Karakterin sağlamsa korkma.
O kişi bu kişi kötü diye bir şey söylemiyorum ama ben kendi duruşumu öyle görüyorum.
En sevmediğim insanla bile kibar ve beyefendi konuşmaya çalışırım, en kötüsü ise konuşmam olur biter.
Sevmediklerime kesinlikle övgü dizmem yanlarında da olmam, duruşumu belirlerim.
Ama görüyorum ki, küçük menfaatler için dalkavukluktan yalakalığa kadar tüm yeteneklerini sergileyen gruplar türemiş.
Hiç kimse yüz astarlarında değişikliğe gitmesin.
Eğer layıksa Allah büyük nimetler bağışlar insanlara..
Bu kadar yanardöner olmaya neidüğü belirsiz şeylere gerek yok ve değmez.
Soruyorum; kim bugün bulunduğu makamları rüyasında görürdü?
Şükür etmek yerine yetkin etkin insanlara övgüler dizmek bir karakter sorunudur.
Sorarsanız siyaset yapıyorum der.
Bugün övgü, yarın makamdan inince sövgü dizenler kaybedenler silsilesine dizilir ki, o zamanda başkaları siyaset yapıyor olur.
İL KONGRESİ VE HEYACAN!!!
Hafta sonu AK Parti Bursa İl kongresi var.
Rahatsızlık ve heyecansızlık…
Etrafta kimsecikler yok, kulis yok, hava yok, heyecan yok, beklenti yok, 5 gün sonra kongre var İlginç bir durum her hangi bir ilan da yok.
Bakın biz yazınca yarın ilan duyuruya başlarlar.
Önceki örnekte olduğu gibi..
Millette “Tayip Erdoğan’ı seviyorum ama AK Parti’ye karşıyım” soğuyorum algısı var.
Sebebi Tayip Erdoğan’ın çizgisinde olmayıp sosyal medya paylaşımlarıyla yalakalık düzeyinde hareket edenler bu algıyı oluşturuyor.
REİS, “Makamları hizmet için dava için değil de menfat ve kişisel çıkarları için talep edenleri temizledik temizliyoruz” şeklinde açıklaması olmuştu.
Reis temizledik diyor ama ne kadar temizlendiği anlamında bir karşılığı yok. Temizleme halk nazarında karşılık bulmuşluğu yok.
BAŞKANLIKTA ERDOĞAN’E OY VERECEĞİM AMA YERELDE BAHÇELİ’YE..
Reis ile Bahçeli görüştü İttifak teması şekillendi.
Hangi farklı partiye oy verilirse verilsin ittifak çatısı altında grup olarak kabul edilecek.
Başkanlık ta Reise verilecek ama mecliste Ak Parti tabanında MHP ye bir oy kayması olacak. Bu hem Ak Parti’nin yerel yöneticilerinin izlediği politikalarıyla alakalı tepki hem de Devlet Bahçeli ye ahde vefa adına bir destek kazanım olacak.
Dolayısıyla önümüzdeki süreçte Ak Parti adına bir risk mi denir yoksa bir mesaj mı olarak yorumlanacak göreceğiz.
Ortada böyle bir tablo var.
Görüştüğüm çok sayıda Ak Parti’li benzer düşünceleri ciddi şekilde dillendiriyorlar.
“Başkanlıkta reise oy vereceğiz ama mecliste vermeyi düşünmüyorum” diyen partiye emek vermiş insanların oluşturduğu ciddi potansiyel oluştu.
Bunu hem Devlet Bahçeliye ahde vefa adına hem partinin politikaları ve tutumuna yönelik bir tepki olarak karşımıza çıkacak.
TABANI DİNLEMEME FATURASI AK PARTİ’YE DARBE!
Tabanı dinlememe tutumu hala katlanarak devam ediyor.
Bunu ister genel merkez, Mustafa Ataş ister yerel yöneticiler yüzünden oluşan ciddi rahatsızlık olarak görebiliriz.
Mantıklı olarak düşünülürse Devlet Bahçeli’nin şu an Türkiye siyasetine yön veriyor olması ve gelinen noktada da pozitif bir algı oluşması en büyük etken bizzat Devlet Bahçeli’nin kendisidir.
Risk alarak Başkanlık sistemini destekledi, anayasa değişikliği onun sayesinde oluştu, Cumhurbaşkanlığı seçiminde direk Tayip Erdoğan’ı destekleyeceğini söyledi.
Bunlar AK Parti tabanına hoş gelen durumlar yaşattı.. Zira Ak Parti’nin tabanında da milliyetçi kesim var bu çıkışlar hoş gelen tutumlardı.
Afrin’e gidişlere bakıldığı zaman Türkiye’nin beka sorunu ile alakalı Devlet Bahçeli’nin oynadığı rol en az reis kadar etkili. Devlet Bahçeli’nin tutumu pozitif algı yapıyor tabanda. Mantıklı düşünen insanlar için böyle bir süreçten sonra Devlet Bahçeli’nin meclisin dışında kalması gibi bir risk olmaması lazım o noktada destek olmamız lazım algısı da var.
Bizim insanımız duygusal bunu da unutmayacağı kanaati hakim.
“Ben Zaten REİS’e oy veriyorum arkadaş o noktada vicdanımda rahat.
Mecliste de her iki türlü de partinin tutumuna karşı Bahçeli’ye ahde vefa MHP’nin oylarını arttıracaktır.
ERDOĞAN ADINA SALTANAT SÜRENLERE OLUŞAN TEPKİ MHP’YE YARAYACAK
Aslında bu ittifak AK Parti’nin taban rahatsızlığına ilaç gibi geldi diyebiliriz.
Yapılan tüm yanlışlara, adam kayırmacılık, maddi ve siyasi rant ve Ak parti ve Erdoğan vizyonuna yakışmayan tüm icraatlar, tabanı canından bıktırmıştı.
Ama Erdoğan sevgisi ve Türkiye’nin beka tehlikesine düşmemesi için her seçimde Erdoğan adına eller sandığa gidiyordu.
Hal böyle olunca da Zaten herkes bize değil Erdoğan’a oy verecek şeklinde kurnazca düşünenler vardı.
“Erdoğan adı ve gücüyle Erdoğancı görünüp makamlara kurularak yanlış üstüne yanlış yaparak sıkı çıkar ilişkisi içinde olanlara bu ittifakla adeta en büyük darbe inecek. Halkın Erdoğan sevgisini kullanarak Erdoğan’ı adeta gönüllerde bitirmeye çalışanlar büyük darbe yiyecek.”
İttifak çatısı altında Cumhurbaşkanlığı sisteminde hangi partiye oy verilirse verilsin tüm oylar Erdoğan’ın hanesine yazılacak Erdoğan Cumhurbaşkanı seçilecek.
MHP’nin hanesine de yazılsa Erdoğan’ı desteklemiş olacak.
İşte burada AK Parti’den MHP’ye büyük oy geçişi olabilir.
“Cumhurbaşkanlığı seçiminde MHP ile AK parti üzerinden Reise giden oylar yerel seçimlerde yerel yöneticilerin makamları rant ve çıkar için kullanılan yerlerde MHP’nin hanesine yazılacak.”
Sokak ta nerde kimle konuşursanız konuşun AK Parti’nin yöneticilerinin işlediği siyasi günahlara amansız tepki var.
Hak hukuk tanımayan, istişare kültürünü tanımayan tabanı saf dışı eden bir tutum seçimlerde içler acısı bir tablo ortaya koyma ihtimalini güçlendiriyor.
Sonuç olarak Yerel yöneticilerin yanlışları sonucu oluşan amansız tepki MHP’nin hanesine oy kaymasına neden olacağa benziyor.
Bu araştırma ve analizi sallama yapmadığımızın ispatı için vurdumduymazları sokakta ki vatandaşın görüşlerini almaya davet ediyorum.
Yani artık ittifak çatısı altında REİS kazanacak ama AK Parti de düşüş yaşanacak.
Kamuoyunda ‘REİS’i seviyorum ama Ak parti ye karşıyım’ havası yaşanıyor haberiniz ola.
Benden söylemesi.
Allah milletimize, devletimize güç kudret versin, ordumuzu zaferlere nail eylesin, şehitlerimizin ruhu şad olsun.
El Fatiha…
