Bahçeci Tüp Bebek Merkezi Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Müstecep Kavrut; “Gebelikte yükselen progesteron hormonu, doğum esnasında çekilen ıkınma-kasılma sıkıntıları, toplardamarda basınç, kabızlığa eğilim ve karın içi basıncın artışı, özellikle hamilelik ve sonrasında hemoroit sorununu ortaya çıkıyor” sözleriyle gebeliğin son dönemine ve doğum sonrasına dikkat edilmesi gerektiğini vurguluyor.
Normal doğum sonrası hemoroit riski sezeryan doğuma göre daha yüksek.
“Hemoroit anüs ve rektumdaki toplardamarların genişleyerek varisleşmesi ve kanın bu genişlemiş damarlar içinde göllenmesi sonucunda oluşur. Gebelikte artan progesteron hormonu tüm düz kaslarda yavaşlamaya yol açıyor. Buna bağırsaklar da dahil. Damar düz kaslarındaki yavaşlama gebelikte kanın göllenmesine yol açarken, bağırsaklardaki yavaşlama kabızlığa sebep oluyor. Gebeliğin ilerleyen dönemlerinde büyüyen rahmin basısı ve karın içindeki basınç artışı da eklendiğinde hemoroit oluşumuna eğilim doğal olarak artıyor. Özellikle normal doğum sırasında ıkınma ile artan basınç hemoroit oluşumunu tetiklerken, mevcut hemoroitlerdeki şikayetleri olumsuz etkileyebiliyor. Normal doğumlarda hemoroit görülme olasılığı yaklaşık yüzde 30 civarında, yani sezaryen doğumlara göre 2-3 kat daha fazla. Uzamış zor doğumlar, doğumda forseps veya vakum kullanımı bu farkı ortaya çıkartıyor” diyen Kavrut, gebelik sonrası dış basur vakalarının normal doğumda daha fazla görüldüğünü belirtiyor.
Hemoroidin Propolis ve papatya merhemi gibi doğal ürünlerle tedavisi mümkün.
Öncelikle hemoroit tedavisi için beslenme ve hayat şeklinin değişmesi gerektiğini söyleyen Müstecep Kavrut, kabız olmayı engelleyecek lifli gıdalarla beslenmenin, düzenli egzersiz yapmanın, tuvalette uzun süreli oturmamanın, kendini zorlamanın erken dönem hemoroit vakaları açısından baktığımızda önemli olduğunun fakat ilerlemiş vakalarda yaşam standardını düzenlemeye ek olarak lokal merhem gibi doğal tedavilerin tercih edilmesi gerektiğinin altını çiziyor. Bazen cerrahi müdahale dahi gerekebildiğini söyleyen Kavrut; “Hamilelerin çok zorda kalmadıkça cerrahi operasyon geçirmesi ya da her ilacı kullanması mümkün değil. Bu noktada devreye, gebelik ya da emzirme döneminde olan herkesin doktoruna danışarak güvenle kullanabileceği Propolis ve papatya içerikli merhem giriyor. Çünkü steroid ve antiinlamatuar ilaçların gebelikte, özellikle son evrede, kullanımının emniyetli olduğunu gösteren yeterli bilimsel çalışma yok. Gebelik ve sonrası ise hemoroit açısından oldukça kritik dönemler. Arıların bitki, sap, tomurcuk ve yapraklardan topladığı tamamen doğal bir ürün olan Propolis, anti bakteriyel ve antioksidan olmasının yanında pek çok hastalığın tedavisinde kullanılabiliyor. Propolis ve papatya merhemleri de aynı doğal öze sahip ve bu kritik dönemde hemoroidin üstesinden gelinmesini sağlıyor. Gebelikte ve sonrasında bebeğe zarar vermeyen Propolis ve papatya içerikli merhemlerin kullanılabileceğini iç rahatlığıyla söyleyebiliriz” sözleriyle Propolis’in güvenilirliğini ifade ediyor.
Güncelleme Tarihi: 13 Nisan 2018, 18:40