MHP liderinin o dönem öldürülenler için cani, ihanetçi, nifakçı gibi ifadeler kullanmasının kendisini incittiğini belirten Akgün, "1938 yılında ailem etkilendi. Neslimiz tükendi. Bunlarla ilgili davalar açtım. Davalarım sürüyor. Benim aile toplum kağıdından da görüleceği gibi öldürülen 9 kişi hepsi çoluk çocuk, anne emziğinde. Devlet Bahçeli’nin bu insanlara yönelik sözleri ağrıma gitti. Bununla ilgili sembolik manevi tazminat davası açtım. Bahçeli’yi Türkiye mahkemelerinde yargılamak istiyorum" diye konuştu.
"KATLİAM TUNCELİ VALİLİĞİ İL İDARE KURULU TARAFINDAN DA KABUL EDİLMİŞTİR"
Müvekkilinin ailesinden aralarında 5-6’sının 18 yaşından küçük ve biri de 1,5 yaşında bebek olmak üzere 9 kişinin Nazımiye ilçesinde katledildiğini kaydeden avukat Cihan Söylemez, "Bu olay 1955 yılında Tunceli Valiliği İl İdare Kurulu tarafından alınan bir kararla kabul edilmiştir. O kararda 1,5 yaşındaki Emine bebeğin dahi imha edilmiş olduğu bizzat dönemin Vali Yardımcısı ve idare erkanı tarafından imza altına alınmış ve 1938 askeri harekatında imha edildikleri tutanağa geçirilmiştir. Hem aile nüfus kayıt sureti hem de 1955 yılında Tunceli Valiliği tarafından alınan karardaki imhanın ikrarı, bunun bir katliam olduğu gerçeğinin resmi belgeler de ortada bulunması gerçeği karşısında Devlet Bahçeli’nin hala bu tarz hakaret ve suçlamalarda bulunması müvekkilimi ve onun şahsın da Dersim halkını rencide etmiştir. Bundan kaynaklı olarak müvekkilim Devlet Bahçeli’ye karşı Dersim katliamı mağdurları ve sürgünlerine karşı gösterdiği hakaretvari tarzı ve bunu hala sürdürüyor olması nedeniyle sembolik manevi tazminat davası açmaya karar vermiştir" şeklinde konuştu.
İSTENEN TAZMİNAT MİKTARI 4.9 KURUŞ
Müvekkilinin Devlet Bahçeli’den 4.9 kuruş manevi tazminat istediğini dile getiren Avukat Cihan Söylemez, "Bunun ne anlama geldiğini halk arasında herkes bilir. Kamuoyu bunun farkına varacaktır. Niyetimiz Devlet Bahçeli’yi Türk adli makamları önünde mahkum etmek ve bir daha Dersim hadisesi, katliamı ve sürgünleriyle, katledilen on binlerce insana ilişkin bir kişinin, bir siyasi parti liderinin veyahut bir kurumun hakaret ve iftira içerikli açıklama yapmasının önüne geçmek. Ülkenin Cumhurbaşkanı, Başbakanı, ana muhalefet partisi artık Dersim’de yapılanlardan dolayı özür dilemiş, bunun katliam olduğunu ikrar etmiştir. Milyonlarca oy almış bir siyasi parti liderinin Dersim’e yönelik iftira, hakaret ve bölücülük içeren, Dersimlileri hedef tahtasına koymaya yönelik söylemlerine karşı dava açıyoruz" ifadelerini kullandı.