Diyarbakır Cahit Sıtkı Tarancı Kültür Merkezi’nde “Yeni Anayasa ve Çözüm Sürecinin Bölge Ekonomisine Katkısı” konferansına Kalkınma Bakanı ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Adayı Cevdet Yılmaz, STK temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı. Konferansta bir konuşma yapan Bakan Yılmaz, AK Parti’nin iki şeyi aynı anda başardığını, bunların Türkiye’yi demokratikleştirmesi ve ekonomisini büyütmesi olduğunu söyledi. Bakan Yılmaz, "Sivil, özgürlükçü, çoğulcu, bütün toplumları kucaklayan, 78 milyonu kucaklayan, dünyaya karşı da iftiharla savunabileceğimiz, bunu biz yaptık, bir askeri darbeden sonra yapılmadı, sivil tartışmalar sonucunda yapıldı diyebileceğimiz bir Anayasa çok çok önemlidir. Değerli katılımcılar, bunun için AK Parti çok gayret sarf etti. Kurulduğumuz günden beri 2002 seçim beyannamemize bakın, anayasa değişikliği bizim her zaman gündemimizde oldu. Bizim seçim beyannamelerimizin birinci bölümü her zaman demokratikleşme oldu. Son hazırladığımız seçim beyannamesini açıp bakarsanız, orada da görürsünüz. Bakın yeni anayasaya karşı olanlar, çözüm sürecine karşı olanlar, Türkiye’nin istikrarını istemeyenler ekonomik kalkınmasından rahatsız olanlar, şu anda hedef tahtasına istikrarı koşmuş durumdalar" dedi.
"SİLVAN PROJESİNE SALDIRAN İŞSİZ İNSANLARA SALDIRIYOR DEMEKTİR"
Çözüm sürecinin aynı zamanda bir refah süreci olduğunu belirten Bakan Yılmaz, şöyle konuştu:
“En büyük teşviktir, bu kadar kamu yatırımı yapıyoruz, bazıları istediğimiz hızda gitmiyor maalesef bunu kabul etmek zorundayız. Bunun en önemli gerekçesi huzur ve güven ortamıdır. Silvan Barajı’ndan az önce bahsettim, Diyarbakır’ın en önemli yatırımı gerçekten, bu projemize sürekli bir şekilde saldırılar oluyor, yola mayın döşeniyor, şu oluyor bu oluyor. Silvan projesine saldıran işsiz insanlara saldırıyor demektir. Silvan projesine saldıran çiftçinin geleceğine saldırıyor demektir. Çözüm sürecinin getireceği huzur ortamı bu projelerimiz için çok önemlidir. Diyarbakır’ın hızla kalkınmaması için emin olun hiçbir sebep yok. Ama iki kritik husus var, hep birlikte çözmemiz gereken. Birincisi işte bu çözüm süreci. İnşallah güçlü bir hükümet ile bunu tamamladığımızda silahlar tamamen devre dışı kaldığında, insanların kafalarında hiçbir soru işareti kalmadığında ekonomimizde Allah’ın izni ile çok farklı bir şekilde sıçrama yapacak. 62. hükümet, yani bugünkü hükümet döneminde benim de altında imzam var ilk defa bir bakanlar kurulu kararı ile çözüm sürecinden sorumlu kuruluşlara resmi görevler verdik. Bu süreç artık bir devlet politikasıdır, resmi politikadır. Bir taraftan zihnimize duvarlar örüyorlar, ondan sonra birbirimizden koparıyorlar bizi.”
“ANAYASA ELBETTE BİR KİTAP OLARAK GELİP KİMSEYE EKMEK VERECEK HALİ YOK”
Anayasa’nın elbette bir kitap olarak gelip kimseye ekmek verecek halinin olmadığını ifade eden Bakan Yılmaz, şöyle dedi:
“Ama anayasa ekmeğimiz ile çok ilgili aslında. Birçok reformu anayasal engellerden dolayı yapamıyoruz. Gidip gidip oraya tosluyorsunuz. Anayasadan en büyük beklentimiz bizim. Temel hak ve özgürlüklerin önünü daha fazla açmasıdır. 7 Haziran’da bakarsınız rehavetten veya şundan bundan AK Parti’nin bu gücü kırılırsa inanın bütün bu dönüşüm süreçleri de durur ve Türkiye vizyonunu kaybeder, bir maceraya doğru sürüklenir.” Güncelleme Tarihi: 31 Mayıs 2015, 09:05
