Ama insanı zorla yazdırıyorlar be kardeşim…
9 yıldır bu sektördeyim hiç böylesi toplara girmedim…
Ha, dost sohbetlerinde olmadı mı eleştirilerimiz, illa ki olmuştur...
Ben bu sektöre ilk adımımı attığımda İktidarda AK Parti, gazetecilerde ise sosyal demokratların bir ağırlığı vardı…
Genel seçim, yerel seçim, referandumu derken önüne geçilmez bir hal alan AK Parti’nin güçlenerek büyümesi, medya içindeki yapılanmanın da değişmesine ön ayak oldu.
Önce medya patronları bir bir AK Parti eksenine girmeye başladı…
Sonra 'Ülkücü’ diye geçinen ‘Büyük’ gazeteciler…
Hemen ardından ‘dönem’ gazetecileri türemeye başladı.
AK Parti ile dirsek temasından hiç kopmayan, katıldıkları toplantılarda bile rengini belli etmekten çekinmeyen, utanmasa parti rozeti-bayrağı ile gezenler…
Ha bir de dernek başkanı iken ‘Sağcıdan gazeteci olmaz’ diyen bir mesleki büyüğümüz var…
Ona katıldığımı söyleyemeyeceğim.
Yanlışı görüp bunu yazmak için illa ‘Solcu’ mu olmak gerekir?
Neyse…
Sosyal medyanın hayatımızdaki önemi arttıkça bu riya kokan, AK Parti borazanlığı yapan -çakma demeyeceğim, çünkü çakma kavramı ciddi anlamda tartışılmalıdır- gazetecilerin paylaşımları da tahammül sınırını aşmaya başladı.
Yalan yanlış bilgilerle adeta ‘Vurun abalıya’ mantığı ile hareket eden ve paylaşımlarında sürekli MHP’yi eleştiren, CHP’yi topa tutan bir hal aldı.
BDP için yazdıklarını söylemiyorum bile…
Demem o ki kardeşim siz gazeteci olarak topluma ayna tutma görevi üstlenmiş kişilersiniz…
Bi silkinin ya!
Su gider kum kalır…
Yarın iktidar değişirse ne yapacaksınız?
Eminim o planlarınız da hazırdır…
Ne de olsa her dönemin adamısınız…
Bu yazı genel anlamda meslektaşlarıma hitap etmesi ile birlikte sosyal medyada paylaşmam ile belli bir sayıda vatandaşa da ulaşacaktır…
Hak veren olur vermeyen de…
Ama medyanın iktidar eksenine girmesinde kendilerinin de payı olduğunu unutmasınlar…
Gazete almayan, okumayan bir toplum olduk çıktık…
Bursa’da 8 günlük gazete varken bu 8 gazetenin toplam satışı, rakam vermek istemiyorum ama 3 milyonluk kent nüfusunun yaklaşık binde 7’si kadar…
Eee!
Kendi ayakları üzerinde duran, güçle medya nasıl olur?
Sen okumazsan ben okumazsam bu gazeteler nasıl çıkar?
O yüzden son sözüm de vatandaşadır;
İğneyi kendimize çuvaldızı başkasına…
