Çanakkale’de savaşan 32 ülke temsilcisinin katıldığı törenlerde Türkiye Cumhuriyeti'ni Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz temsil etti.

Çanakkale Kara Savaşlarının 99’uncu yıl dönümü nedeniyle Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı’ndaki Şehitler Abidesi’nde tören düzenlendi. Törene Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Çanakkale Valisi Ahmet Çınar, 1’inci Ordu Komutanı Orgeneral Ahmet Turmuş, 2’nci Kolordu Komutanı Korgeneral Yıldırım Güvenç, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Aydın Şirin, Yeni Zelanda Genel Valisi Jerry Mateparae ile Avustralya Gazi İşleri Bakanı Michael Ronaldson, Suriye Ulusal Koalisyonu Geçici Hükümet Başkanı Ahmad Tome yer aldı.

Geçen yıl 29 ülke temsilcisinin katıldığı törenlere bu yıl 32 ülke temsilcisi katıldı. Törene Türkiye’nin yanı sıra Yeni Zelanda, Avustralya, Tunus, Sudan, Senegal, Makedonya, Lübnan, Kosova, İrlanda, Fransa, Fas, Bangladeş, Avusturya, Arnavutluk, Romanya, Irak, Gürcistan, Ürdün, İngiltere, Almanya, Azerbaycan, Bosna Hersek, Filistin, Hindistan, Kanada, Libya, Macaristan, Pakistan, Sri Lanka, Suriye ve Yemen’den temsilciler katıldı.

SURİYE YERİNE ÖZGÜR SURİYE ORDUSU'NUN BAYRAĞI

Çanakkale Savaşları’na askerleri katılan ülke çelenklerinin Atatürk Anıtı’na konulmasıyla başlayan törenlerde, daha sonra ülkelerin bayrakları göndere çekildi. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni temsilen Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın Atatürk Anıtı'na çelenk koymasının ardından savaşta hayatını kaybeden askerler anısına saygı duruşunda bulunuldu. Bu sırada saygı atışı yapıldı. Ardından İstiklal Marşı eşliğinde Türk bayrağı göndere çekildi. Diğer ülke bayrakları arasında Suriye yerine geçen yıl olduğu gibi Özgür Suriye Ordusu’nun bayrağının bulunması dikkati çekti.

Törende Türk Silahlı Kuvvetleri adına konuşma yapan 18’inci Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral İsmail Gürgen, “Her iki taraftan 500 binden fazla insan kaybına yol açan Çanakkale vücudun fenne karşı koyması, bir gençlik savunması, kurşunların havada çarpıştığı bir ölüm kalım savaşıdır. Çanakkale’de bir tepe alındı veya kaybedildi demek, 2-3 bin insan öldü demektir. Çanakkale, savaşın tüm acımasızlığına karşı bir insanlık anıtıdır” dedi.

"KORKUNÇ BİR YIKIM VE İNSANLIĞIN UZUN TARİHİNDE TARTIŞILMAZ BİR KESİNTİ"

Ardından Fransa 100’ncü Yıl Törenleri Başkanı Elrıck Irastorzd, Fransızca yaptığı konuşmasında, “Birçoğu bugünün şartlarına göre hayal edilmesi çok zor dayanılmaz şartlar altında çok uzaklardan gelen bu askerlerin fedakarlığı, bizleri saygı duymaya ve düşünmeye sevk etmektedir. İnsanlığın tanıdığı Birinci Büyük Dünya Savaşı'nın ertesinde denenen girişimlerin hepsinin başarısızlıkla sonuçlandığını ve en kötüsü, sanki 10 milyon asker ve bir o kadar da sivil boşuna ölmüş gibi, neredeyse bir nesil sonrasında ortaya çıktığını kabul etmek gerekir. Bu acı topraklarda ölen askerlerin hepsi sonuçta buna katkıda bulunmuştur ve kendilerine bundan dolayı sadece saygı duymalıyız. Korkunç bir yıkım ve insanlığın uzun tarihinde tartışılmaz bir kesinti yaratan bir savaşın ertesinde, insanlar arasında en kıymetli değeri barış olan insanlığı bilinçlenmeye sevk ettikleri için bu askerlere bir çeşit minnet duymamız gerekmektedir. O zamandan bugüne başka dramlar da yaşanmıştır ancak hiç kuşku yok ki, bunların boşuna olduğunu muhakeme etmeye ve yıkıcı etkilerini reddetmeye daha yakınız. Aylar boyunca aklın alamayacağı bir vahşetle canları toprağa gömen ve ölüleri topraktan çıkaran mermilerin düştüğü bu topraklarda hepimizin bir araya gelmesi, dünkü düşmanlar ve bugünkü müttefikler arasında alınan yolu takdir etmemizi sağlamaktadır ancak şunu kabul etmemiz gerekir ki, bu alanda hiçbir şey kesin olarak kazanım değildir. Halklar arasında kardeşlik, kine, diğerinin korkusuna, farklılıkların korkusuna ve içe kapanıklığa karşı uzun bir savaş olarak kalacaktır” diye konuştu.

"ÇANAKKALE, TÜM ÜLKELER İÇİNDE SAVAŞLA BAŞLAYAN BİR İLİŞKİNİN DOSTLUĞA DÖNÜŞTÜĞÜ YER"

Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti adına konuşan Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, “Çanakkale Savaşları bizim için bir zaferdir. Topraklarımızı koruduğumuz ve kazandığımız askeri başarı nedeniyle bir zaferdir. Savaştan sonra barışı sağlayabildiğimiz için zaferdir. Çanakkale burada temsil edilen tüm ülkeler içinde savaşla başlayan bir ilişkiyi barış ve güvene dayalı bir dostluğa dönüştürebildikleri için bir zaferdir. Burada bugün toprağa verdiğimiz evlatlarımızı anıyoruz. Çocuklarımıza bırakacağımız miras dayanağı geçmişe dayalı husumetten değil, dostluk ve barıştan almalıdır. Gurur ve mutlulukla ifade etmek isterim ki, Çanakkale geçen zaman içinde evlatlarımızın fedakarlıkları ve hayatları pahasına kurduğu barış ve dostluğun özel bir sembolü haline gelmiştir. Bugün bu topraklarda yan yana yatan askerlerimizin mezarları da daima bir barış anıtına dönüşmüştür. Büyük babalarını yitirmiş olan bizler, bugün dünyaya güçlü bir barış mesajı vermek üzere bir araya geldik. Ortak amacımızı ve arzumuz dünyaya dostluk, barış ve kardeşli mesajı vermektir. Bu dostluk sahnesinde verilmiş ve verilecek olan barış mesajlarının özellikle çatışmaların ve gerginliklerin sürdüğü bütün bölgelere yayılması ve tüm dünya halkları tarafından benimsenmesi için temennimizdir. Gelibolu Yarımadası’ndaki savaşın içinden gelen bir komutan olarak Anafartalar Kahramanı unvanı alan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Barış, milletleri refah ve mutluluğa eriştiren en iyi yoldur’ sözünü tüm hayatımıza hakim kılmalıyız” dedi.

Daha sonra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün görüntülü mesajı yayınlandı. Cumhurbaşkanı Gül, törene katılanları selamlayarak başladığı konuşmasında, Mustafa Kemal Atatürk'ün 1934 yılında Anzak askerlerine hitaben yazdığı mektubu okudu.

Konuşmaların ardından Çanakkale Savaşlarına askerleri katılan ülkelerin çelenkleri, ülke temsilcileri tarafından Atatürk Anıtı’na konuldu. Anma töreni mehteran bölüğü gösterisiyle devam etti. Onur kıtası, dost ülkeler askeri birlikleri, Türkiye Muharip Gaziler Derneği üyeleri ve izcilerin katılımıyla yapılan resmi geçitle tören sona erdi.

Törenin ardından Türk Hava Kuvvetleri’nin F-16 uçağı Solo Türk’ün gösterisi büyük alkış aldı.

Tören, ülke temsilcilerinin Şehitlik Defteri’ni imzalaması ve Sembolik Türk Şehitliğini ziyaret edip karanfil bırakmasıyla sona erdi.