Bursa'da ve Bursa ölçekli şehirlerde 2001-2014 yılları arasında gerek yerel seçimler gerekse kıran kırana geçen genel seçimlerde siyasi partilerin ana muhalefet,yavru muhalefet gerekse iktidar partisini seçim bölgesinde müthiş yapan çalışmalarıyla ev ev kapı kapı,sokak mezra,köşe bucak insan odaklı her noktasında büyük coşku,büyük heyecanla yapılan seçim çalışmalarında bundan önceki yıllarda şahit olduk.
Günümüzde ise Ak Parti'nin kurucusu,lideri Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olmasından sonra siyasi partilerin 2015 yılı itibariyle şehirlerde İl-ilçe teşkilatlarının sadece tabeladan ibret olduklarını sahada olmadıklarını üzülerek tespit ettik.
Gerek ana muhalefet,gerekse muhalefet partisinde gerekse iktidar partisinde sahada sen,ben,bizim oğlan dar alanda paylaştıklarına şahit olduk.
Öyle ki 6 kere şapkasını alıp 7 kere iktidara gelen 9.Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel'e şahit olduk.
Yine rahmetle andığımız değerli Başbakanlık yapmış olan hocamız Prof. Dr Necmettin Erbakan'ın seçim süreçlerinde sahada seçmenle adama adama dokunarak siyaset yaptığını dün gibi hatırlıyoruz.
Günümüz 2015 Türkiye'sinde geçmiş yılları siyaset üsluplarına göre ekonomi çıtası üzerinden bütçe endeksli seçim bildirgelerinde KURU VAATLER verip yersen misali seçmenin huzuruna çıktıklarını görüyoruz.
Buradan şunu belirtmek isteriz ki tarlada ekinde,emek,efor,beden gücü sarf etmeyenlerin mahsul zamanı hasattan payda payını en büyük bir payı alma durumunda olduklarını siyasi partilerin seçim bildirgelerinde açıkça görüyoruz.
Sonuçta kaybeden Türkiye olacaktır.Çünkü ekmek arası döner veren bir genç parti ve onun basın danışmanı Ali Tarhan derin dondurucuda beklettiği Genç Parti çalışmalarını günümüze uyarlamış ve Chp yapılanmasıyla kuru vaatleriyle milletin huzuruna çıktığını hep birlikte görüyoruz.
Ayrıca Mhp'ninde bu taktikle aynı dilden konuşmasada
tapanda ülkeci ve milliyetçi kesimi rencide ettiğini duyuyoruz.
Açıkça söylemek gerekirse 30 gün sürecin sonunda bir genel seçim var.
Öncelikle yaşadığımız secim Bursa gerek ana muhalefeti gerekse yavru muhalefeti 17 ilçede Bursa'da çok zayıf çalışmalar içerisinde olduklarını görüyoruz.
Ak Parti'de de zaman zaman bir kaç adayın haricinde Chp ve Mhp'yi aratmayan görüntülere şahit oluyoruz.
Bu tabloya örnek verirsek Ak Parti hükümetin Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu için siyasetin merkezi olduğu Yıldırım İlçe Ankara yolu üzerinde devasa bir secim ofisi açılışı oldu.
17 İlçeli Ak Partili bir teşkilatın organize olduğu bir seçim ofisi açılışı hep beraber görmüş olduk.
Maalesef bu açılışta beklentilerin altında bir katılımla özellikle Yıldırım İlce teşkilatlarından yoğun katılım olmasına şahit olduk.
Bütün beceriksizliklere rağmen İl yöneticilerin çok rahat olmaları iyiden uzak kötücü bir ruhu dışa vuruyordu.Bir nevi güç zehirlenmesini yaşayarak seçim ofisi açılışında gördük.
Hani neredeMilletvekili Adaylarının binlerce destekçileri ve sevenleri.
Hani nerede başarılı olduğu söylenen Milletvekillerinin sevenleri ve nutukları nerdeydi,bir türlü göremedik.
Arkadaşlarla inancımız o ki 20 milyonluk İstanbul'un şehr-i emin'i evladı fatihi İl Başkanlığı yapmış Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu seçim ofisi açılışında görüntüden ders çıkarmıştır.
Etrafında takla atan,her devrin güçten yana,güçlüden yana olanları görmüştür.Gerekli dersi çıkartmıştır.
Bunların arasında bocalayıp durmaktalar; ne onlara (bağlanıyorlar) ne bunlara. Allah'ın şaşırttığı kimseye asla bir (çıkar) yol bulamazsın.Nisa süresi(143.ayet)
Sevgili okurlarımız Nisan ayında yaşanan aday adaylığı belirleme sürecinde çıplak gözlerle bir şeye şahit olduk ki!
TARAF A.Ş gillerden sevgili bir İl Başkanımızın Bursa'da yerel bir gazetede ve sosyal medyada konuyu ayrıntılarıyla işlediğini gördük.
Sonuç olarak bu yazılanlar doğrumuydu tabii ki sonuçları gördüğümüzde yerel medyada yer alan haberin Taraf A.Ş'nin kaypağı olarak İl Başkanının taraf olmakta haklı olduğunu gördük ve bize göre kendince başardı.
Fakat Mahşer-i Kübra'da,milletin umutları olarak diğer 235 Milletvekili Aday Adayı'nın vebali altına girip girmediğini o gün geldiğinde göreceğiz.
Ayrıca;İl Başkanı olmasının da hesap gününde bir önemi yoktur.
Yine bizler basın emekçisi olarak diğer siyasi partiler ve bazı belediyeler olmak üzere günlük gazetelere ilanlar ve insertler verilirken diğerlerine verilmemesine bizde ''Bilge Adamlar''olarak yakıştıramadığımızı ifade edelim.
Hele ki iktidar partisi Ak Parti İl Başkanlığı'nın irili-ufaklı başta haftalık gazeteler ve süreli yayınlara ilan verilmemesine hala bir anlam veremedik.
Dört yılda bir olan seçim zamanı bütçeyi ayarlayamayan İl Yönetimi ve sorumlusu Bay Davut nereye koşuyor,madem bunları yapamıyorsunuz neden o makamdasınız bunu da bizler çözemedik!
Sizler sorun çözen konumdasınız yaşlı ağabeyleriniz olarak sizlere tavsiyemizdir.