Baba Necmettin Bozkurt, “Veren de Allah, alan da Allah” diyerek çocuklarının ölümünü tevekkülle karşıladığını söylüyor. Baba Bozkurt, geriye kalan çocuklarının yaşaması için dua ediyor: “Oğlum, vali beyin girişimleriyle organ nakli oldu, kurtuldu. Şimdi kızımın da kurtulması için Allah’a dua ediyorum. 12 çocuğu toprağa verdim, 13 ve 14’üncüyü vermek istemiyorum. Artık baba yüreği kaldırmıyor.” Karaciğer nakli sonrasında hastane enfeksiyonuna karşı taburcu edilip köyüne gönderilen Mehmet Bozkurt’un en büyük destekçisi, kendisi gibi siroz hastası olan kız kardeşi Pınar. Toprak damlı, beyaz badanalı köy odasındaki moral kaynağı ve tek ziyaretçisi Pınar’la saatlerce sohbet eden Mehmet, kız kardeşinin de kendisi gibi nakille hayata tutunacağı günün özlemini yaşıyor. Buruk bir sevinç yaşadığını belirten Mehmet, en büyük arzusunun kendisinden 3 yaş küçük kız kardeşine de uygun organın bulunması. Artık kardeş acısı yaşamak istemediğini belirten Mehmet, “12 kardeşim öldü. Benim gibi siroz olan kız kardeşimin de hayatının kurtulmasını istiyorum. Kardeşim de benim gibi iyi olsun onunla okula gidip, sokakta dolaşmak ve oynamak istiyorum. Annem, babam çok çektiler, artık evlat acısı yaşamasınlar istiyorum.” diyor. Pınar ise “Kardeşim yanımda olduğu için çok mutluyum. Şu an yanımızda olmayabilirdi. Kardeşime çocuklarının karaciğerini veren aileye teşekkür ediyorum. Kardeşim organ nakli oldu kurtuldu. Ben de onun gibi kurtulmak istiyorum.” diyor.
Çok az Türkçe bilen anne Hasbike Bozkurt da oğlunun ameliyatla hayata yeniden dönmesinin sevincine karşılık kızının da aynı hastalığın pençesinde olmasından üzüntü duyduğunu dile getiriyor. Gözü yaşlı anne, “Allah devletimizden ve milletimizden razı olsun. Oğlum ameliyatla kurtuldu. Kızımı çok seviyorum inşallah o da ameliyatla sağlığına kavuşur.” ifadelerini kullanıyor.