi.
Konferans sonunda Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, Güvenlik
Politikaları Uzmanı Mete Yarar’a plaket takdim etti.
Güncelleme Tarihi: 16 Mart 2018, 12:06