Geçtiğimiz günlerde Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Buralarda nelerin olduğu belli değil, karmakararışık her türlü şey olabiliyor” sözleri ile kadın ve erkek öğrencilerin birlikte yaşamasını engellemek üzere düzenleme yapılması gerektiğini ifade etmesi pek çok açıdan tartışma yarattı. Ancak bu tartışmalar arasında çok az kişi üniversitelilerin gerçek sorunlarıyla ilgilendi.
Bozbey bu amaçla hizmet alanı içinde Uludağ Üniversitesi’nin de yer aldığı Görükle Mahallesi ve Sakarya Mahallesi’ndeki öğrenci evlerini ziyaret etti. İktidarın, özel hayata din temelli müdahale suçlamalarıyla potansiyel suçlu olarak görülen öğrencilerin gerçek sorunlarını dinledi. Devlet yurtları yeterli gelmediği ve özel yurt fiyatları yüksek olduğu için maddi imkansızlıklar nedeni ile bir araya gelerek ev kiraladıklarını belirten öğrenciler, yaşanan tartışmanın gerçek gündemlerini yansıtmadığını ifade ettiler. Ziyaretlerde ortaya çıkan genel problemler ise ulaşım, barınma, beslenme, ısınma ve akademik kaynaklara ulaşımda yaşadıkları sıkıntılar konuları oldu.
Hükümetin öğrenci evlerine bakış açısını eleştiren Bozbey “Öğrencileri çok iyi anlamak lazım. Onları, yaşadıkları evleri farklı biçimde değerlendirerek değil, sorunlarına eğilerek mutlu, huzurlu yapabilirsiniz. Yurt ihtiyacına cevap veremeyen devletin, öğrenci evlerinin giderlerinin karşılanması için birçok ülkede olduğu gibi ayrı bir maddi destek sağlaması gerekiyor.” dedi.
TMMOB (Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği)’un Nilüfer Belediyesi’nin de desteği ile önümüzdeki günlerde Nilüfer’de, öğrencilerin bütçesine uygun, modern bir yurt yapımı hazırlığına başladığını ifade eden Bozbey, “Çağdaşlaşma yolunda son zamanlarda sıkıntıya düştüğümüz ülkemizde barış ve huzuru kimseyi ötekileştirmeden, gençler arasında ve genel anlamda barışı hakim kılarak sağlayabiliriz. Yöneticilere düşen sizlerin eğitim hayatınızın iyi bir şeklide geçmesini sağlamak; bunun yanında sosyal, kültürel ve sportif yönden ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz ortam yaratmak, iyi bir yurttaş, özgür bir birey olmanıza imkan vermektir. Bu konuda hepimizin üzerine görevler düşüyor. Özgür bireyler ancak bu ülkenin geleceğini tayin edebilir, kendi fikirleri olmayan bağımlı bireylerin bu ülkenin geleceğini tayin etmesi çok imkansızdır.” dedi.
Güncelleme Tarihi: 14 Aralık 2013, 17:12
