Başbakan Ahmet Davutoğlu, ATO Congresium'da AK Partili vekillerle iftar yemeğinde bir araya geldi. Davutoğlu, ramazan iftarlarının en güzelinin ailelerle yapılanlar olduğunu belirterek, "Bir kendi ailemiz var bir de AK Parti ailesi. O aile bir araya geldiğinde zihinlerinden zihinlerine ortak akıl akar. Sizler de hep birlikte ortak bir mücadeleyi ağır sorumluluğu taşıma nedeniyle bir kez daha hepinize teşekkür ediyorum. Bizim için her biraya geliş istişare vesilesidir. sizlerle kısa bir muhasebe yapma niyetindeyim. 22. dönemde özgürlükler kısıtlanmıştı, bir ışık gerekiyordu. O günleri hatırlıyorum. Sadece ülke içinde büyük sıkıntı yoktu. Sadece ekonomik krizlerle karşı karşıya değildik" ifadelerini kullandı.
2007 seçimlerini hatırlatan Başbakan Davutoğlu, "Yine bu sefer 4 yıllık parlak bir geçmişi bir dönemi arkada bırakan ak parti kadrolarının önüne mayınlar döşenmişti. 27 Nisan muhtırası verilmişti. AK Parti kadroları millet emaneti bize vermiştir diyerek 27 mayıstan sonraki en sağlam ve dik duruşu sergilemişti" ifadelerini kullandı.
"HİÇBİR ZAMAN NEFSİMİZE, EGOMUZA SIĞINIP ÜLKE ÇIKARLARINI KENDİ ÇIKARLARIMIZIN ARKASINA ALMADIK"
2007 yılının sadece Türkiye içinde değil çevrede de krizlerin eşiğinde olunan bir yıl olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, Filistin'de İsrail saldırılarının devam ettiğini, Balkanlarda sancıların olduğunu ifade etti. Ankara'da bütün bunları vakar bir şekilde karşılayan AK Parti kadrolarının olduğunu anlatan Davutoğlu, "Hiçbir zaman nefsimize, egomuza sığınıp ülke çıkarlarını kendi çıkarlarımızın arkasına almadık" dedi.
2011 seçimlerini hatırlatan Davutoğlu, "Etrafımızda komplolar yapıldı. Eksen kayması ile tehdit edildik. Uluslararası medya komplolarıyla karşı karşıya kaldık. 2011 seçimlerinin ardından Lice'de başlatılan terör saldırılarını hatırlayacaksınız. Ülkemizi savunduğumuz değerler içinde savunarak bu ateş çemberinin içinden tarihi yolculuğumuza devam ettik. Nelerle suçlanmadık ki, Müslümanların haklarını savunduğumuz için, 11 Eylül saldırılarının Müslüman kitlelere yansımaması için bütün insanlığı kuşatan projeleri gündeme getirmemize rağmen saldırılara maruz kaldık. Sizlerle bütün bu onurlu geçmiş içinde yeni bir yola yürüyoruz. Bu iftar sofrası bereketimizin irfanımızın sofrası olsun" şeklinde konuştu.
"Belki bizim tek başını iktidar olma şansımız yok ama bilinsin ki 258 kişilik demir bir yumrukla buradayız. Bu çelik irade hem ülkemizin bugünlerde seçim sonrasında ortaya çıkartılan siyasi mühendislik tablolarını yerle bir edecek hem de her zaman savuna geldiğimiz ilkelerin, ahlaki önceliklerimizin egemen olmasının, dünyada verdiğimiz mücadelenin önü açılacak. Salı gününden itibaren meclis başkanın seçimleri başlayacak. Yarın meclis başkanımızı açıklayacağız. Daha sonra Cumhurbaşkanımızın görevlendirmesiyle koalisyon turlarına başlayacağız. Buradan bir kez daha muhalefet liderlerine sesleniyorum, biz onları ziyaret ederken samimiyetle, dürüstlükle, hiçbirisine kapımızı kapatmadık. Hiçbir vatandaşımıza gönül kapımızı kapatmadığımızı herkes bilir" diye konuştu.
Davutoğlu, "Bugünkü seçim tablosu zor bir kararı bizim önümüze koymuşsa, herkes o kararın gerektirdiği cesareti gösterir. Geçmiş hesapları açmaya kalkarlar, rövanşizm içinde hareket etmeye kalkarlarsa kaybeden onlar olurlar. Biz hiçbir siyasi topluluğa karşı önyargılı yaklaşmadık. Geçici Meclis Başkanı Deniz Baykal'ın bir tarafında genç bir milletvekilimiz başıörtülü olarak oturuyordu. İşte bu AK Parti'nin eseri" dedi.
"MİLLETİN SEÇTİĞİ CUMHURBAŞKANI KİM OLURSA OLSUN BUNDAN SONRA BÜTÜN AK PARTİ KADROLARI ONU AYAKTA KARŞILAYACAK"
Bütün AK Partililerle gurur duyduklarını söyleyen Davutoğlu, "Kimse buradan hareketle özellikle Cumhurbaşkanlığı makamı başta olmak üzere devletin makamları, milletin tercihlerine saygısızlık yapmamalıdır. Milletin yüzde 52 oyla seçtiği cumhurbaşkanlığı makamı her türlü saygının üzerinde görülmelidir. Evvelsi gün Meclis'te Cumhurbaşkanının Meclis'e gelmesiyle ayağa kalkamayan milletvekillerine buradan sormak istiyorum, bundan sonra gelecek bütün AK Partililer adına söz veriyorum, milletin seçtiği Cumhurbaşkanı kim olursa olsun bundan sonra bütün AK Parti kadroları onu ayakta karşılayacak" ifadelerini kullandı.
Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Eğer devlet geleneği, millet ahlakı bir şey gerektiriyorsa bunun uygulanmasında kimse tereddüt etmemelidir. Biz, tutumlarımızı kendi doğrularımızla değil muhatap olduğumuz kişiye göre değiştirsek bunun adı ahlak olmaz, ahlak kim olursa olsun herkese kendi içinden gelen doğrularla davranma bilgisine dayanır. Ümit ederim, TBMM'deki yüksek temsil, şimdiki içine girdiğimiz koalisyon sürecinde gösterilecek olgunluklar, karşılıklı saygı içinde yapılacak müzakerelerle yeni bir çığır açarız. Geçmişte koalisyonlar Türkiye için çok kötü örnekler olmuşlardır. Bize tek başına bu emaneti tekrar verin ama milli irade eğer siz koalisyon olacak derse biz bunun tartışmayız, millete saygısızlık yapmayız. Millete saygının gereği alarak, görevi aldığımız muhalefet liderlerine karşılıklı saygı içinde eğileceğiz. Görüşlerimizi ifade edeceğiz. Önyargılı olmayarak, kırmızı çizgilerle birtakım şartlar dayatmayarak her türlü görüşe açık olacağız. Milletimizin beklediği uzlaşma kültürünü hep beraber hayata geçiririz. Bundan sonra anayasanın öngördüğü 45 gün dolana kadar, gece gündüz çalışacağız, samimiyetle çalışacağız, bu konuda kurullar, komisyonlar oluşturduk. Bir hazırlık içinde bu çalışmayı sürdüreceğiz. Milletimize, sizin iradenize saygılımız olduğu gibi sizin iradenize sahip olmamız açık ve nettir. 258 kişilik, 258 kahramanın bulunduğu Meclis'te de hiçbir dayatmayı kabul etmeyiz. Açık yüreklilikle her şeyi konuşuruz ama birisi bu açık yüreklilik karşısında nefret diliyle konuşursa ona da karşılığını veririz. inşallah önümüzdeki günler bu anlamda güzel örneklerin sergilendiği bir dönem olur".
KOBANİ'DE YAŞANANLAR
Kobani'deki gelişmelere işaret eden Davutoğlu, "Çevremizde olağanüstü şartlar yaşanıyor. Bugün içinde yaşadığımız olay çerçevesinde kamuoyumuza sesleniyorum. Gururla, onurla söylüyorum ki bir gün bu dönemin tarihi yazıldığında kimse AK Parti kadroları için en ufak bir leke dahi isnat edemeyecektir. Haksız hiçbir savaşın içinde olmadık. Hiçbir zaman teröre destek vermedik. Hiçbir zaman bir zalimin elinden tutup bir mazluma zulmetmesine yardımcı olmadık, hiçbir kanın dökülmesinde payımız yoktur. Her zaman arabuluculuk yaptık. Bugün karanlık bir gelecek içinde bulunan Suriye ile İsrail'i barıştırmak için aylarca yıllarca çalıştığımızı dünya alem bilir. Şimdi Suriye'de mazlumlara sahip çıktığımız için uluslararası kampanyayla karşı karşıyayız. Bu kampanya Türkiye'nin Suriye'de bir terör örgütüyle işbirliği yaptığı yalanını, hakaretini, iftirasını yapmakla yürütülüyor" dedi.
DEAŞ denilen terör örgütü sahneye ilk çıktığında herkesten önce Türkiye'nin bu örgütü 'terör örgütü' olarak ilan ettiklerini belirten Davutoğlu, "Çünkü biliyoruz ki bu tür örgütler kardeşi kardeşi kırdırmak için en kanlı cinayetleri işletirler. Ondan sonra da biz rejimin karşısında ve DEAŞ'ın karşısında duruk. O günden bu güne öyle bir kampanya yürütüldü ki, MİT tırlarınabaskınlar düzenlendi. Bu kampanyaya Türkiye içinden destek verenler oldu" şeklinde konuştu.
"Muhalefet sorumsuzca yurtdışından Türkiye hakkında yürütülen kampanyalara destek verdi" diyen Davutoğlu, "Halep’te, Arap, Kürt, Türk katledilirken sessiz kalan HDP'nin bugünkü temsilcileri rejimle işbirliği halinde oradaki mazlumlara zulüm edilmesine yardımcı oldular. DEAŞ'la birbiriyle çatışmayarak yan yana yaşayanlar belli yerlerde işbirliği yapanlar şimdi tekrar Türkiye'ye dönük ithamlarda bulunuyorlar" ifadelerine yer verdi.
"HDP EŞ BAŞKANI OLMAK ÜZERE ÖZÜRE DAVET EDİYORUM"
Davutoğlu, konuşmasında şunları kaydetti:
"HDP Eş Başkanı ilerleyen saatlerde açıklama yaptı ve Türkiye'nin DEAŞ'a yardım ettiğini iddia etti. Sonra da şunu dedi eğer yardım etmedilerse ispat etsinler Allah aşkına dünyanın neresinde vardır olmayan şeyi ispat etme çağrısı. Eğer yardım ettiysek onlar ispat etsin. Özellikle tahrik etmek istedikleri Kürt kardeşlerime seslenerek vurgulamak istiyorum, DEAŞ terör örgütüne karşı en açık tavrı sadece ve sadece Türkiye sergilemiştir ve bütün bunlar iftiradan ibarettir. Kim olursa olsun Suriye'deki, Irak'taki kardeşlerimize yönelik saldırılar Türkiye'ye yapılmıştır. Türkiye'nin DEAŞ'la işbirilği yaptığı iddia eden ispat etmekle yükümlüdür, aksi takdirde daha iki gün önce TBMM çatısı altında ettiği yemini unutarak temsil ettiği millete ithamda bulunan başta HDP Eş Başkanı olmak üzere özüre davet diyorum. Türkiye'yi uluslararası alanda küçük düşürecek suçlamalara karşı önce onların hakikat arayışı içinde olması lazım. Hedeflerinin oklarını Türkiye'ye yönlendirenler barışçı siyasetin parçası olamazlar."
İftar yemeği, Kur'an'ı Kerim tilavetiyle başladı. AK Parti'nin 25. dönem milletvekilleriyle TBMM'de yapacağı ilk grup toplantısı 11.15'te gerçekleştirilecek.
Güncelleme Tarihi: 26 Haziran 2015, 09:46