Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Antalya Havalimanı’nda yüzlerce hemşehrisi tarafından alkış ve sloganlarla karşılandı. Burada vatandaşlara hitap eden Bakan Çavuşoğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun selamını ileterek başladığı konuşmasında, bir haftadır Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Kıbrıs, Azerbaycan ve Nato Zirvesi için Galler’e gittiklerini hatırlattı.
Tüm ziyaretlerin verimli geçtiğinin altını çizen Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, "Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da sizlere çok çok selamları var. 14 yıl önce AK Parti’yi kurarak çıktığımız yolda sizler yanımızda oldunuz ve bu davaya sahip çıktınız. 12 yıllık iktidar dönemimizde çok büyük başarılar elde ettik. 10 Ağustos’ta ilk defa halk tarafından liderimiz Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı seçildi. İktidarımızda değişiklik oldu. Olağanüstü kongremizde bizlerin de ata dostu Konyalı olduğu kadar Antalyalı olan değerli büyüğümüz Ahmet Davutoğlu partimizin genel başkanı oldu ve 62. hükümeti kurarak başbakanımız oldu. Bu hükümette Başbakan ve Cumhurbaşkanımızın onayıyla bizlere de Dışişleri Bakanlığının sorumluluğunu verdiler. Bu davada her görev onurlu, şereflidir ve sorumluluğu vardır" diye konuştu.
Bakan Çavuşoğlu daha sonra Antalya Valisi Sebahattin Öztürk’ü makamında ziyaret etti. Valilik özel defterini imzalayan Çavuşoğlu, burada yaptığı konuşmada bugüne kadar Antalya’yı her alanda, TBMM’de gerekse yurt dışındaki görevlerde en iyi şekilde temsil ettiklerini söyledi. Antalyalıların hiçbir zaman kendisini yalnız bırakmadıklarını ifade eden Çavuşoğlu, "Üstlendiğim her görevde Antalyalı olmanın ve Antalya’nın desteğini almanın avantajını gördüm. Biz de onların güvenini boşa çıkarmamak için her zaman çalıştık. Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin bakanı olarak Antalyamızı, milletimizi temsil etmekten büyük ve onur duyuyoruz. Dışişleri Bakanı olarak hemşehrilerimizden çok büyük ilgi ve destek gördük. Onurlu ve şerefli bir görev. Her görev öyledir. Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı olarak bu onurlu ve görevin bilincindeyiz. Sorumluluklarını da biliyoruz. Zor zamanda da tüm dünyada yaşanan konjonktürel gelişmeler yoğun bir çalışmayı gerektiriyor. Beklentilerin bilincindeyiz. Avantajlarımız var. Antalyalı olmak sıcak kanlılığını taşımak bir avantajdır. Dişişleri Bakanının başbakan olması bir avantajdır. Türkiye’yi lider yapmak için çalışan Cumhurbaşkanı Erdoğan bir avantajdır. Yeni AB Bakanımızla birlikte çok yönlü bir dışişleri izlemek var olan sorunların çözümüne katkı sağlayacağız. Barış için, adalet için çalışacağız. Umut bekleyen mazlumların da her zaman sesi olacağız" ifadelerine yer verdi.
"IŞİD’in elindeki rehinelerin durumu nedir?" şeklindeki soruya Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "IŞİD’in elindeki rehinlerimizle ilgili her türlü çaba ve görüşmelerimizi yapıyoruz, takip ediyoruz. İnşallah kardeşlerimizin en kısa zamanda ülkemize ve ailelerine kavuşmasını sağlamak için her türlü imkanı kullanıyoruz. Umarım kısa zamanda da sonuç alırız" cevabını verdi.
Bakan Çavuşoğlu, "IŞİD’e karşı NATO’da kurulması düşünülen koalisyon içinde Türkiye yer alacak mı, almayacak mı?" şeklindeki soruya ise şöyle yanıt verdi:
"Galler’deki o gönüllü koalisyon içinde NATO Zirvesi’nde tehdit eden tüm unsurlar değerlendirildi. Ukrayna, Rusya krizi de var. Ateşkes ilan edildi. Suriye ve Irak’taki gelişmeler IŞİD olsun, diğer terör örgütleri olsun Irak’ta yeni kurulacak yeni hükümet bu işin bir ayağını gerçekleştirmek olmaz. Bugün yaşanan sorunların, tehditlerin, savaşların ve gözyaşının, akan kanın sebeplerine inmek lazım. Irak’taki bir Maliki rejiminin nelere yol açtığını görüyoruz, Suriye’deki rejimi görüyoruz. Bunlar bir tehdit oldu. Tüm bu unsurlar ele alındı NATO görüşmesinde. Liderlerin katıldığı toplantıda açık net bir şekilde görüşüldü. Bu görüşen unsurların hepsi NATO’nun görevi Avrupa Atlantik bölgesinde ve dünyada meydana gelen tehlike ve tehditlere karşı mücadele etmektir. Bu kararlılığı tüm ülkeler ve liderler ve siyasetçiler bakanlar ortaya koydu."
Bakan Çavuşoğlu, NATO Zirvesi’nde dinlemelerle ilgili olarak ise, "Dinleme ile ilgili muhataplarına Cumhurbaşkanımız iletti. Havalimanından ayrılırken bunu gündeme getireceğini söylemişti. Dile getirdi. Burada önemli olan basın yoluyla değil, doğrudan yüz yüze konuşulmasıdır. İkili görüşmelerde bunlar gündeme geldi" açıklamasını yaptı.