Paralel, Ak Parti il, Müezzinoğlu ve Nilüfer de İstifalar

 Bursa Ak Parti de ilginç gelişmeler yaşanıyor..
Paralel operasyonlar da peyderpey tutuklamalar devam ediyor..
İlginç olan şey tutuklanan işadamlarının bazılarının bağlantıları dikkat çekiyor..
Özellikle Ak parti İl başkanı Cemalettin Torun’un avukatlığını yaptığı kişilerin gazete sayfalarına düşmesiydi.
Hakkındaki paralel iddialarıyla ilgili şu ana kadar açıklama yapmayan Torun’a en büyük destek Bakanlıktan el çektirilen Mehmet Müezzinoğlu’n dan geldi.
Müezzinoğlu Paralelin avukatı haberleriyle manşetleri süsleyen Cemalettin Torun'a ve Kripto Paralel olduğu iddialarıyla istifa eden Abdullah Duman’a uzun yıllar sahip çıkması, aynı düşüncede hüküm sürdüğü konuşulan Davut Gürkan, İbrahim Güney gibi isimlerin rahatsızlığı, Asım Amil, Mehmet Şenocak, Orhan Aygün, Muharrem Durmuş, Enbiya Akkuş gibilerin hakkındaki iddialara karşı her koşulda Torun’a sahip çıkması Ak teşkilatla ilgili tehlikenin ciddi boyutlarda olduğunu ortaya koyuyor..
Kulisler, Torun’un bu kadar vahim iddialar karşısında kılını kıpırdatmaması, Teşkilatlardan sorumlu başkan yardımcısı Mustafa Ataş ile ilgili vahim soru işaretlerinin ortaya çıkmasına neden oldu.
Bursa teşkilatlarının Cemalettin Torun’a karşı duyduğu rahatsızlıklar had safhaya ulaşması, Mehmet Müezzinoğlu ile Mustafa Ataş hakkında Torunla ilişkilerinin sorgulanması zaruriyetini ortaya koyuyor.
Ak Parti içindeki FETO’cuların temizlenmesi adına başlatılan girişimlerde Bursa’da şu ana kadar hiçbir çalışma yapılmadı.
Oysa FETO merkezinin Bursa olduğu bilindiği halde Ak parti içindeki beklenen operasyonun yapılmaması seçmen üzerinde tam bir hayal kırıklığına neden oldu.
Buna karşın Cemalettin Torun ile Recep Altepe icraatlarıyla kimilerinin ekmeğiyle oynarken yaptıkları icraatlarla adeta toplum üzerinde can yakıcı ikili olarak iz bıraktılar.
Bu ikili ne Reise nede Ak Parti ye yakışmayan yönetim uygulamalarıyla adeta zirve yaptılar.
 
NİLÜFER DE AK KADINLAR İSYANI
Ak Parti Nilüfer kadın kollarında 10 kişi istifa etti.
İstifaların ana sebebi Başkan Dilek Durak’ın Darbe gecesi “Dışarı çıkmayın evlerinizde oturun”  talimatı olduğu belirtildi.
Peki…
Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın halkı sokaklara çıkın çağrısına rağmen neden böyle bir telkinde bulunulabilir?
Buna karşın Dilek Durak böyle bir çağrıda bulunmadığını belirtiyor.
Yani Durak cephesi dışarı çıkmayın mesajı geçildiğini yalanlıyor.
Ancak olay Whatsap gruplarındaki yazışmalarında sabit olduğu belirtilirken, Yaşanan bu sorunu çözülmemesi bize kadar gelmesine neden oldu.
Şunu ifade edelim.
Bu köşe her iki tarafın ilgili açıklamalarına açıktır.
Gönderilecek bilgi belgeye yer verileceğini belirtelim.
O gece neler yaşandı?
Kendi kanallarımızdan elde ettiğimiz bilgilere göre Sayın Durak’ın çağrısına tepkiler gösterildiği, tartışmaların yaşandığı yönünde.
“Senin değil Reisin çağrısına uyacağız” şeklinde sert tartışmaların yaşanmasına rağmen birçok üyenin bugünkü adıyla Demokrasi ve şehitler meydanına akın ettiği gerçeğini de görmek gerekiyor.
Şimdi şu soruyu soralım..
Bir ilçe Ak Parti kadın kolları başkanının neden böyle bir yola yani ‘evlerinizde oturun sokağa çıkmayın’ çağrısına başvurabilir?
Bunun nasıl bir izahı olabilir?
Böyle bir durumla ilgili İlçe başkanının tutumu ne olmuştur?
Böyle vahim bir hata karşısında çağrıyı alan yöneticiler durumu Başkan Celil Çolak’a ilettikleri halde Sayın Çolak ne yapmıştır?
Bu durum karşısında başkan Dilek Durak tarafından dışlanıldığı öğrenilen kadınlardan 10 kişinin istifa mektuplarını ilçeye vererek Sayın Durak’la artık çalışmanın mümkün olmadığını ifade etmeleridir.
Ortada bir gerçek var ki 10 kişi istifa etmiştir.
Burada sorulması gereken bir başka soru:
Paralel ile adı sıkça gündem olan Cemalettin Torun’la ilgili hiçbir tasarrufa gitmeyen Genel Merkez’den elbette bu konu için Nilüfer’de özel bir tasarruf yapması beklenemez.
Şimdi orta da çok enteresan bir durum var.
İl Kadın Kolları Fes, çalışma yok.
Osmangazi Kadın kolları fes, çalışma yok.
Gemlik keza yine öyle…
Nilüfer de kayda değer çalışma yapılamayan bir yönetim, ardından yaşanan sancılar ve istifalar.
Yıldırım’da ise skandallar birbirini kovalıyor.
Keza ana kademelerin aşağı kalır yani yok.
Ortaya çıkan tablo Genel Merkez tüm bu olumsuzluklar karşısında yanlışlara neden göz yumuyor?
Bu kadar kokuşmuş teşkilat anatomisinde hiçbir değişime gidilmemesi Genel merkezle ilgili Paralel şüphelerin ortaya çıkmasına neden oluyor.
Özellikle rezillikler karşısında suskun kalmaktan öte ilgili Torun ve havarilerine sahip çıkılan bir durum söz konusu.
Soru şu: AK Parti içinde kendi seçmenine çapulcu diyen, çapulcu damgası yapıştıran tek kişi olan Mehmet Müezzinoğlu AK Parti için, AK Parti davası için ne kadar güvenilir?
Müezzinoğlu Ak partililere çapulcu damgası yapıştırken kafasının arka planında ne yatıyordu?
Müezzinoğlu’nun bizzat desteğiyle omuzlarına yüklendiği vebalin mutlaka sorulması ve verilmesi gereken hesabı olmalı.
Her şeye rağmen Allah’a dayanıp güvenmek doğru güç, en güzel adalettir.
Bunun için sabır en güzel yol.
.
facebook.com/alimsahinmalkocoglu
twitter.com/AlimSahin
YORUM EKLE

banner103

google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0