Bartın Amasra'daki kömür madeninde yaşanan katliamın konuşulduğu programda Okuyan, iş cinayetlerinin kaynağına işaret etti. Türkiye'de tüm sektörlerdeki üretimin baştan aşağı planlanması gerektiğini söyleyen Okuyan, bilimsel metodlardan uzaklaşılıp, piyasanın gerektirdiği şekilde hareket edildiğinde bu kazaların yaşanmasının önüne geçilemeyeceğini belirtti.
"Niye ölüyor işçilerimiz? Bunu sorgulamamız lazım"
Piyasanın hakim olduğu bir sistemde devletin de piyasa mantığıyla çalışmaya başladığını ifade eden Okuyan açıklamasına şöyle devam etti:
"Devredilmesi planlanan işletmelerden biri olduğu iddia ediliyor TTK'nın. Böyle durumlarda iktidarlar bütün sektörlerde, orayı özelleştirmeye açık hale getirmek için maliyetleri düşürmeye çalışıyorlar. Maliyet düşürmek için de güvenlikten çalacaksınız, işçi sayısını aşağı indireceksiniz... Dolayısıyla devlet işletmeleri de giderek piyasa koşullarında çalışmaya başlıyorlar. Bunun üzerine bilimsel akıldan tamamen uzak bir iktidarı eklediğinizde, ortaya korkunç bir tablo çıkıyor. Burada teknik detaylar konuşuyoruz, bunlar önemli, bunların yanıtının verilmesi gerekiyor. Ama diğer yandan şu soruyu da sormamız gerekiyor: Niye ölüyor işçilerimiz? Dünyada da böyle, yalnız Türkiye'de değil. Ama Türkiye'de üstelik üretim düşmesine rağmen işçi cinayetleri giderek artan oranlarda devam ediyor. Piyasa ekonomisi, kapitalizm dediğimiz toplumsal sistem insanı, emekçinin hayatını hiçe sayar ve bunun üzerine kuruludur."
"Kaza değil katliam"
Okuyan katliam sonrası yaşanan ağır tablonun zorluğuna işaret ederek, öte yandan meselenin bilinçli bir şekilde odağını dağıtarak, medyada Erdoğan'ın cenaze törenlerindeki görüntülerinin izletildiğini belirtti ve sözlerine şöyle devam etti:
"Alıştırmaya çalışıyorlar ölümlere. Teknik detaylar çok önemli, çünkü teknik olarak önlenebilir bir kaza. Dolayısıyla aslında kaza değil katliam. Hep dünyadaki başka ülkelerle kıyaslanıyor Türkiye ama oralarda da durum çok iç açıcı değil. Japonya'dan, Almanya'dan bahsedildi. Japonya'da her yıl Türkiye'ye yakın iş cinayeti gerçekleşiyor. Almanya'da da aynı şekilde, çünkü sömürü var."
"Teknik detaylara takılıp kalırsak asıl AKP'nin ekmeğine yağ süreriz"
Türkiye'de sendikaların durumuna da işaret eden Okuyan, sendikaların sistematik bir şekilde baskıyla ve satın alınarak içi boşaltıldığını söyledi. Gerçek anlamda sendikal mücadele veren bazı sendikaları dışarıda bırakan Okuyan, bazı sendikaların ise işçinin hakkını savunması gereken yerde, iktidarla birlikte poz verdiğini belirtti.
Diğer taraftan maden sektöründeki çalışma saatlerinin de çok fazla olduğunu söyleyen TKP Genel Sekreteri, aynı yıl içinde çalışma saatinin önce altı saat yapılıp, sonra tekrar yedi buçuk saate çıkarılmasını eleştirdi. Okuyan "Türkiye'de ucuz emek sömürüsü üzerine dayalı bir sermaye birikim modeli var. Yalnızca meseleyi beceriksiz, bilim dışı iktidara daraltırsak büyük hata yaparız. Bunu sorgulamak için elimizde acı bir olay var ne yazık ki ama bunu sorgulamayıp, teknik detaylarda takılıp kalırsak, işte o zaman AKP'nin ekmeğine yağ süreriz." diyerek sözlerini tamamladı.