Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin iftar davetine katılmak için Trabzon’a gelen Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Trabzon Valisi Abdil Celil Öz’ü makamında ziyaret etti. Arınç, yaptığı konuşmada, “Bildiğiniz gibi Sayın Başbakanımız Trabzon’da bu iftara katılmayı arzu etmişti. Fakat son 2 gündür hükümet kurma çalışmaları sebebiyle bu iftarlara bizim gitmemizi arzu ettiler. Ben de severek, koşarak Trabzon’a geldim. Trabzon’da olmanın keyfini bir iftar sofrasında yaşayacağız. Trabzon’a geçmişten bu yana kamu yatırımlarımız geliyor. 10 katrilyon civarında bir yatırımın yapıldığını, bunların bir kısmının Türkiye ölçeğinde büyük yatırımlar olduğunu biliyorum. Büyükşehir belediyemizin ve diğer ilçe belediyelerimizin yapmış olduğu çalışmaları da izliyorum. Vekillerimizin parlamentoda bu çalışmaları takip edeceğini inanıyorum. Bu yatırımların Trabzon’a gelmesi konusunda elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Türkiye son yıllarda neredeyse 30 milyonun üzerinde turisti ağırlıyor ve 30 milyar doların üzerinde bir gelir temin ediyor. Trabzon da bundan çok büyük pay alacak illerin başında geliyor” dedi.
Trabzon Valisi A. Celil Öz, Trabzon’a ziyaretinden dolayı mutluluklarını dile getirerek, “İlimize Trabzon’a özellikle Körfez ülkelerinden gelen turistlerle beraber yıllık 3 milyon ziyaretçi sayısıyla önemli bir turizm merkezi haline geldi. Hem altyapı yatırımları hem de özel sektör yatırımları ile beraber turizmden daha fazla payı almak için bütün kurumlarımızla birlikte gayret gösteriyoruz” diye konuştu.
Arınç, ardından Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu’nu makamında ziyaret etti. Arınç’a ziyaretlerinden ötürü teşekkür eden Başkan Gümrükçüoğlu, “Her alanda verdiğiniz hizmetleriniz için teşekkür ediyoruz. Hele hele vakıfların tekrar ayağa kaldırılması için göstermiş olduğunuz tensipleriniz doğrultusunda çok önemli kazanımlara ulaştı. Tensiplerinizle bölgede ihya edilmemiş vakıf eseri kalmamış durumda. Şehrimize bugüne kadar yaptığınız katkılar için şükranlarımı ifade etmek istiyorum. Bu dönemde büyük adımlar olan ikinci devlet üniversitesinin kurulması, demiryoluyla Trabzon’un buluşturulması, yeni havalimanı yapılması, yatırım adası ve güney çevre yolu gibi büyük adımları inşallah sizlerin destekleriyle bu şehir kazanmış olacaktır” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE HER ZAMAN İRAN’IN YANINDA İRAN’IN BARIŞÇI AMAÇLARLA URANYUM ÜRETMESİNE DESTEK OLDU”
Başbakan Yardımcısı Arınç, Büyükşehir Belediyesi’nde basın mensuplarının sorularını cevapladı. İran’la Birleşmiş Milletler temsilcilerinin nükleer müzakereler konusunda bir görüşmeye varılması sorunu değerlendiren Arınç, “Bu görüşmeler yıllardır devam ediyor. Türkiye her zaman İran’ın yanında İran’ın barışçı amaçlarla Uranyum üretmesine destek oldu. Fakat ne hikmetse İran’a karşı dünyada büyük bir kamuoyu oluşmuştu. Yaptırımlar uygulanıyordu, bir taraftan ABD, bir taraftan Birleşmiş Milletler. Buna rağmen Türkiye ve Brezilya İran’ın silah amacıyla plütonyum dediğimiz Uranyum zenginleştirmediğini bütün dünya ülkelerinde nükleer enerji olarak veya başka bir barışçı amaçla Uranyum zenginleştirebileceğini söylüyordu. Bunun için bir denetim mekanizması kuruldu. Türkiye bunun içinde de yer aldı. Bugün varılan anlaşma Türkiye’nin tezlerinin ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor. Bu sadece İran’ın ya da ABD’nin lehine değil, bütün dünyanın lehine olan bir anlaşma oldu. Bunun mimarlarından birisi de Türkiye’dir. İnşallah bunu inkar etmezler. Bunu çeşitli vesilelerle söyleyerek Türkiye’ye teşekkür ederler. Çünkü Türkiye bu konuda bedel ödemesine rağmen İran’ın haklı amaçlarla Uranyum zenginleştirmesin yanında durmuştu. Bu anlaşmayı hepimizin sevinçle karşılaması gerekir. Üç ay kadar önce böyle bir antlaşmanın dinamikleri üzerinde bir görüş birliğine varılmıştı. Ancak nihai antlaşmanın yapılması bugünlere gelmişti. Taraflar arasında bir ihtilaf çıkmıştı ancak çözüldü. Bizde komşumuz İran’la böyle bir uluslararası antlaşmaya varılmış olmasını sevinerek karşılıyoruz. Bunun başka ülkeler içinde örnek olmasını diliyoruz. İran umarım ki Türkiye’nin kendisine yaptığı desteği karşılıksız bırakmaz” şeklinde konuştu.
“ALFABEDE HARF BIRAKMAYACAK KADAR BUNLARIN AYRI ÇETELERİ VAR”
Ağrı’da terör örgütü mensuplarınca bir iş makinesinin yakılması ve son günlerde yaşanan terör olaylarını değerlendiren Arınç, şöyle konuştu:
“Çözüm süreci devam ediyor. Ancak maalesef şiddet olayları, terör eylemleri çok büyük ölçüde azaldı. Artık karakol baskınları olmuyor, şehir merkezlerinde canlı bombalar insanların hayatına son vermiyor. Bu Türkiye’de şehit cenazelerinin de gelmemesiyle Türkiye’de huzur ve barış ortamının yerleşebileceğini gösterdi. Fakat ne var ki terör örgütünün beyni olan ve silahlı örgütü yönlendiren özellikle Kandildeki şiddet taraftarı ve örgüt yöneticisi olanlar Türkiye’de ve yurt dışında silah bırakmanın söz konusu olmayacağını buna örgütün karar vereceğini ifade etmeye başladılar. Önceleri kısmen çıkışlar olsa da arkası kesildi ve arkadan gezi olayları başladı. Yapılan şiddet eylemlerinin karşılığı verilir ve veriliyor da. Ama ‘biz ateşkesi bitirdik, bundan sonra çözüm süreci yoktur’ şeklindeki açıklamaların karşılığı bizim açımızdan mutlaka verilecektir. Bizim terminoloji bakımından kabul etmediğimiz sözleri hiçbir zaman duymak da istemeyiz. Biz Türkiye hükümetiyiz karşımızda böyle bir güç tanımıyoruz. Dolayısıyla çözüm sürecinde tahkim edilmiş bir ateşkesten bahsediyorlarsa bunu söyleyebilirler ama ateşkes dediğimiz mesele bizimle terör örgütü arasında hiçbir zaman söz konusu olmamıştır. Kandil ve silahlı unsurlar KCK’da bunların içerisinde, Suriye’nin kuzeyindeki PYD de bunların içerisinde bir sürü unsurları var. Biz sadece YPG olarak biliyorduk, YPJ’leri de varmış, alfabede harf bırakmayacak kadar bunların ayrı çeteleri var. Biz bütün bunlarla mücadele etmesini biliriz.”
“ASKERLE, TSK’YLA KİMSE OYUN OYNAYAMAZ”
Askerle, TSK’yla kimsenin oyun oynayamayacağını kaydeden Arınç, şunları söyledi:
“Çözüm sürecinde biz teröristle mücadeleye devam ettik. 2012 sonundan önceki olayları büyük terör olayları olarak görebilirsiniz, ama en azından 3 yıldan bu yana bu tür olayların artık minimize edildiğini hepimiz biliyoruz. Biz bu tehditleri pabuç bırakmayız. Böyle bir tehdidi sen yapamazsın, yaparsan da karşılığını bulursun. Biz bu seçimlerde şunu gördük: seçimlerden önce bu silahlı terör örgütü kitlesel terör olaylarına yönelmedi. Silahını kullanmadı, şehit cenazeleri gelmedi. Ama tehdide baskıya, şantaja devam etti, halk üzerinde baskı kurdu ve KCK marifetiyle şehir yapılanmasında ileri bir noktaya ulaştı. Bunların farkına vardık. Bundan sonra müsamaha etmiyoruz. Eden karşılığını bulur. Dağlıca’da askeri üs bölgesine silahlarla ateş açtılar, asker karşılığını verdi bire 5 bire 10. Ama bununla kalınmayıp iki tane bombardıman uçağı orada ne var ne yok hepsini yok etti. Bundan sonra böyle. Askerle, TSK’yla kimse oyun oynayamaz. Artık zor günler bekliyor terör örgütünü, ya silahı bırakacaklar bu iş devam edecek yoksa elinde silah bulunan terör örgütüyle hiçbir sürecin devam etmeyeceğini anlayacaklar.” Güncelleme Tarihi: 15 Temmuz 2015, 09:07
