Oğuzhan: '' Bursasporun' Teklifini Önce Şaka Sanıp Ciddiye Almadım''

Bursaspor’un yetenekli futbolcusu Oğuzhan Aynaoğlu, yeşil-beyazlı takıma transfer sürecini anlatarak, “Bursaspor’a transferim için İngiltere’de yaşayan bir Türk menajer aradı.

Oğuzhan: '' Bursasporun' Teklifini Önce Şaka Sanıp Ciddiye Almadım''
banner98
  Bursaspor’un yetenekli futbolcusu Oğuzhan Aynaoğlu, yeşil-beyazlı takıma transfer sürecini anlatarak, “Bursaspor’a transferim için İngiltere’de yaşayan bir Türk menajer aradı. Önce şaka sanıp, ciddiye almadım” diye konuştu. 
Bursaspor, devre arası transfer döneminde Danimarka’nın FC Nordsjaelland takımından renklerine kattığı Oğuzhan Aynaoğlu, kulübün resmi dergisine açıklamalarda bulundu. Kuzey Avrupa’da Şampiyonlar Ligi’nde oynayan ilk Türk futbolcu olarak tarihe geçtiğinden dolayı mutlu olduğunu belirten Aynaoğlu, “O maçı oynadıktan sonra öğrendim. Bu çok güzel bir duygu. Kendimle gurur duydum. Onu anlatması zor yaşamak lazım. O gün yaşadığım mutluluk çok farklıydı, açıkçası hiç kimse moralimi bozamazdı. Çok değişik bir tecrübeydi” dedi.

“BURSASPOR’UN TEKLİFİNİ ÖNCE ŞAKA SANIP CİDDİYE ALMADIM”
Bursaspor’a gelmeden önce birkaç Süper Lig takımından teklif aldığını açıklayan genç futbolcu, “Birkaç takım menajerim ve babamla bağlantı kurmuştu. Hangi takım olduklarını bilmiyorum, ama o dönem gerçekleşmemişti. Bursaspor’a transferim için İngiltere’de yaşayan bir Türk menajer aradı. Önce şaka sanıp, ciddiye almadım. ‘Yok, olamaz, ben neredeyim Bursaspor nerede’ dedim. Sonra o menajeri babama yönlendirdim, onu da aramış. O sıra ben evde yoktum. Geldiğimde babam kendisini bir menajerin aradığını ve Bursaspor’un beni istediğini söyledi. ‘Bu doğru değildir baba’ dedim. Babam da ‘oğlum gayet ciddiler’ dedi. Sonrasında her şey aniden gelişti. Ardından menajerim devreye girdi ve kendimi Bursaspor’da buldum. Sabah uçağa bindim, akşam imza attım. O gün ağabeyimin doğum günüydü. Ona çok güzel bir hediye vermiş oldum. Ailem hala Daniramarka’da yaşıyor. Ben burada yalnızım” diye konuştu.

“İLK GELDİĞİMDE OYNAYACAĞIMI TAHMİN ETMİYORDUM”
Sağ ve sol kanatlarda oynadığını vurgulayan yetenekli futbolcu, “Forvet arakası da oynayabiliyorum. Birkaç sene sağ bekte oynamıştım. Ama en sevdiğim yer sol açık. Topla süratli, teknik, istekli ve hırslı olarak kendimi tanımlayabilirim. Çalışmayı çok seven bir insanım. Bursaspor’a ilk geldiğimde önce takıma ısınmam gerektiğini düşünüyordum. İdmanlarda kendimi göstereceğim. Maç oynayacağımı tahmin etmiyorum ama Daum, hocamız bana şans verdi. Artık daha çok oynamak istiyorum. Kadroya giremediğim zamanlarda ‘daha yenisin Oğuzhan, böyle şeyler olur’ diyordum. Birkaç maç oynadıktan sonra şimdi kadroya giremeyince çok üzülüyorum. Ama yine de sert çalışmam gerekiyor. Kadroya girmek kolay değil. Çok iyi oyuncular var. Hedeflerim tabi ki öncelikle ilk 18’e girebilmek, sonra en büyük idealim ilk 11’de yer almak. Kişisel hedeflerim bunlar. Takım olarak, şampiyonluk en büyük hedeftir. Kolay bir şey değil, bunun için çok çalışmak gerekiyor. Sadece saha içinde değil, dışarıda da iyi takım olmalıyız. Böyle başarılar için arkadaşlık çok önemli. Bir daha bunu gerçekleştirirsek benim hayatımın en önemli en büyük anı olur” açıklamasında bulundu.

“ÜZERİMİZDE BASKI OLDUĞU ZAMAN ÖZGÜVEN KAYBOLUYOR”
Daum’a döneminde Bursaspor’a katıldığını, şimdi İrfan Buz ile yola devam edildiğini hatırlatan Aynaoğlu, şöyle devam etti: "Çok zor maçlardan geçtik. Daum hocamızla iyi çalıştık ve çabaladık. Zor bir dönem geçirdik. Daum hoca gitti. Hayırlısı böyleymiş. İrfan hocayla zaten beraberdik ve herkes çok iyi anlaşıyor. Başarılı olacağımıza inanıyorum. Bazıları komik düşünüyor. Bizim için önemli olan maçları kazanıp, puanlar almak. Maça çıktığımız zaman agresif olup, sert oynamamız lazım. Biri oyundan düştü mü diğer düşmemeli. Üzerimizde biraz baskı var. Baskı olduğunda öz güven kayboluyor.”

“İLK DEFA BURADA KADIN VE ÇOCUK TARAFTARLAR ÖNÜNDE OYNADIM”
Atatürk Stadı’ndaki atmosferi de değerlendiren Aynaoğlu, şu ifadeleri kullandı: "Çok değişik bir duygu. Ben ilk maçıma Akhisar deplasmanında çıktım. Orada bile kaç bir kişi vardı. Sonra Bursa’daki maçta taraftar ‘Oğuzhan’ diye çağırdı. Gülüyorum, tutamıyorum kendimi ve gülerek koştum. Başkaları için çağrılmak normaldir ama benim için olağanüstüydü. Çok farklı ve inanılmaz taraftar grubumuz var. Kadın taraftarlar önünde ilk burada maç oynadım. Danimarka’da erkekler ceza alsa ve maçlar kadın ile çocuklara olsa herhalde 10 kişi gelir. Erkek taraftarlarımız ceza alınca ben kimse gelmez sandım. Sonra bana birisi anlattı kadın ve çocuk taraftarların geldiğini. Ben de ‘ha tamam yani boş olacak tribünler’ dedim. Sonra stadyuma gittik ve maçın başlamasına 1 buçuk saat var. Tribünlere baktığımda şaşırdım. Maç başlayınca 25 bin kişiyi görmek şok edici oldu. Ama çok değişik şey oluyor. Onlar bağırdı mı çok acayip bir şey oluyor. Bir de maçtan önce çalınan müziklerde dans ediyorlar. Düğün yeri gibi çok güzeldi.”
Güncelleme Tarihi: 23 Nisan 2014, 10:04
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner103

google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0