Adam olmak şahsiyette gizli maya bozuksa istenilse de olunmaz.

   Sebebi her ne olursa olsun asla yargılamıyorum ama Sayın Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yaptığı takdirle karşılandı.’’Hoca hocalığını yine yaptı’’demekten alamadı insan kendini.

   Herkes pusuya çekilmiş kaos beklerken o çok güzel bir konuşmayla veda etti ve gönülleri fethetti. Sayın Cumhurbaşkanıyla istişarede ederek kongre tarihini belirledi ve ülkeyi 2023 hedefinden sapmadan tutumlarıyla yörüngesinde tutmayı başardı.

   Kongreleri yılan hikâyesine dönen diğer partilere de örnek olması temennisiyle demek istiyorum.

Yıllarca partisine hizmet eden Sayın Devlet Bahçeliye ahde vefalarını böyle mi gösteriyorlar? Biraz daha saygı demekten başka bir şey gelmiyor elimizden.

   İnsan yeri geldiğinde annesiyle babasıyla analaşamıyor, eşiyle fikir çatışması yaşıyor. Hal böyle iken Başbakanın da  Ak Partinin ve bu  hareketinin kurucusu ve fiili  lideri olan şimdi ki Sayın Cumhurbaşkanıyla da uyuşamaması gayet normal olmaz mı ?

   Fiili bir başkanlık sisteminin olmasıyla kaynaklanan bu fikir icraat çatışmasının abartılmaması doğal olan bir durumdur oysa.

  Birçok Avrupa ülkesinde uygulanan bu Başkanlık sistemi neden insanları bu kadar tedirgin ediyor? Neden bu kadar önyargılı bakılıyor bu duruma?

   Babadan oğula geçen padişahlık yönetiminde bile ülke sınırları büyümüş olmasına rağmen padişahın katı tutumundan dolayı insanlara en uygun yönetim şeklinin değiştirilmesi amaçlanarak padişahlık ve saltanat kaldırılmıştır.

   Seçimle seçilecek bir başkan ve süresinin sadece 4 yıl süreceği bir başkanlık sisteminden bahsediyoruz. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir ilkesi korunduktan sonra Başkanlık değil hangi sistem gelecekse gelsin başımız gözümüz üstüne denmeli aslında.

   Recep Tayyip Erdoğan zaten dünyanın kabullendiği bir lider durumundadır ve ulaşabileceği en üst makama ulaşmıştır nihayetinde. Kendisi gibi amelli ihlâslı birinin de bundan daha üst bir makamın yalnız ve yalnız ebediyet yolculuğu olduğunu bilmemesi imkansız değil midir?

   Hal böyle iken Recep Tayyip Erdoğan neyin peşinde olabilir Allah aşkına?

   Günde üç dört saat uykusu olan bir liderin amacı nedir bir sormak lazım kendi kendimize.

   Ülkemizde daha büyük sorunlar varken ve halledilmesi gereken onca proje varken bu sığ düşüncelerle gündem oluşturmak bir Türk Milliyetçisine yakışan bir durum değildir.

   Alın size Venezüella

   Venezüella’da birçok Avrupa ülkesi gibi batmak üzere.  Petrol ülkesi olan bu ülke petrol fiyatlarındaki düşüşten kaynaklı bir felaketin içinde bulunurken, Yunanistan adalarını satılığa çıkartırken, İspanya’da vatandaş sigortadan para almak için kolunu keserken Türkiye’nin dimdik durması yoluna devam etmesi kriz bekleyenlerin heveslerini kursaklarında bırakarak krizden etkilenmemesi neden bazılarını rahatsız etmektedir acaba?

   Hal böyleyken görünen köy kılavuz ister mi?

   Başkanlık sistemi Ülkemiz için bir rejim değişikliği değil sistem değişikliğidir.

   Kabına sığmayan bir bıçkın delikanlı düşünün

   Kabımıza sığamıyoruz Türk halkı olarak

   Kabına sığmıyor artık Ülkem

   Şimdi değişim zamanı.

   Ve bu yolda Başkanlık sistemini destekliyor 2023 hedeflerinde yolun açık olsun Reis diyorum…