Yine ıskalıyor, gelişmelerin derinliğine inemiyor, özde değil kabukta kalıyoruz. Önyargıları kırmanın
atomu parçalamaktan zor olduğu bir dünyada yine de bize düşen bildiğimiz doğruları sizlere
aktarmaktır. Ezberletilenleri bazı konuları bir papağan gibi ayrı ayrı kişilerden duyup bunlara tek tek
cevap vermekten yoruldum. Kafamda onca soru birikmişken bir akşam telefonum çaldı. Telefondaki
değerli büyüğümdü. Çok donanımlı, hemde önemli görevlerde bulunduğu için onun sözlerinin her
kelimesini bile analize değer bulurum. Heyecanlıydı ve bir o kadar tedirgindi. Yeni gelişmeler var diye
söze girdi. Söyledikleri her şeyi şuan yazmam doğru olmaz. Ama ileride değineceğim. Evlat sözlerimi
iyi dinle; diye başladı anlatmaya...
_ ABD çok tehlikeli bir planı daha devreye soktu. Nasıl bu kadar büyük planlar yapıyorlar benim bile
aklım almıyor. Okyanusun diğer tarafındaki bir ülkenin, buralarda bu kadar etkili olmasının en büyük
nedeni tabi ki NATO dur, ama farklı lobilerinde burada ki etkilerini göz ardı etmemek lazım. Tedarik
zincir, ulaşım ve ona hakim olma savaşı tüm hızıyla sürüyor. Aslında ķorona dan sonra ikinci daha
büyük bir virüs Dünya'yı bekliyordu. Ama şuan için rafa kaldırıldı. Çünkü bir ülke tüm dengelerin
ortasında duruyor ve bulunduğu coğrafi konumu çok iyi kullanıyordu.
Buna atalarından hediye olan yumuşak gücünü kullanabilme özelliğini de katınca ortaya muazzam bir
irade çıkıyordu. İki jenerasyon ve güç bizi istiyor. Ve bunun için ellerinde ki tüm gücü
kullanacaklarından şüphen olmasın. Yüz sene önce sykes picot’la birlikte paylaşılan bir ülkenin şuan
oyun kurmasını hazmedemiyorlar. Bundan dolayı Biden gelir gelmez ilk işinin mevcut hükümeti yıkıp
yine kontrol edilebilir bir ülke olmamızı sağlayacağını söylemişti. Önce ekonomik olarak zayıflatılmış
yani dolar karşısında eriyen bir ülke istiyorlar. Önce paralarıyla saldırıp sonra adalar denizindeki
silahlarını devreye sokacaklar. ABD, Rusya’dan alınan savunma sistemlerini bahane ediyor. Aslında
başardığımız bir harp sisteminin ne derece ise yaradığını bilmek istiyorlar. Tüm gizli tutulan ama çok
değerli savunma sistemimiz ve lazer sistemimiz NATO’nun iştahını kabartıyor. Koskoca NATO bizdeki
gibi bir sistem yapamıyor mu dediğinizi duyar gibiyim. Ama yapamıyor , bu öyle bir sistem ki insan
üstü bir aklın böyle bir şeyi yapabileceğinden bahsediyorlar.
Bunları hem koordineli kullanacaksın hemde kullanırken hiç bir uydu sistemine gerek duymayacaksın.
Ve bu sisteme dahil olan ne varsa yapay bir zekayla bir birine yardımcı olup en olumlu neticeyi almak
için resmen bir biriyle konuşsun. Bir deniz aracının uçan bir siha ile ortak hareket edip birbirlerine
yardımcı olması gibi.
Yani bizdeki bazı sistemlerin işleyişini çözememeleri onları çıldırtıyor. Ve olası bir Yunanistan savaşıyla
birlikte elimizdeki silahların ne kadar etkili olduğunu da görecekler
Silah yani NATO, tüm gücüyle neden kapımızın önünde bir düşündün mü? Peki paranın sahibi olan
İngiltere ve onun eyaletleri durumundaki Suudi Arabistan neden bu ara bizi ziyaret ediyor düşündün
mü? Velhasıl para hayatta kalmak ve büyüklüğünü devam ettirebilmesi için bize muhtaç. Bundan
dolayıdır ki büyük Turan’ı kurmamızın önünde durmayacaklar. Böylelikle Asya’dan Avrupa’ya büyük
bir ticaret yolunun baş aktörü Türkiye ve İngiltere olacak. Tabi silah kazanırsa yeni Türkiye doğmadan
düşük yapacak. Ve bir daha asla ayağa kalkamayacak bir şekle dönüştürülecek. Bu liğ öyle çetrefilli ki
kurtla yiyip çobanla ağlıyor tüm ülkeler. Bakalım emeklerimiz bizi ilk defa ceza sahasına soktu. Golü
atmak biraz güç, biraz akıl, biraz da tecrübe istiyor. Bazı şeyler artık çok yakın. Her doğum sancılıdır.
Bekle ve gör.