ABD, İran’a savaş açabilir mi? Avrupa Birliği, Rusya ve Çin’in muhalefetine karşın bunu yapabilir mi?
Arap medyasına bakılırsa Pentagon, Suudi Arabistan’daki Aramco petrol tesislerine yapılan saldırılardan İran’ın sorumlu olduğuna ilişkin kanıtlar bulunduğunu bildirmiş.
ABD, Suudi Arabistan’la ortaklaşa sürdürdüğü soruşturmada bulduğu kanıtları BM Güvenlik Konseyi’ne getirerek İran’a saldırıya onay almaya çalışacak herhalde. Ama orada da Çin ve Rusya’nın vetoları devreye girecek.
Dünya düzeni böyle. Aynı şey ABD’nin İsrail’i korumak istediğinde oluyor. İsrail saldırıyor, öldürüyor, yakıp yıkıyor, suçluluğu kanıtlanıyor ama BMGK’dan cezalandırıcı en küçük bir karar bile çıkarılamıyor. Çünkü ABD engelliyor.
Eh, şimdi de sıra Rusya ve Çin’de, İran iki devin koruması altında.
Sadece o kadar da değil, komşu ülkeler de İran’a siper oluyor.
İşte ülkede çok ciddi örgütlenmiş ABD üsleri bulunan Irak, Körfez’deki eskort görevine katılmayacağını açıkladı.
Körfez’deki eskort görevinin anlamı şöyle: Sözde Körfez bölgesinin güvenliği için askeri eskort birliği oluşturulacak.
Kimler olacak bu birlikte? Tabii ki, İran karşıtı ülkeler olacak. En başta İsrail!
Birliğe katılacağını ilk açıklayan da zaten İsrail olmuştu. Onun yanında da Suudi Arabistan, BAE filan...
Irak’ı da davet etmişlerdi. Ama Bağdat hükümeti bu daveti reddettiğini duyurdu, ayrıca İsrail’in katılımına da karşı çıktı. Irak Dışişleri Bakanı İbrahim Caferi, önceki gün İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif’le bir telefon görüşmesi yaparak bölgenin istikrarı ve güvenliğini koruma sorunlarını ele aldı.
Peki Bağdat yönetimi ABD’nin Irak’taki askeri üslerini İran’a karşı kullanmaya kalktığında ne yapacak?
Çok zor bir durum.
Ancak bu gerekçeyle Irak, bağımsızlığına sahip çıkarak ABD üslerinden kurtulmak istediğini bir kez daha dünyanın gündemine getirmek isteyebilir.
Rusya ve Çin’in Irak’ı destekleyeceğine kuşku yok elbette. Yeter ki, Bağdat sağlam durabilsin.
Gerçekte, Basra Körfezi’nin güvenliği konusunda ABD’nin askeri eskort birliği kurulması önerisinden önce, temmuz ayında, Rusya benzer bir çağrıda bulunmuştu. O zaman bu öneriye pek ilgi gösterilmemişti.
Neyse ki, şimdi Rusya’nın “Basra Körfezi Güvenlik İnisiyatifi” adını taşıyan önerisi yeniden gündeme geldi, iyi oldu.
Rusya’nın söz konusu güvenlik konseptinde “bölge ülkelerine Basra Körfezi’nde silahsızlandırılmış bölgelerin kurulmasını içeren silah kontrol anlaşmaları” çağrısı yapılıyor.
Moskova’nın önerisinin sunuş metninde de, “Güvenlik sisteminin yapılandırılmasında ilerleme sağlandıkça dış ülkelerin bölgedeki askeri varlıklarını kısıtlaması ve bölge ülkeleriyle diğer ülkeler arasında ortak güvenlik önlemlerinin oluşturulması gibi konuların konuşulmaya başlanabileceği” öngörülüyor.
En önemlisi de Rusya’nın güvenlik konseptinde ülkeler arasında ayrımcılık yapılmıyor. İsrail de katılabilir, İran da yer alabilir. Asıl amaç bölgenin barışını sağlamak değil mi?
ABD ne yapıyor? İsrail’i öne çıkararak Körfez ülkelerini onun çıkarlarına uygun şekilde örgütlemeye çalışıyor. Ve tabii Suudi Arabistan’ı silahlandırmayı hızlandırıyor.