Türk gıda firmaları, Japonya’daki gıda ithalatçılarıyla Japonya'nın başkenti Tokyo’da 300’den fazla ikili ticari görüşme gerçekleştirdi.
Tokyo’da düzenlenen Türk Gıda Ürünleri Festivali'ne katılmak üzere Japonya’ya gelen Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB) üyesi gıda ihracatçısı 27 şirket, Japon gıda dağıtımcıları ve süper market temsilcileriyle buluştu. Japonya’nın önde gelen 44 gıda ithalatçısının katıldığı etkinlikte, 300'ü aşkın B2B görüşme gerçekleştirildi.
"Japonların çok tükettiği pilavın yerini Türk bulguru alabilir"
AKİB Başkan Vekili Ali Can Yamanyılmaz, AA muhabirine konuya ilişkin yaptığı açıklamada, Japonya'nın gıda ithalatının çok yüksek olduğunu belirterek, Japonya’ya en çok ihraç edilen gıda ürün gruplarının ise balık ve su ürünleri, hububat, yaş meyve-sebze, zeytinyağı, meyve suları ve şeker ürünleri olduğunu bildirdi.
Türk gıda ürünlerini Japonlara tanıtmak amacıyla Türk Gıda Ürünleri Festivali'ni düzenlediklerinin anlatan Yamanyılmaz, "Japonya'da tüketilen gıda ürünlerini ayrıntılı olarak inceledik. Japonya, dünyanın en çok pirinç tüketen ülkelerinden biri. Pirinç Japonların stratejik gıda ürünü. Japonların çok tükettiği pilavın yerini Türk bulguru alabilir. Japonlar ayrıca Türk dönerini de çok seviyor." diye konuştu.
Yamanyılmaz, Japonya'da düzenledikleri festivali geleneksel hale getireceklerini, yakın zamanda da Türk Gıda Ürünleri Festivali'ni Endonezya, Avustralya, Hong Kong'da yapmayı planladıklarını söyledi.
İki ülke arasındaki ithalat ile ihracat arasında dengesizlik bulunduğuna değinen Yamanyılmaz, "Japonya’dan ithal ettiğimizin yüzde 10’u kadar ihracatımız var. Hedefimiz iki senede bunu yüzde 25’ler seviyesine çıkarmaktır. Japonya pazarı zorlu bir pazar, sabırlı olursak görüşmelerin meyvesini alacağız." dedi.
"Marka algımızı güçlendirmeyi hedefliyoruz"
AKİB Başkan Vekili Yamanyılmaz, Japonya'da Avrupalı rakiplerinin pazarda 30 senedir benzer etkinlikler yaptıklarını belirterek, "Ürün kalitemiz rakiplerimizin üzerinde fakat raflarda ikinci sınıf ürünlerle yan yana yer alıyoruz. Kalitede birinci sınıf ürünlerle yarışırken fiyatta ikinci sınıf ürünlerle rekabet etmemiz zor. Hedefimiz ucuz olduğumuz için değil, kaliteli olduğumuz için tercih edilmek. Bu yüzden Türk ürünlerine yönelik imajı güçlendirmek, ikili görüşmelerde ürünümüzü ithalatçılara iyi anlatmak. Gıda festivali gibi etkinliklerde de Japonya'da marka algımızı güçlendirmeyi hedefliyoruz." şeklinde konuştu.
Japon halkının kültüründe olmayan peynir gibi süt ürünlerinin yaygınlaşmasını sağlamak istediklerini belirten Yamanyılmaz, Avrupa ve Amerikalı rakiplerinin kendi restoran kültürlerini yerleştirerek gıda ürünlerini pazarda yaygınlaştırdığına dikkati çekti.
Yamanyılmaz, Türk restoranlarının ve gıda kültürünün yaygınlaşmasının da desteklenmesi gerektiğini vurgulayarak, "Japonya gibi zor pazarlara girebilmek demek tüm dünya pazarlarında yer alabilmek demektir. Sıkı denetim ve standartların olduğu Japon pazarında ürününüz kadar ürünün sunumu ve paketi de tercih sebebi. Bu tarz pazarlar kendimizi geliştirmemiz için de önemli bir fırsat." değerlendirmesinde bulundu.
"STA'nın kısa zamanda imzalanmasını bekliyoruz"
Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı Musa Demir de Japonya ve Türkiye arasında müzakereleri devam eden Serbest Ticaret Anlaşması'nda (STA) görüşmelerin iki yıldır sürdüğünü bildirdi.
Japonya'nın AB ile ticaret ve stratejik ortaklık anlaşmaları imzaladığını anımsatan Demir, "Japonya, yakın zamanda AB ile ticarette vergileri sıfırladı. Japonya ve Türkiye arasında yapılacak STA'nın kısa zamanda imzalanmasını bekliyoruz." dedi.
Demir, Türk firmaların Japonya pazarı ile daha fazla ilgilenmeye başladığını belirterek, Japonya'da ekilebilir arazinin az olduğunu, nüfusun da giderek azaldığını vurguladı.
"Japonya'da yaşlanan bir nüfus var, kime mal satacağımızı bilmek zorundayız." diyen Demir, Japonya'nın yurt dışına en çok yatırım yapan ikinci ülke olduğunu, ülkenin her yıl 125-140 milyar dolar yurt dışına yatırım yaptığını bildirdi.
Demir, "Japonya sürekli dünyada nereye yatırım yapılabileceğini araştırıyor. Japonların Türkiye'ye yaptığı yatırımlarda artış var. Ancak iki ülke arasındaki ticari ilişkiler potansiyelin çok altında. Japonlara ihracatımızın yüzde 40'ı gıda ihracatı. Japonlar gıda ithalatı rejimlerini değiştirdi. Dolayısıyla Japonlara gıda ihracatı kolaylaştı." ifadelerini kullandı.
2020 Olimpiyat Oyunları'nın Japonya'da yapılacağını hatırlatan Demir, etkinliğin gıda ihtiyacını da artıracağını vurguladı.
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Japonya Şubesi Başkanı Mahmut Münir Güzel ise Japonya'nın Türk iş adamları için büyük fırsatlar barındırdığını söyledi.
Japonya'ya Türk vatandaşlarının vizesiz gelebildiğini aktaran Güzel, B2B görüşmeleri kapsamında, Türkiye'den gelen iş adamı heyetini, Aeon, Mitsui Foods, Mitsubishi Foods, Itochu Foods, Seven Eleven gibi Japonya’nın önde gelen gıda ithalatçıları ve süper market temsilcileriyle buluşturduklarını kaydetti.