ADANA (AA) - Kardiyoloji uzmanı Doç. Dr. Ali Deniz, "Bir hasta bir kere kalp yetersizliği tanısı aldığı zaman bu tanıdan kurtulamıyor. Hastalığın belirtilerini tedavi edebiliyoruz, hastanın iyi hissetmesini sağlayabiliyoruz ama hastanın ömür boyu bir takım şeylere dikkat etmesi gerekiyor." dedi.
Novartis iş birliğinde Acıbadem Adana Hastanesi konferans salonunda düzenlenen "Kalp Yetersizliği Bilgilendirme ve Hasta Eğitim Toplantısı"nda konuşan Deniz, hastaların dikkat etmesi gereken konular hakkında bilgi verdi.
Anne karnında daha 21. günden itibaren atmaya başlayan kalbin, vücudun motoru ve sürekli olarak kanı pompalayan organı olduğuna dikkati çeken Deniz, şöyle devam etti:
"Kalp yetersizliği, aslında kalbin vücudumuzun ihtiyacı olan kanı ve oksijeni yeterince pompalayamama durumudur. Kalp yetersizliği ciddi, kronik bir hastalık. Bir hasta bir kere kalp yetersizliği tanısı aldığı zaman bu tanıdan kurtulamıyor. Hastalığın belirtilerini tedavi edebiliyoruz, hastanın iyi hissetmesini sağlayabiliyoruz ama hastanın ömür boyu birtakım şeylere dikkat etmesi gerekiyor."
Kalp yetersizliğinin, bütün kalp ve sistematik hastalıkların bir sonucu olduğunu vurgulayan Deniz, bir hastaya bu rahatsızlığın tanısı konulduğunda mutlaka bir adım geriye gidip sebebinin araştırılması gerektiğini söyledi.
Obezite ve diyabet hastalarının kalp yetersizliği için aday grubu oluşturduğunu belirten Deniz, "Hipertansiyonu olan, sigara kullanan, diyabet hastaları ve obez olanlar, bunların hepsi ileride kalp yetersizliği için aday hastalar... Asıl yapmamız gereken önleyici tedavi... Mutlaka bu risk faktörlerini ortadan kaldırmamız gerekiyor." diye konuştu.
- Kalp yetersizliğinin belirtileri
Doç. Dr. Ali Deniz, kalp yetersizliğinin belirtileri konusunda, şunları kaydetti:
"Nefes darlığı, halsizlik, güçsüzlük, yorgunluk, bunlar en sık gördüğümüz belirtiler... Hemen hemen gelen hastalarımızın ilk şikayeti nefes darlığı oluyor. Bunun dışında ödem sık başvuru sebeplerinden birisi. Geceleri artan öksürük, kalp yetersizliği belirtilerinden olabilir. İştahsızlık, baş dönmesi, çarpıntı, hızlı bir şekilde kilo alma bunlar da sık gördüğümüz belirtiler..."
Hastalık başladığı zaman ilk belirtilerini efor sırasında verdiğini dile getiren Deniz, hastanın merdiven çıkarken nefes darlığı yaşamaya başladığını aktardı.
Tedavide iki hedeflerinin bulunduğunu aktaran Deniz, bunların birincisinin belirtileri yok etmek, ikincisinin de hastanın yaşam süresini uzatmak olduğunu kaydetti.
Deniz, kalp yetersizliğinde, altta yatan hastalığı bulup tedavi etmeye çalıştıklarını ifade ederek, bunun dışında sağlıklı beslenme, tuz tüketimi, egzersiz ve yaşam tarzı değişikliğiyle ilaç tedavisi uyguladıklarını anlattı.
"Ben de kalp rahatsızlığı var' hareket etmeyeyim, kıpırdamayayım, kendimi yormayayım" şeklinde yanlış bir algı olduğunu belirten Deniz, bunun tam tersine, hastalardan yapabildikleri ölçüde egzersiz yapmalarını istediklerini, hareketsiz kalmayı önermediklerini söyledi.
