Saadet Partisi Gürsu İlçe Başkanlığı’nın 2013 yılı hedefleri nedir?
Saadet Partisi Gürsu İlçe Teşkilatının 2013 yılı hedefi, Milli Görüş iktidarının alt yapısı olan yerel seçimleri almak.2014 yılının mart ayında yapılacak olan yerel seçimlerde Gürsu belediyesini kazanarak iktidar olmak.
Gürsu’nun en büyük eksikliği ne ve Gürsu’nun neye ihtiyacı var?
Gürsu’nun en büyük eksiği yerel yönetim ile halkın arasının açık olması. Gürsu’da şeffaf olma algısı yok olmak üzere. Vatandaş da ben belediyeye gitsem çok uğraşırım anlayışı var. Devlet Millet kaynaşması Gürsu’da bir türlü gerçekleşmedi.
Gürsu Belediye Başkanı’nın halktan kopuk olduğunu ve elindeki kaynakları iyi kullanmadığını mı söylüyorsunuz?
Belediyecilikte iki anlayış vardır. Millete efendilik eden anlayış ve millete hizmet eden anlayış. Gürsu’da millete efendilik taslayan bir anlayış var. Biz Milli Görüş olarak garson devletten yanayız. Bu da milletin hakkıdır. Bütün kaynaklar birilerine değil vatandaşa sunulmalıdır. Kaynaklar konusuna gelince, Gürsu olarak en önemli kaynaklarımız Büyükşehir Yasası ile elimizden alındı. Özellikle Hal’i kaybedilmesi, Gürsu için büyük bir kayıptır.
Kestel’de kurulacak olan Teknik üniversiteden Gürsu yeterli payı alabildi mi?
Biz merkez ilçeyiz ama merkez ilçenin nimetlerinden faydalanamıyor külfetlerinden kurtulamıyoruz. Vatandaş 1.5 lira verip Heykel’e gidip her türlü mağazayı geziyor, bu Gürsu esnafı için kötü bir şey. Gürsu’nun alt yapısı çok zayıf, kuvvetli bir yağmurda yolda yürünmüyor. Üniversiteye gelince, bu önemli bir eksiklik. Kestel ilçesi üniversiteyi aldı biz alamadık.
Başkanım sorudan kastettiğim, üniversite Kestel’de olacaksa tıpkı Görük’le de ki gibi yerleşim Gürsu’da olabilir mi?
Evet! Öyle olmalı zaten. Belediyecilikte başarılı olmanın en büyük anahtarı ikili dialog’dur. Belediye yönetimi bu konuda yetersiz. Kestel’e üniversite yapılacak olması, Kestel Belediye Başkanı’nın başarısıdır. İlçesine ciddi çobanlık yapmıştır. Gürsu bu noktada samimiyetini ortaya koyamıyor. Ak Parti Gürsu İlçe Teşkilatıda bu noktada Gürsu Belediye Başkanı’nı yalnız bırakmış, bunun bedelinide Gürsu halkı ödemiştir.
Siz Belediye Başkanı olsaydınız neler yapardınız?
Biz Milli Görüş olarak, Gürsu halkı ile hayatı paylaşacağız. Hayatın nimeti de, külfeti de var. Nimetide külfeti de halkla paylaşacağız. Bismillah deyip Belediyeye gireceğiz, parti rozetini çıkarıp, Milli Görüş ruhu ile halka hizmet edeceğiz. BU GÜN GİT YARIN GEL anlayışını kaldıracağız. Mesai saatleri içinde belediyenin mumunu, mesai saatleri dışında kendi mumumuzu kullanacağız. Aracıları devre dışı bırakacağız. Bunca yıllık siyasetçiyim son 10 yılda devletin kaynaklarının bu kadar bağnazca paylaşıldığı bir dönem görmedim. Gürsu, Bursa’da İmam Hatip okullarına sahip olmayan tek ilçe. Gürsu’ya İmam Hatip okulu yapacağız. Gürsu’da cami eksikliği var, Gürsu’ya camii yapacağız. Kentsel dönüşüme hız verip, kentsel dönüşüm yaparken ilçenin tarihi dokusunu bozmayacağız.Erbakan’lı yıllardan Erdoğan’lı yıllara geldik, Türkiye’de neler değişti?
Erbakan siyasi hayata adım atarken, Siyonistlerin, Masonların bu ülke üzerine planları olduğunu, bu ülkeyi böleceklerini söyledi. Erbakan bize kendi kaynaklarımız var, ağır sanayi hamlesi yapmamız lazım diyen bir siyasi liderdi. Erbakan demek denk bütçe demek, rantiyenin musluğunun kesilmesi demek, emperyalistlerle mesafeli olmak demek, bu ülkenin güneydoğusunu kangren haline getiren çekiç gücü bu ülkeden göndermek demek. Erdoğan ne demek biliyor musun?
Maalesef Erbakan hoca ile birlikte bu projeyi millete anlatmak için Türk siyasi tarihine adım atmış bu günün siyasi aktörleri 2002 yılında Fazilet Partisi’nin kapatılması neticesinde, biz artık bu güne kadar ki iddialarımızdan vazgeçtik biz artık bu gömleği çıkardık yeni bir gömlekle Türk siyasi hayatına devam ediyoruz dediler. Peki ne vardı o giydiği gömlekte? Büyük Ortadoğu Projesi’nin Eş Başkanlığı gömleğini giydi.Neydi bu eş başkanlık? Bazı arkadaşlar bunu tek yönlü yorumluyor ben iki türlü yorumluyorum. Büyük Ortadoğu Projesi’nin Eş Başkanlığı görevini Türkiye Başbakanı’na kim verdi, önce bu açıklansın. Büyük Ortadoğu Prohjesi bu ülkeyi bölme ve parçalama projesidir. Zannediyorum ki, Başbakan’ımızda bunu çok yakinen bilmektedir. Büyük Ortadoğu Projesi Büyük İsrail Devleti’nin aşama aşama kurulması için uygulanan bir projedir.
Yahudilerin dünya üzerinde 30 50 ve 100 yıllık projeleri vardır. Unutulmamalıdır ki herkesin bir hesabı varsa Allah’ında bir hesabı vardır. Rabbimin hesabı tecelli etti. Emperyalistlerin hoşuna gitmeyen bir Erbakan iktidarı yönetime geldi 1997 senesinde arada sıkıntılı bir geçiş yaşandıktan sonra yine Emperyalistlerin hoşuna gitmeyen bir Ecevit iktidarı geldi. Ecevit’te anti Emperyalist’dir. Bu gelişmelerin sonucunda büyük İsrail devleti hala kurulamadı. Başbakan’a bu eleştirileri yaparken şunu da belirteyim, biz başbakan’ın şahsına değil zihniyetine karşıyız. Başbakan bu ülkeyi 10 yıldır yönetiyor, yaptığı yanlışlar olduğu gibi doğruları da vardır.
Siz neden ayrılıklar partisi oldunuz ve neden sizlerin tabiri ile içinizde BRÜTÜS’ler çıkmaya başladı?
Çünkü Türk siyasi hayatı Milli Görüş’e teslim oldu. Bu ülkede iki tane siyasi hareket var. Milli Görüş ve diğerleri. Milli Görüş iktidara gelince Milli Görüş lideri Emperyalistlerin ve rantiyecilerin kursağında kaldı ve karşımızdaki sağ ve sol partiler yok olma noktasına geldiler. Hal böyle olunca Emperyalistler, bizi içeriden bölmeyi tercih ettiler. İçimizdeki bazı sembol isimlere kanca atarak önce bu isimleri suni kahraman yaparak bizden kopardılar. Türk seçmeni bizi iyi tanıyamadı ama 80 yıldır bu ülkenin kanı emenler bizi iyi tanıdılar ve çeşitli oyunlarla bizi böldüler. Milli Görüş Ruhu bu ülkenin emniyet sübabıdır.
Peki siz 28 Şubat sürecindeki son Milli Güvenlik Kurulu toplantısında Erbakan Hoca’nın masaya yumruğunu vurmamasını hata olarak kabul ediyor musunuz? Çünkü bu sürecin sonunda siz bitme noktasına geldiniz.
Tam tersine doğru buluyorum. Erbakan kişisel ve siyasi hırs üzerine fevri davransaydı belki bu hareketin siyasi rantını alırdı ama bu ülke insanına yetişmiş kadrolarına yazık olurdu. 28 Şubat sürecinde biz hedefimize vardık. Bu süreçte 80 yıldır bu milletin kanını emenlerin çıbanını patlattık. Siyasi olarak büyük bedel ödedik ama bazı şeyleri de halka gösterdik. Bunun bedelini de Erbakan ailesi ile birlikte ödedi bu millete ödetmedi.
Erbakan Hoca sonunu düşündü kahraman olamadı mı diyorsunuz?
Erbakan Hoca’nın niyeti kahraman olmak değildi. Erbakan Hoca kahraman olarak değilde Mücahit olarak anılmak istedi.
İmra’lı görüşmelerini nasıl karşılıyorsunuz?
Bu görüşmeyi Abdullah Öcalan’dan ibaret görürseniz sadece bataklıktaki sineklerle uğraşmış olursunuz. Bu ülke bir bataklığa çekiliyor. Bizim sineklerle değil bataklığı kurutmakla uğraşmalıyız.
Bataklığın sahibi kim?
Bataklığın sahibi Yahudiler ve Emperyalistlerdir.
Türkiye’deki uzantıları kim?
Siyasi camiadan, sendikalardan, işadamlarından, basından, hemen hemen her kesimden var.
Anladığım kadarı ile siz İmra’lı görüşmelerine karşısınız. Milli Görüş olarak, İmra’lı görüşmelerini olumlu bulduğunu belirten Fethullah Gülen Hoca’yıda bu planın bir aktörü olarak mı görüyorsunuz?
Kesinlikle hayır. Fethullah Hoca bu ülkenin maneviyatına ciddi anlamda hizmet eden bir kişidir Kendisine hürmetkarım. Fethullah Hoca’nın söylediğini toplumun büyük kesimi de diyor zaten Toplum psikolojik olarak bu görüşmelere hazırlandı. Abdullah Öcalan bu sorunun başlangıcı değildir ki sonu onla olsun.
Sizce Derin Devlet olmalı mı?
Devlet bir tane olur. Devletin derini olmaz.
Son olarak sizden kopup Ak Parti’ye giden arkadaşlarınıza mesajınız var mı?
Kendilerinin belki iyi niyetle çıktıkları yol çıkmaz sokaktır. Çatı Saadet Partisi çatısıdır.
Bu çağrınız bir zamanlar Harun olmaya soyunmuş eski genel başkanınız Numan Kurtulmuş içinde geçerlimi?
Sayın Numan Kurtulmuş’a ALLAH selamet versin, bir zaman bizimde genel başkanlığımız yapmıştır. ALLAH’a hamd ediyoruz ki siyasete Milli Görüş ile adım atan herkesi Türk halkı kucaklamıştır. Milletin bu sevgisini su istimal eden siyasetçilerde maalesef aramızdan çıkmıştır. Numan Kurtulmuş bizim il başkanlığımı genel başkanlığımızı yapmıştır. Ak Parti ile ilgili kitleleri heyecanlandıran sözleri vardı. Mesela, KÜRESEL GÜÇLERİN PAKETLEYEREK BU ÜLKEYE İKTİDAR YAPTIKLARI PARTİNİN ADIDIR AK PARTİ demiştir. Ak Parti BÜYÜK ORTADOĞU PROJESİNİN UYGULAYICISIDIR demiştir. Ak Partililer için BUNLAR YOLA ÇIKARKEN İYİ NİYETLİ HARUNDULAR AMA GELDİKLERİ NOKTADA KARUNLAŞTILAR demiştir. Ak Parti yöneticileri için BUNLAR KİBİR KULELERİNDE YAŞAMAKTALAR demiştir. Kendisine Necip Fazıl Kısakürek’in şu dizeleri ile sesleniyorum. YOLA ÇIKTILARINI YOLDA BULDUKLARINA DEĞİŞİRSEN, KENDİNİDE KAYBEDERSİN YOLUNUDA !
