BİR GÜN YÜRÜYEMEDİ
Hastalığın çok sinsi ilerlediğini vurgulayan Öner, “Çocuğumun hastalığı AML-M5 lösemi. Ben şehir dışındaydım. Annesi hemşire olduğu için kulak etrafındaki bezelerden şüphelenip doktora götürdü. Bunun enfeksiyondan olduğunu düşündüler. Çok normaldir. Çünkü hastalık çok sinsi ilerledi. Kan değerlerinde hiçbir şey çıkmadı. Sonra bir gün yürüyememeye başladı. Yürüyemeyince nörolojik bir şey gibi düşündük. Zeynep Kamile götürdük. Orada da zaten iki gün içinde tanısını koydular. Çocuğuma tedavisi gereği iki üç ay sonra bir ilik nakli yapılması gerekiyor. Bunun için de acil iliğe ihtiyacımız var. Yani Ferah’ın genetiğine uygun bir ilik bulmamız lazım. Şimdi kemoterapi süreci devam ediyor zaten. İlk kürünü aldı şimdi ikinci kürüne başlayacağız. Bundan sonrada üçüncü veya dördüncü kürden sonra bildiğim kadarıyla ilik nakli olması gerekiyor. İlikteki kanserli hücreler tamamen sıfırlandıktan sonra , bunun içinde iki-üç aylık bir süreye ihtiyacımız var” dedi.

YETKİLİLERDEN DAHA ÇOK İNSANLARA BİR MESAJIM VAR
Yetkililerden çok insanlara çağrıda bulunan ve insanlardan duyarlı olmalarını isteyen baba Öner, “Benim burada yetkililerden daha çok insanlara bir mesajım var. Çatıdan düşenin halini anlamak için illa çatıdan düşmeye gerek yok. Herkesin gidip Kızılay-Türkök’e kan bağışında bulunmasını ve ilik donörü olmak istiyorum demesi, Ferah bebek ve diğer hastalar için ilik donörü olmak istiyorum demesi ve ilik donörü olmasını istiyoruz. Ne kadar çok insana ulaşır, ne kadar çok donör bulabilirsek bizim şansımızda o kadar çok artıyor. Bu yüzden herkesin hiç vakit kaybetmeden Kızılay- Türkök’e gidip ilik donörü olmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.
Ferah bebeğin babası Öner, donör olma işleminin ağır bir işlem olmadığını vurgularken; “Bakanlıktan ilgilendiler sağolsunlar. Kızılay ve Türkök elinden geleni yapıyor. Şuanda sadece insanların gidip donör olmasına ihtiyacımız var. Ve bu işlem öyle ağrılı anestezi altında olan bir işlem değil. Çok basit bir işlem. Üç tüp kan veriyorsunuz. Bununla ilgili zaten internetten sosyal medyada da bir akım başlattık. İnsanlar duyarlılar ama çok daha fazla duyarlı insana ihtiyacımız var” dedi.