Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, yurt dışından düşük gümrük vergisiyle ürün getiren alışveriş platformlarının yerli e-ticaret firmaları başta olmak üzere Türkiye’nin tüm ticareti için büyük bir tehdit potansiyeli barındırdığını söyledi. Öncel, piyasada haksız rekabete yol açan tehdidin büyümemesi için ilgili mevzuatın bir an önce güncellenmesini önerdi.
BMD’nin haziran ayı anketinin sonuçlarını değerlendiren Sinan Öncel, babalar günüyle birleşen kurban bayramı ve tatil alışverişine rağmen geçen ay her üç markadan birinin adet satışlarının gerilediğini bildirdi. Satış hacminin daraldığı bir süreçte yabancı menşeli e-ticaret platformlarının Uzakdoğu’dan düşük gümrük vergisiyle ürün getirmeye başladığına dikkat çeken Öncel, şöyle devam etti:
“Türkiye dünyanın en yüksek gümrük vergilerinin olduğu ülkelerden biri. Firma üretim için ham madde veya ara mal ithal etmek istediğinde çok yüksek gümrük vergileri ödüyor. Bitmiş ürün ithalatında ise maliyeti ikiye katlayan referans fiyat uygulanıyor. Maliyetler fiyata yansıdığı için Avrupa’dan bile pahalı bir ülke haline geldik. Tam da böyle bir süreçte Uzakdoğu menşeli e-ticaret platformları düşük gümrük vergisiyle getirdikleri ürünlerin satışını yapmaya başladılar. Bu platformlar kazançlarının vergisini kendi ülkelerinde ödüyorlar. Sektör olarak darboğazdan geçtiğimiz ve yüksek maliyet baskısıyla boğuştuğumuz dönemde büyük bir haksız rekabetle karşı karşıyayız. Avrupa Birliği (AB) ve ABD başta olmak üzere birçok ülke söz konusu e-ticaret platformlarıyla ilgili mevzuatlarını güncellemeye hazırlanıyor. Ülkemizde de en kısa zamanda ilgili mevzuatın güncellenmesi gerekiyor. Aksi takdirde sadece e-ticaret firmaları ve markalarımız için değil ülkemizin genel ticareti açısından da telafisi imkânsız zararlarla karşılaşabiliriz.”
BİR YIL ÖNCESİNE GÖRE HER İKİ MARKADAN BİRİNİN ADET SATIŞLARI DÜŞTÜ
Sinan Öncel, BMD’nin haziran ayı anketinin sonuçları ile ilgili ise şunları söyledi:
“BMD çatısı altında halen 514 çok değerli markamız bulunuyor. Her ay bu markalarımızın en az yarısının katılımıyla anket yapıyor, sektörün nabzını tutuyoruz. Perakende özelinde sağlıklı bir değerlendirme yapabilmek için adet satışlarına bakmak gerekiyor. Bayram, babalar günü ve tatil alışverişinin yaratacağı üçlü dalga ile birlikte haziran ayı satışlarında ciddi bir artış olacağını ve mayıstaki kaybımızı telafi edebileceğimizi ümit ediyorduk. Ancak veriler bize dalganın altında kaldığımızı gösteriyor. Bayram alışverişinin yapıldığı hafta bir canlılık olmakla birlikte sonrasında satışlarda ciddi düşüş oldu. Mayıs ile kıyasladığımızda markalarımızın yüzde 31’inin, yani neredeyse her üç markamızdan birinin haziranda adet satışı geriledi. Haziran 2023’e göre adet satışlarında düşüş beyan eden markalarımızın oranı ise yüzde 44’e çıkıyor. Bir başka ifade ile neredeyse her iki markamızdan birinin adet satışlarının geçen yıla göre düştüğünü görüyoruz. Sektörde daralmanın temel nedeninin maliyet kaynaklı fiyat artışları olduğunu düşünüyoruz. Birçok kategoride Avrupa’dan bile pahalı hale geldiğimiz için yabancıya satışlar en az yüzde 50 azaldı. Dar ve sabit gelirli yerli müşterilerimizin de alım gücü gittikçe zayıflıyor.”