Dışişleri Bakanlığından Trump'ın Kudüs açıklamalarına tepki

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Aksoy, "ABD Başkanı Trump'ın Davos'ta İsrail Başbakanı Netanyahu'yla gerçekleştirdiği basın toplantısında İsrail-Filistin sorunu ve Kudüs'ün statüsü konusunda telaffuz ettiği ifadeleri endişeyle karşılıyoruz." dedi.

Dışişleri Bakanlığından Trump'ın Kudüs açıklamalarına tepki
banner98
 Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, ABD Başkanı Donald Trump'ın İsrail-Filistin sorunu ve Kudüs'ün statüsüne ilişkin ifadeleri hakkında, "Söz konusu ifadeler, ABD Başkanı'nın ve yakınındaki kişilerin bölgenin gerçeklerinden ve sorunun dinamiklerinden ne derece uzak olduğunu göstermektedir." ifadesini kullandı.

Sözcü Aksoy, Trump'ın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yla İsviçre'nin Davos kentinde düzenlediği basın toplantısında İsrail-Filistin sorunu ve Kudüs'ün statüsüne ilişkin sarf ettiği ifadelerle ilgili yöneltilen soruya yazılı cevap verdi.

Trump'ın 25 Ocak'ta Davos'ta Netanyahu'yla düzenlediği basın toplantısında İsrail-Filistin sorunu ve Kudüs'ün statüsü konusunda telaffuz ettiği ifadeleri endişeyle karşıladıklarını belirten Aksoy, "Söz konusu ifadeler, ABD Başkanı'nın ve yakınındaki kişilerin bölgenin gerçeklerinden ve sorunun dinamiklerinden ne derece uzak olduğunu göstermektedir." açıklamasında bulundu. 

"ABD'nin ivedilikle uluslararası toplumun güçlü iradesine saygı göstermesi çağrısında bulunuyoruz"

Aksoy, Kudüs'ün nihai statüsünün, tartışmasız olarak, İsrail-Filistin sorununun kapsamlı, adil ve kalıcı çözümüne yönelik, barış sürecinin öteden beri en temel unsurları arasında yer aldığını vurguladı. Aksoy, şunları belirtti:

"Uluslararası toplumun çözüm sürecine ilişkin yerleşik parametrelerinin ABD yönetiminin BM Güvenlik Konseyi ve Genel Kurulu kararları başta olmak üzere uluslararası hukuka aykırı şekilde aldığı ve esasen uluslararası toplum tarafından reddedilen tek taraflı bir kararla tadili mümkün değildir.

Aynı şekilde, İsrail-Filistin sorununun çözüm sürecine, taraflardan sadece birinin istek ve beklentilerini yerine getirip, diğer tarafı dışlayarak, hatta cezalandırarak katkıda bulunulamayacağı açıktır. Bu şekilde sığ ve basiretsiz bir düşünce yapısının Orta Doğu'nun barış ve istikrarını doğrudan ilgilendiren bir meselede ara bulucu rolü oynaması beklenemez. ABD'nin ivedilikle, daimi üyesi bulunduğu BM Güvenlik Konseyi'nin kararları başta olmak üzere, uluslararası toplumun bu konudaki güçlü iradesine saygı göstermesi çağrısında bulunuyoruz."

Güncelleme Tarihi: 27 Ocak 2018, 10:09
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner103

google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0