Geleceğimizi kendi elimizle yok etmeye devam ediyoruz.
Ülke olarak tarıma her zamankinden daha çok ihtiyacımızın olduğu bir zamandayız.
Gelecekte de bu ihtiyaç yine değişmeyecek ve tersine daha da çok artacaktır.
Hatta konuyu zorlasak bu mesele beka meselesi haline bile gelebilir.
Türkiye’de 2000 yılında 26. 4 milyon hektar işlenen tarım alanı varken, 2009 yılında bu rakam 24.3 milyon hektara düşmüştür.
Başka bir deyişle, 2000-2009 yılları arasında işlenen tarım alanlarında % 7.9 oranında bir azalma olmuştur.
Verimli tarım toprakları yenilenemeyen bir kaynak olduğu halde sanayi, konut, turizm gibi tarım dışı amaçlarla kullanılması tarım açısından çözümü güç problemleri meydana getirmektedir.
I., II., III. ve IV. sınıf topraklar tarım için birinci dereceden önemli topraklar olduğu halde, farklı alanlarda kullanılması, gıda arzı güvenliğine ve tarımsal gelire zarar verdiği gibi aynı zamanda biyolojik çeşitlilik ve ekolojik dengenin bozulmasına da etki etmektedir.
İşte bu anlamda bizler adeta Cennet’ten bir bahçe olan güzel bir şehirde yaşıyoruz.
Osmanlıya payitahtlık yapmış kadim bir şehirdir Bursa.
Özellikle tarımda, ülke genelinde ihtiyaç olan meyve ve sebze veren bir şehir.
Bursa 3.1 milyar TL’lik tarımsal geliri ile önde gelen illerdendir.
Türkiye sofralık zeytin üretiminin %40’ı,şeftali üretiminin %28’i, sofralık siyah incirin %80’i, çilek üretiminin %19’u, domates üretiminin%11’i, biber üretiminin %15’i, bezelye üretiminin ise %50’si Bursa’da gerçekleştirilmektedir.
Ayrıca, iklimi ve verimli toprakları ile ülkemizin nadir tarım cenneti olan bir şehirde yaşıyoruz.
Ama gelin görün ki, bu şehrin ne kadar kıymetini biliyoruz orası tartışılır.
Kimi şehri betonlaştırma için elinden geleni yapar,
Kimi de bu olayları film izler gibi izler.
İşte bu anlamda şehirlerin marka şehir olması için toprağına sahip çıkması gerekirken, yerel yönetimler bu süreçte yanlış adımlar atabiliyor.
İşte bu kötü olaylara örnek İznik İlçesi’nde yaşanmaktadır.
Bursa’nın turizm anlamında Dünyaya açılan kapısı olan İznik İlçesi’ne de sahip çıkılması gerekirken, bakın nasıl talan edilme yarışına girilmiş.
Geçtiğimiz aylarda ManşetX Gazetemizde gündeme getirdiğimiz, İznik İlçesi Derbent Mahallesi’ndeki Nezir Asaroğlu’na ait 16 dönüm tarım arazisi, Bursa Büyükşehir Belediyesi Meclis Kararı ile kırsal turizm alanı olarak belirlenerek imara açılmıştı.
Malum bu olaylar yaşandığında Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, bu yerin sahibi olan Nezir Asaroğlu’nu tanımadığını ve bir bardak çay bile içmediğini meclis kürsüsünden ve tv’den canlı yayında açıklamıştı.
Bizde sonrasında gazetemizde bu iki kişinin birlikte çekilmiş fotoğrafını yayınladık.
Hatta sonrasında bu tarım arazisi ile ilgili başka konular gündeme geldikten sonra yeni CHP İznik İlçe Başkanı olan ayrıca Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Asiye Çalışkan, bu tarım arazisinin bulunduğu yere Büyükşehir’in, belediye araçlarının köyün içinden bu tarlaya kadar mıcır döktüğünü ve bu ayrımcılığın neden bu kişiye sağlandığını gündeme getirmişti.
Başkan Alinur Aktaş ise böyle bir durumun olmasının söz konusu olmadığını, şayet böyle bir durum varsa, bu işi yapan kişilere ceza verilmesi gerektiğini söyledi.
Ama yaşanan bu kadar olaylardan sonra hiçbir adım atılmadı. Tersine Büyükşehirin imkanları ile Nezir Asaroğlu’na destek verilmeye devam edildi.
Bu şahıs, kendi arazisini imara açtığı yetmezmiş gibi, şimdide hazineye ait tarları milli emlak tan kiralayarak kendi arazilerine katma derdine düşmüş.
İşte bir insan bu kadar aciz ve hadsiz olur.
Güya sözüm ona dava diye piyasada geziyor.
Yesinler senin para adamlığını...
Neyse gelelim İznik’te tarım arazilerine kaçak nasıl villaların yapıldığı iddiasına!
Öncelikle İznik’te merkezi yerlerin imarlı olduğunu, haricinde ise özel imarı olan yerler hariç, ilçede hiç bir yere imar yerilmediğini iletelim.
Ayrıca tarım arazilerinin içersine, sadece baraka tarzında 21 metrekareyi geçmeyen yapılar yapılabiliyor.
Birde tarım arazisi vasfı yitirilmiş bazı yerlere, Büyükşehir Belediye Meclisi kararı ile ecri misil yapılarak, bu yerlere imar çıkarabilir.
Ama gelin görün ki, İznik İlçe’sinde akıl almaz olayların yaşandığını görüyoruz.
Gelelim benim bizzat gittiğim ve gördüğüm İznik’in göl manzaralı Başra Şerefiye Mahallesi’nde ve Derbent Mahallesi’nde ki villaların durumuna.
Hem de bu ultra lüks villalar yapılırken havuzlu olarak inşa edilmiş.
Çoğunun yakın zamanda yapıldığını ve devam eden inşaatların olduğunu hatırlatalım.
İşte size bazı örnekler....
İznik İlçesinde Şerefiye Mahallesinde 362 Parselde tarım arazisi olan 5200 metrekare alanda yapılmış bir villa!
İşte size bir başka örnek,
Yer yine İznik’in Şerefiye Mahallesinde 221,222 Parselde yine tarım arazisine 4000 metrekarelik alana. Burada da 2 villa yapılmış.
Peki kamuoyu adına soruyoruz?
İddialara göre kaçak olduğu söylenen bu tarım arazilerine kimler nasıl izin veriyor?
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alirnur Aktaş bu villaların yapılmasına izin verdi mi?
Bursa Büyükşehir Belediyesi nasıl oluyor da tarım arazilerine villa yaptırabiliyor? Hangi gerekçe ve karar ile?
Bursa Büyükşehir Belediyesi bu villaların yıkımı için ne yaptı?
AK Parti Bursa İl Başkanı Ayhan Salman tüm bu yaşananlara neden sessiz kalıyor ve neden müdahale etmiyor?
İznik Belediyesi bu villalar yapılırken müdahale etti mi? Tutanak tuttu mu?
İznik Belediye Başkanı Mehmet Kağan Usta’nın bu villaları yapan kişilerle ilgili bir bağı var mı?
Yine İznik Gölü’ne sıfır olan villalar konusunda, İznik Belediyesi ne tür işlemler yaptı?
Bu soruları çoğaltabiliriz ama genel olarak İznik İlçesi’nde iddialara göre bu artan kaçak villalara neden birileri dur demiyor.
Sade vatandaş tarım arazisine çivi bile çakamazken, birileri kimlerin vesilesi ile bu kadar hadsiz ve hukuksuz işler yapabiliyor.
Ha unutmadan söyleyeyim, bu yeni yapılan kaçak olduğu iddia edilen villaların, İstanbullu sanatçılara ve iş adamlarına satıldığı söyleniyor.
Ayrıca İznik’e gittiğimde özellikle bu villaların yapılmasını ve satışının arkasında, iddialara göre İbrahim Sayın ve Ali Gençtürk’ün olduğu söylendi.
Hatta bu iş adamları İnstigram’da villa satış işini işi o kadar büyütmüşler ki, İznik Taş Mahal olarak sayfa bile açmışlar.
Bizlerde hayırlı işler dileyelim.
İZNİK TAŞ MAHAL
Tabi ki İznik’te tarım arazilerine ne kadar kaçak yapı yapıldı Allah bilir!
Bizler gazeteci olarak, gelecekte Bursa’mızın daha yaşanabilir olması için tarım arazilerinin betonlaşmaması için mücadele etmeye devam edeceğiz.
Bu yolda haktan ve adaletten yana olmak için bu konuları gündeme getirmeye devam edeceğiz.
Bu yapılan yanlış işlerin düzeltilmesi için en güvendiğim kişilerden birisi de Bursa’ya yeni gelmesine rağmen gecesini gündüzüne katan değerli Bursa Valimiz Yakup Canbolat’tır. Valimizin konuya el atacağını ve varsa bir hukuksuzluk, yanlış yapan bürokratlarla ilgili adım atacağını düşünüyorum.
Hatta bu konuları, Ankara’ya gittiğimde T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a kadar dosya halinde elden ileteceğimi söylemek isterim.
Bursa bizim ve geleceğimize sahip çıkalım...
Yarın çok geç olabilir...
Selam ve Dua ile....