“1930 yılından beridir baba mesleğin içinde”
O yıllarda makine olmadığını ve insanların keçeyi kendi göğüsleri ile yaparak pişirdiklerini dile getiren Balcı, “Babamın zamanında keçecilik göğüs ile yapılır ve pişirilirdi. Eskiden yapılan keçe ile şimdi yapılan keçe arasında dağlar kadar fark var. O zamanın insanları, keçeye olan rağbet ve kültür farklıydı. Kuzuların yünleri kesip getirdikleri zaman o yünleri nasıl açıp yaptığımızı tarih bilir. Bu bizim yaptığımız meslek el emeği göz nuru tarihtir işte. Söz konusu tarih ise, Iğdır Kültür ve Turizm İl Müdürü Osman Engindeniz, Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyehat Fuarına (EMITT) her yıl gidiyor. Engindeniz (EMIIT) fuarına gittiği zaman Iğdır’ın yöresel tarihi olan keçeyi götürüp gösterebilir. Iğdır’da tarih var dese ve tarihimizi canlandırsa, unutulmaya yüz tutmuş keçecilik unutulmaz. Bu bizim yaptığımız kültürel bir tarihtir” diye konuştu.
“Keçeye sahip çıkılsa hiçbir zaman unutulmaz”
Keçeye İngiliz ve Almanların sahip çıktığını ifade eden Balcı, “Türkiye’den usta götürerek keçe yaptıran İngiltere ve Almanya tarihimize sahip çıkıyor. Iğdır Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü bundan 5 yıl önce proje hazırlayarak keçeciliği daha güzel yerlere getirip kalkındıracağız demişti ama kimse bize bir şey yapmadı. Buradan Iğdır Kültür ve Turizm İl Müdürüne sesleniyorum bize ve keçemize sahip çıkmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.