AA ekibinin görüntülediği Musul kent merkezinin batı yakasında, birçok bina ve evin, terör örgütü DEAŞ ile Irak ordusu arasında yaşanan şiddetli çatışmalardan dolayı yıkıldığı görülüyor.

İş makineleri, sokak ve caddelerdeki enkazları kaldırıyor. Hala birçok duvarda bomba veya mermi izlerine rastlamak mümkün.

Kentte savaşın izlerinin silinmesinin uzun zaman alacağı belirtiliyor. Ağır bombardımanlar sonucu yerle bir olmuş bina enkazları görenleri ürkütürken, kentin altyapı ve enerji hatları da tam olarak çalışmıyor. Hala bazı mahalleleri bir hayalet kenti andıran Musul'un yeniden imarı için milyonlarca dolara ihtiyaç olduğu ifade ediliyor.

Şehir harap halde olsa da can güvenliğinin sağlanması ve kısmen elektrik verilmesi nedeniyle kamplarda kalmak istemeyen aileler, evlerine dönüyor. Bu aileler, kendi imkanları ve hükümetin verdiği destekle evlerini onarıyor.

Batı yakasındaki "Musul Cedid" Mahallesi sakinlerinden 28 yaşındaki Mecid Said, Musul Belediyesi tarafından yürütülen enkaz kaldırma çalışmasında işçi olarak çalıştığını söyledi.

"Evimizi bırakıp kaçmak zorunda kaldık"

Operasyonun bitmesinin ardından kente dönüp çalışmaya başlayan Said, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Savaş başladığında ailem ile mecburen evimizi bırakıp kaçmak zorunda kaldık. Birkaç ay kamplarda yaşadık, evimiz doğu yakasında yer alıyor. Allah'a şükürler olsun yıkılmadı, bazı küçük hasarları var ancak onları da yavaş yavaş onarıyoruz." dedi.

"Hükümet sahip çıkarsa Musul'un birgün eskisinden daha güzel günlere kavuşacağına inanıyorum." diyen Said, şöyle konuştu:

"Belediye ve vatandaşlar, hep birlikte şehirde temizlik işlerini sürdürüyor. İnsanların psikolojisi eskisine göre daha iyi. Musullular, özellikle devletin vereceği maddi destekle zararlarını giderirlerse kentimizin eski günlerine kavuşacağını ve hatta daha da iyi olacağını düşünüyorum. İnsanların evleri bombalarla başlarına yıkıldı ölenler, yaralananlar, sakatlananlar oldu, o yüzden daha fazla yardımların gelmesi gerekiyor."

Savaş sırasında terör örgütü tarafından binalara yerleştirilmiş patlayıcı maddelerin olma riskine karşı, birçok bölgeye sivillerin girişine izin verilmiyor. Ancak tüm bu tehlikelere rağmen, binaların enkazlarından topladıkları hurdalarla günlük nafakalarını çıkaran işçiler, gizlice bu bölgelere giriyor.

Dicle Nehri üzerinde bulunan beş köprünün savaş sırasında havaya uçurulması nedeniyle kentin iki yakası arasındaki ulaşım, halihazırda geçici olarak inşa edilen demir köprülerde tek yönlü olarak sağlanıyor. Hükümet tarafından ek olarak yeni demir köprüler ise inşa edilmeye devam ediyor.