İZMİR(AA) - Engelsizmir Kongresi'nde ilk temsilini 2013 Kasım'da 5 ortopedik engellinin performansıyla gerçekleştiren Tekerlekli Dans Projesi, sanatın karanlığı aydınlattığını göstermek isteyen grup üyelerinin kararıyla devam etti.
Düzenli eğitimle sahne performanslarını artıran, gösterileriyle turnelere çıkan ve ödüller kazanan grup, 6 yıl içinde farklı ortopedik engellere sahip dansçıları da bünyesine kattı.
Teknik ekip ve gönüllü konservatuvar öğrencileri ile 22 kişilik bir kadroya ulaşan ekip, profesyonel dansçılar yetiştirdi, bazı üyeler yurt içinde ve yurt dışında düzenlenen dans yarışmalarında dereceler elde etti.
Tekerlekli Dans Projesi, 6. yılını İbrahim Yazıcı şefliğinde Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde düzenlenen konserle kutladı.
Ünlü sopranolar Aytül Büyüksaraç, Nazlı Alptekin, Zibelhan Dağdelen, tenor Aydın Uştuk, bas Hasan Alptekin, piyanistler Deniz Dağdelen ve Emre Alptekin ile tekerlekli sandalyeli dansçı Bora Acar Zöngür'ün eşlik ettiği grup, gösterisiyle izleyiciyi büyüledi.
"Sahne kendimi en iyi hissettiğim yer"Çocukken geçirdiği hastalık nedeniyle ortopedik engelli olan Sinem Öntürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sahnede olmanın çok özel bir duygu olduğunu belirterek, "Sahne benim çocukken hayal ettiğim ama hep ütopya olarak gördüğüm bir platform. Bir hayalimi gerçekleştiriyorum ve bu benim için çok önemli. " dedi.
Başladıkları noktaya bakınca ne kadar ilerlediklerini görüp büyük sevinç yaşadığını ifade eden Öntürk, "Daha iyi yerlere geleceğimizi düşünüyorum. Hocamız, artık profesyonelleştiğimizi söylüyor. Daha fazla gönle girip farkındalık yaratmak istiyoruz. Tekerlekli sandalye dansında ülkemizi yurt dışında da temsil etmek istiyorum." diye konuştu.
Trafik kazası sonucu 1997 yılında engelli olan Yasemin Uğurcan da dansı, duyguları ifade etme biçimi olarak gördüğünü söyledi.
"Dans özgür bir alan, hiçbir sınırlama yok." diyen Uğurcan, çalışmalara devam edeceğini belirtti.
"Aksesuar olarak kullanıyoruz"Ekibin kurucularından olan ve 2 yıldır koordinatörlüğünü üstlenen tekerlekli sandalyeli dansçı Mehmet Arık ise okullardaki temsillere katıldıklarını, özellikle çocuklarda engelli bireylere yönelik farkındalık oluşturmak istediklerini söyledi.
Arık, gönüllü çalışmaları sayesinde artık bilinir bir grup haline geldiklerini vurgulayarak, "Aslında biz dans ediyoruz, farklı bir şey yapmıyoruz. Zor bir tarafı yok. Tekerlekli sandalyeyi sadece aksesuar olarak kullanıyoruz. Herkes dans edebilir, engelsiz olmasına gerek yok. İnsanlar isterse elleriyle de dans edebilir, gözleriyle dans edebilir." ifadelerini kullandı.
Proje sayesinde engellilerin öz güveninin arttığına da dikkati çeken Arık, şöyle devam etti:
"Bizi izleyenler geleceğe daha umutla bakıyorlar. Engelsiz bireylerden istediğimiz, çevrelerine karşı daha duyarlı olmaları, engelli bireylerin ailelerinin de çocuklarına güvenmelerini arzuluyoruz."
Bale sanatçısı ve dans eğitmeni Banu Dağcıoğlu Türkeli ise ekibine "dansı hissetmeyi" öğrettiğini dile getirdi.
Ekip üyelerinin her birinin tekerlekli sandalyesini aksesuar olarak gördüğünü hatırlatan Türkeli, "Seyirciden alkışı engelli oldukları için değil, gerçekten iyi dansçı oldukları için alıyorlar." değerlendirmesinde bulundu.