Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, MHP Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş’in kendisine yönelik sözlerine şöyle cevap verdi: "TBMM’de demokrasiye değil darbeye sahip çıkmayı zinhar kabul edemem. Sayın Türkeş ben sizi her zaman saygıyla takip ettim. Gerçekten bugün sizin adınıza büyük utanç duyuyorum. Benim Fatin Rüştü Zorlu’yu hangi konteksle zikrettiğimi siz çok iyi biliyorsunuz. Ben de Fatin Rüştü Zorlu’yu örnek aldığımı ve onun makamında oturan biri olarak demokrasiye karşı olan hiçbir darbeyi benimsemeyeceğimizi söyledim. Buradan nasıl Cumhurbaşkanımızla ilgili bir paralellik kurabiliyorsunuz. Çok küçük kurnazlıklar bunlar. Ben sayın Cumhurbaşkınımız Başbakan’ken onun başdanışmanıydım, Dışişleri Bakanı iken onun her zaman yanındaydım. Arkadaşlığımız dostluğumuz en az 30 yıla gider. Fatin Rüştü Zorlu’dan zikretme sebebim onun idam sehbasına onurla yürümesidir. Buradan haraketle bir de korku ve ölüm psikolojisi diyorsunuz. Bizi tanıyan bilir. Biz Allah’tan başka kimseden korkmayız. Ben Kerkük sokaklarına indiğimde bana onlarca istihbarat raporu geldi. ‘Hakkınızda terör saldırısı olacak’ diye. Libya sokaklarında Bingazi sokaklarında halkla birlikte yürüdüm. İsrail uçakları Gazze hastanelerini bombalarken yanımızda insanlar şehit olurken ben o sokaklarda yürüdüm, Allah’ın izniyle biz bu topraklara aşkla bağlıyız. Bizim Allah’tan başka kimseden ne korku ne ölüm psikolojimiz vardır. Bu bizim imanımızın da siyasetimizin de bir gereğidir.” şeklinde konuştu.
"SİZ BU DEVLETE VE HÜKÜMETE HAKARET EDEMEZSİNİZ"
Suriye konusunda muhalefetin eleştirilerine cevap veren Davutoğlu şöyle devam etti: “Sayın Korutürk, gönül isterdi ki Suriye konusunda bir kere de Beşar Esed’den bahsedin. Zulmünden bahsedin. Türkiye Cumhuriyeti devletini bu yüce kürsüden ihbar edercesine iftira atarak, ‘Türkiye’den giden silahlar ne kadar insan öldürdü?’ diye soruyorsunuz, sizin bu konuşmanızdan sadece Esed memnun olur. Türkiye düşmanları memnun olur. Sayın Korutürk, bu devlete hakaret edemezsiniz. Bu hükümete hakaret edemezsiniz. Videolara filmlere bakın, Halep’in haline bakın, Şam’ın haline bakın. Bunlar kaneşlikoflarla mı yoksa hava saldırıları ile füzelerle mi böyle oldu. Türk uçakları mı bombaladı Halep’i Şam’ı. Soruyorum size kim bombaladı. Sizin savunduğunuz Esed’in uçakları bombaladı.O güzelim Şam’ı. O zaman gelin burada lanetleyin. Lanetleyin bu zulmü. 2 buçuk milyon insan mülteci olmuşsa 700 bini benim kardeşlerim olarak bu topraklardaysa biz o insanların hukukunu savunuruz, savunacağız.”
Güncelleme Tarihi: 16 Aralık 2013, 00:45
