AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, “Bizde 3 dönem şartı var. 3 dönem şartını otururuz, kaldırırız ve Başbakan, ‘Ben icranın başında başbakan olarak devam edeyim’ derse zaten liderimizdir ve yoluna devam eder. Ya da kendi aralarında anlaşırlar, ‘Sayın Gül adayımız olsun’ diyebilir. Her iki durumda da biz arkasında oluruz, seçilmesini sağlarız. Bunca tecrübe, birikim ve başarıya rağmen 2015’in sonunda evine çekilmesi, en azından genel başkan ya da milletvekili olmaması düşünülemez. Sayın Başbakan ya Başbakan olarak devam etmeli ya da Cumhurbaşkanı adayı olmalı” dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, TGRT Haber ekranlarında yayınlanan Ankara’nın Gündemi programına konuk oldu. TGRT Haber ve İhlas Haber Ajansı (İHA) Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar ve Türkiye Gazeteci Ankara Temsilci Yardımcısı Ercan Gürses’in sorularını cevaplandıran Çelik, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. AK Parti’nin Ağrı ilinde yapılan seçimlerde oyların tekrar sayılması talebini eleştiren Selahattin Demirtaş’ın açıklamalarını değerlendiren Çelik, “Bugün Selahattin Demirtaş’ın yaptığı açıklama son derece talihsiz bir açıklamadır. Adeta halkı sokağa inmeye teşvik eden bir açıklama. Geçen seçimde onlar almış da ellerinden alınmış gibi imalarda bulunuyor. Geçen seçimde AK Parti’nin Ağrı’da aldığı oy oranı yüzde 40. BDP’nin Ağrı’da aldığı oy oranı yüzde 32. Arada 8 puan fark var. 2009 seçiminden sonra da AK Parti aldı diye Ağrı’da ortalığı alt üst ettiler. Bunun kabul edilebilir bir tarafı yok. Ceylanpınar’da da aynı şeyi yaptılar. Neticede 10 oy fark ile Ağrı’da BDP öne geçti. Bizim arkadaşlarımız İlçe Seçim Kurulu’na müracaat etti. İlçe Seçim Kurulu’nda çok ciddi gariplikler var. Onlar reddettiler. İl Seçim Kurulu’na müracaat ettiler. İl Seçim Kurulu, Ankara Yüksek Seçim Kurulu’na gönderdi. Yüksek Seçim Kurulu, İlçe Seçim Kurulu’nun tek hakimle karar verdiğini, böyle bir karar verilemeyeceğini belirterek tekrar İlçe Seçim Kurulu’na iade etti yeniden karar alın diye. Ağrı’da bizim arkadaşların itirazı var. Yeniden sayılsın istiyorlar. Birçok yerde bizim müşahitler, ‘BDP’liler, BTP’ye çıkan oyların önemli bir kısmını kendilerine yazmışlar’ diyorlar. Madem ki böyle bir kuşku var, gerekli sandıklarda mahkeme huzurunda oylar tekrar sayılsın. Bakarsınız Sırrı Sakık’ın oyları artar” ifadelerini kullandı.
“YALANCININ MUMU YATSIYA KADAR YANAR”
Seçim sonucundan şüphe duyulan yerlerde muhalefetin her türlü hukuki itirazına saygı duyduklarını belirten Çelik, “Bazı illerde itiraz edip seçimi aldık. Bunun en tipik örneği Yalova’dır. Yalova’da 1 oy önde tamamladık. CHP’liler itiraz etti, 6 oy öne geçtiler. Şimdi İl’e itirazlar yapıldı ve tekrar sayılıyor. Esasen bu farklar iptal edilen oylardan çıkıyor. Bütün araştırmalar, itirazlar, sayımlar sonucu kimin oyları önde çıkarsa, halkın iradesi budur diyeceğiz ve buna şapka çıkaracağız. Selahattin Demirtaş, yaptığı açıklamada sayımlar sonucu AK Parti öne geçerse ortalığı yakıp yıkmaya zemin hazırlamak için. Tehditle, kaba kuvvetle irade olmaz. Ortalığı yakıp yıkmak çok büyük bir marifet mi? Ağrı’da mesele tabii rayında gitmek zorunda. Ankara’da da aynı şey yapıldı. Ankara’da sayıldı, döküldü, Çankaya’da itiraz edilen sandıklarda yapılan sayım dökümünde CHP’nin 180 oyu arttı, AK Parti’nin 90 oyu arttı. Buyurun sayalım 32 bin fark var. CHP’nin usulüne uygun her türlü müracaatına şapka çıkarırız. Usulüne uygun şekilde müracaatınızı yaparsınız, hukuk devleti mantığı içerisinde her şey işledikten sonra bir sorun yok. Ancak, daha seçim akşamından itibaren bir psikolojik harekat yürütüyorlar. Seçim akşamı çıktılar, ‘Ankara’da ve İstanbul’da kazandık’ dediler. Ben de aynı akşam açıklama yaptım, Mansur Yavaş’ın sloganıyla cevap verdim, ‘Yavaş gardaşım yavaş’ dedim. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar ve yatsıya da az kaldı. ‘Ankara’da da, İstanbul’da da, Antalya’da da öndeyiz’ dedim. Verilere göre konuşacaksınız, ben rakamlara göre konuştum” diye konuştu.
“NEDENSE ADANA’DA HEP BÖYLE OLUYOR”
Çelik, adayların koltuk hırsı için insanların sokağa dökülmemesi gerektiğini vurguladı. 4 ilde seçimlere itiraz ettiklerini kaydeden Çelik, “Bizim 4 ilde daha itirazımız var. Adana’da Seyhan ilçesinde sadece 4 sandıkta sayım döküm yapıldı, AK Parti’nin oyu 500 arttı. Bir de tutanakların asgari 4 imza ile olması gerekiyor. Adana’da birçok tutanak 2 veya 3 imza ile gelmiş. Dolayısıyla ben Adana’da ciddi sıkıntılar olduğunu düşünüyorum. Bugüne kadar Adana’da sıkıntısız bir seçim geçirdiğimizi hatırlamıyorum. Nedense Adana’da hep böyle oluyor. Burada itirazımız var ve sayılma itirazı devam ediyor. Hatay’da ve Ağrı’da itirazımız vardı. Yalova, Hatay, Adana ve Ağrı’da devam ediyor. Bu dört ilde itirazımız var, bunlar devam ediyor. CHP’li arkadaşlar, eğer son noktaya kadar tüketilmesi gereken bir hakları varsa bunu yapsınlar, yani gerekli hukuksal yollara başvursunlar. Ama insanları sokağa dökmek, sosyal medya üzerinden insanları YSK önüne yığmak, onları bağırtmak, onlara slogan attırmak doğru değil. Ben Mansur beyin, Ahmet ya da Mehmet beyin makam hırsı yüzünden bu memleketin huzurunun kaçmasını kesinlikle tasvip etmem, kamuoyu da tasvip etmez. Kimse çocuklarını onun bunun makam hırsı yüzünden sokaklara göndermesin” şeklinde konuştu.
“CHP’NİN YENİLGİYE BAĞIŞIKLIK KAZANMIŞ OLMASI LAZIM”
CHP’nin 64 yıldır sandıkta başarısız olduğunu ifade eden Çelik, “CHP’nin bu seçimde beklentileri büyüktü. Kendi hayal dünyalarında, kendilerini bir yere oturttular. Hayal kırıklıkları bundan kaynaklanıyor. Birkaç CHP’li arkadaşıma takıldım. Dedim ki, ‘Siz niye isyanlardasınız, sizin alışmış olmanız lazım’ Hatta CHP’nin yenilgiyi içselleştirmiş olması lazım, bağışıklık kazanmış olmaları lazım. Çünkü 64 senedir hiçbir seçimi kazanamadılar. CHP, 64 yıldır sandıkta dayak yiyor. 1950’de Demokrat Parti ezici bir sonuçla iktidarı aldı. CHP, o günden sonra iktidara gelemedi. Darbe oldu, o günkü darbeciler CHP’yi iktidar yapabilmek için akla karayı seçti 61 seçiminde, yine olmadı koalisyon oldu. Kendi başına CHP iktidara gelmedi bugüne kadar” dedi.
“AK PARTİLİLER’İN GÖZÜNDE FOSFOR YOK Kİ”
Çelik, oyların sayıldığı zaman bazı illerde elektriklerin kasıtlı olarak kesildiği iddialarını, “Seçimden önce oylar çalınacak diye altyapı hazırladılar. Seçimde elektrik kesildi diyorlar. Elektrik kesilen 5 vilayetin 4’ünü CHP kazandı. Belki de siz sabote ettiniz. O gün ben dedim ki, ‘Elektrik kesilmemesi gerekiyor, eyvallah. Ama elektrik kesildiyse AK Partililer için de kesildi. AK Partililer’in gözünde fosfor yok ki. Günler öncesinden oylar çalınacak, sandıklar boşalacak dediler. Bunun alt yapısını hazırlamaya çalışıyorlar. Bunların böyle şeyler diyeceğini biz tahmin ediyorduk zaten. Kahin olmaya gerek yok bunların böyle yapacağını bilmek için. Ama şükürler olsun ki halkımız doğru olanı bir kez daha yaptı. AK Parti’nin 8. sandık zaferi bu. AK Parti ilk defa kazandığı zaman, ‘Konjonktüreldir dediler. İkincisine şans dediler. Şans, talih falan geçin bunları. Halk bizim kara kaş, gözümüze aşık değil. Halk kendisi için yapılanı görüyor” şeklinde değerlendirdi.
“CHP’YE TUZU KURULAR OY VERİYOR”
Çelik, “Ankara’da CHP ile bizim oy oranı farkımız yüzde 1’in altında. 140 Belediye Meclis üyesi var, bunun 99’u AK Parti’li. 23’ü CHP’li, 15’i MHP’li, 2’si Demokrat Partili, 1’i Büyük Birlik Parti’li. Mansur Yavaş seçildi diyelim. 99 tane üye AK Parti’de, CHP ve MHP’nin ittifak ettiğini düşünün, ki onlar çok rahat ittifak ediyorlar, toplamda 38 üyeleri olmuş oluyor. 99’a karşı 38. Hatay’da İskenderun dahil, merkez ilçelerden 11 ilçeyi almışız. Mersin’de 3. partiyiz. Bir iki küçük ilde 3. partiyiz. Kaybettiğimiz birçok ilde de çok az bir farkla kaybetmişiz. CHP’ye tuzu kurular oy veriyor. Bakın, Çayyolu ve Çankaya CHP’ye oy veriyor. Biz seçimlerde, hem oy oranı, hem de belediye sayısı olarak istediğimizi aldık. Bizim kazandığımız belediyeler, Türkiye’nin yüzde 75’ine tekamül ediyor. Türkiye nüfusunun yüzde 75’ini AK Parti’li belediyeler idare ediyor” dedi.
Yerel seçimlerde CHP ve MHP’nin bazı yerlerde ittifak yaptığını söyleyen Çelik, Cumhurbaşkanlığı seçiminde de ittifak etmeleri durumunda başarılı olamayacaklarını belirtti. Çelik, Başbakan Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı adayı olup olmayacağı sorusu üzerine, “AK Parti yüzde 45 artı BDP yüzde 6 bunu birleştiriyorsunuz yüzde 51, Cumhurbaşkanı birinci turda seçiliyor. Bu hesabı unutun. Siyasette bu toplamalar her zaman sonuç vermez. Mansur Yavaş için, ‘CHP yüzde 38 oy almıştı, MHP yüzde 27 almıştı, ikisini topladığınızda yüzde 63 yapar’ demişlerdi. Ben dedim ki, ‘Bu matematik hesabı tutmaz.’ BDP’lilerden sayın Başbakanımız Cumhurbaşkanı adayı olursa veya Gül olursa veya bir başkası olursa oy verenler olabilir. MHP’lilerden de olabilir. Eğer CHP ile MHP Cumhurbaşkanlığı için ittifak edecekse CHP yüzde 27, MHP 15 toplamı 42 eder. Bu ikisinin ittifakıyla nasıl bir şey seçecekler merak ediyorum. CHP ile MHP arasında bir ittifak var ama Cumhurbaşkanlığı seçiminde tutar mı bilemem, bunun için çok erken. Sayın Başbakan Cumhurbaşkanı adayı olur mu, kendisi bilir” değerlendirmesinde bulundu.
“ABDULLAH GÜL GÖREVİNİN HAKKINI VERİYOR”
Başbakan Erdoğan’ın siyaset sahnesinden çekilmesinin, tecrübeleri ve başarıları baz alındığında mümkün olmadığını belirten Çelik, “Bizde 3 dönem şartı var. 3 dönem şartını otururuz, kaldırırız ve Başbakan, ‘Ben icranın başında başbakan olarak devam edeyim’ derse zaten liderimizdir ve yoluna devam eder. Ya da kendi aralarında anlaşırlar, ‘Sayın Gül adayımız olsun’ diyebilir. Her iki durumda da biz arkasında oluruz, seçilmesini sağlarız. Bunca tecrübe, birikim ve başarıya rağmen 2015’in sonunda evine çekilmesi, en azından Genel Başkan ya da milletvekili olmaması düşünülemez. Sayın Başbakan ya Başbakan olarak devam etmeli ya da Cumhurbaşkanı adayı olmalı. ‘Bu yetkilerle Başbakan Köşk’e gider mi’ diyorlar. Bu yetkiler, az buz yetkiler değil. Sayın Cumhurbaşkanı kaç defa ‘Cumhurbaşkanı’nın yetkileri çok’ dedi. Hangi yetkiden bahsediyorsunuz. Bir daire başkanının atamasını bile Cumhurbaşkanı yapıyor. Bütün kanunları o tasdik ediyor, istemezse etmez. Üst düzey yargı görevlilerini Cumhurbaşkanı atıyor. Bütün rektörleri Cumhurbaşkanı atıyor. Bu yetkileri kimin, nasıl kullandığına bağlıdır. Sayın Ahmet Necdet Sezer, oradayken bize muhalefet ediyordu, muhalefet partisi gibi davranıyordu. Ama sayın Abdullah Gül, şimdi görevinin hakkını veriyor” dedi.
Güncelleme Tarihi: 04 Nisan 2014, 17:44