CHP BURSA MİLLETVEKİLİ SARIBAL; “İKTİDARIN İHMALİ ÇİFTÇİYİ KURAKLIĞA MAHKUM EDİYOR”

CHP BURSA MİLLETVEKİLİ SARIBAL; “İKTİDARIN İHMALİ ÇİFTÇİYİ KURAKLIĞA MAHKUM EDİYOR”
banner98

CHP Bursa Milletvekili ve PM Üyesi Orhan Sarıbal’ın 2025 yılı bütçe görüşmeleri sırasında
yönelttiği sulama alanlarıyla ilgili yatırımlar ve tarımsal desteklerle ilgili sorulara Tarım ve
Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’dan yanıt geldi. Bursa Ovası’nın tarımsal sulama kaynağı
olan Kestel ilçesindeki Gölbaşı Göleti’nde kuraklık alarm verirken, CHP Bursa Milletvekili
Orhan Sarıbal 20 bin dekarlık bir alana hizmet veren göletin güçlendirilmesi ya da tabanının
boşaltılması gerektiğini vurgulamış, göletin yatırım kapsamına alınıp alınmadığını sormuştu.
Bakan Yumaklı, “1938 yılında inşa edilen Gölbaşı Göleti’nin yapılış amacı taşkın koruma
olup 1962 yılında rehabilite edilerek 15 bin dekar sulama sahası işletmeye açılmıştır. 15 bin
dekar sulamada 2002 öncesi sulama randımanı yüzde 45 iken şimdi yüzde 62’dir. Buna
mukabil Bursa Kestel Gölbaşı Barajı Yükseltilmesi Proje Yapımı işi kapsamında proje
çalışmaları devam etmektedir” ifadelerini kullandı. Aynı açıklamada Türkiye’de ekonomik
olarak sulanabilir alanın 85 milyon dekar olduğunu belirten Bakan Yumaklı, “Ülkemiz
genelinde 2002 yılı sonuna kadar 48 milyon dekar alan sulanırken 2024 yılı sonu itibarıyla
sulanan alan büyüklüğü 72 milyon dekara çıkarılmış olacaktır” dedi.
ÇİFTÇİLERİN BEKLENTİLERİ SOMUT VE ACİL ÇÖZÜMLERLE
KARŞILANABİLİR
CHP Bursa Milletvekili Sarıbal, Bakan Yumaklı’nın verdiği yanıtta, Gölbaşı ile ilgili somut
bir adım atılacağına dair bir açıklama bulunmadığını söyledi. Gölet Bursa Ovası’nın tarımsal
sulama kaynağı açısından kritik bir öneme sahipken, kuraklık tehdidinin giderek daha belirgin
hale geldiğini belirten Sarıbal, “Bakan Yumaklı, sadece proje çalışmalarının devam ettiğini
belirtmekle yetinmiş ve bu çalışmaların sonuçlarıyla ilgili net bir zaman çizelgesi ya da kesin
bir çözüm önerisi sunmamıştır. Oysaki bölgedeki tarımın sürdürülebilirliği ve çiftçilerin
geçim kaynaklarının güvence altına alınabilmesi için daha hızlı ve somut adımlar atılması
gerektiği ortada. Bakanlık durumu ciddiyetle ele alıp, bu konuda hızla bir çözüm üretmeli ve
sulama altyapısının güçlendirilmesi için net bir yol haritası belirlemelidir. Bu noktada, sadece
genel sulama stratejilerinin açıklanması yeterli değildir; yerel sorunların çözülmesi için
çiftçilerin beklentilerine uygun somut ve acil planlama gerekiyor” ifadelerini kullandı.
İKTİDARIN ÇİFTÇİYE FAYDASI YOK!
İklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin en fazla tarım sektöründe hissedildiğini kaydeden
Sarıbal, ülke genelindeki kuraklığın kalite ve verim düşüklüğüne, üretim maliyetlerinin
artmasına neden olduğunu vurgularken, su kaynaklarının sürdürülebilir yönetilmesi
gerektiğini söyledi. Geride bıraktığımız yaz mevsiminde yağışların normaline göre yüzde 9,
geçen yıl yağışlarına göre ise yüzde 30 azaldığına dikkati çeken Sarıbal, “2023 yılının ekim
ayında yağışlar normaline göre yüzde 26 oranında azaldı. Buğday ve arpada ekim dönemi ileri
tarihlere kaydı. Bu sezon da bölgelere göre değişmekle birlikte yağışların ekim ayında
istenilen seviyede olmaması ve bazı bölgelerde çok geç gelmesi nedeniyle ekimler 20 gün ile
1 ay kadar ileri kaydı. Kuraklık nedeniyle çiftçimiz hububat ekimi yapamadı. Ekonomik
olarak sulanabilir arazi varlığımız 8,5 milyon hektarken, sulamaya açılan arazi miktarımız
hala 7,1 milyon hektar. İktidarın ihmali sorunları giderek daha da derinleştirecek. Çiftçinin
umudu yağışa kalmıştır” diye konuştu.

2025 yılı bütçesindeki tarımsal destek planlamasına ilişkin ise üretim desteklerinin
sadeleştirildiği belirtti. İlk kez 3 yıllık bir dönem için destek planlaması yapıldığı ifade edilen
yanıtta, “Bitkisel üretim destekleri temel, planlı üretim ve üretimi geliştirme desteği olarak 3
ana kaleme indirilmiştir. Bitkisel üretimde yeni destek modeli temel destek, planlama desteği
ve üretimi geliştirme desteği olarak planlanmıştır. Bakanlık kayıt sistemindeki üreticilere
mazot maliyetinin ortalama yüzde 50’si, gübre maliyetinin ise yüzde 25’i kadar temel destek
verilecektir. Planlama kapsamına alınan ürünler, belirlenen ilçelerde üretilirse ilave planlama
desteği de verilecektir. Böylece mazot maliyetinin tamamı, gübre maliyetinin ise yarısı
karşılanmış olacaktır. Temel ve planlı üretim desteğine ilave olarak, yeraltı su kısıtı bulunan
52 ilçede, az su tüketen arpa, buğday, yağlık ayçiçeği, mercimek, nohut, aspir, fiğ ve yem
bezelyesi yetiştiren üreticilerimize su kısıtı desteği verilecektir. Bu ilçelerde belirlenen
ürünleri üreten çiftçilerimizin hem gübre hem de mazot maliyetinin tamamı karşılanmış
olacaktır. Destek katsayısı olarak ifade edilen sayı temel, planlı üretim ve üretimi geliştirme
destekleri için tarımsal üretimde kullanılan mazot ve gübre maliyeti baz alınarak ürün
kategorilerine göre belirlenmiştir. Bu katsayı 2025 üretim yılı için 244 TL/dekar olup girdi
fiyatlarındaki değişim dikkate alınarak her yıl güncelleme yapılacaktır” denildi.

Necmi İnce

YORUM EKLE

banner103

google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0