Değeri 300 bin lira olan evde, eşi, kaynanası ve çocuğu ile birlikte yaşadığını belirten Uğurlu, kayınvalidesi ve eşinin ev alması için verdiği 160 bin lirayı geri alabilmek adına kendisinin dolandırıcı olarak gösterildiğini öne sürdü. Uğurlu, Rus olan eşi ve kayınvalidesinin, önce evi kendi üstüne geçirmeye daha sonra da satarak kaçmayı planladıklarını iddia etti.
EVİME 150 BİN TL HARCADIM
2012 yılında Moskova’da Rus Galina Taryana ile evlendiğini anlatan Mahmut Uğurlu, daha sonra eşinin 65 yaşındaki annesi Kalturina Taryana'yı da yanlarına alarak Demre’ye yerleşerek burada görkemli bir düğün yaptıklarını söyledi. Düğün için annesinin bileziklerini sattıklarını söyleyen Uğurlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Burada çok büyük bir düğün yaptım. Çok borca girdim. Beni boş verin babamı da borca soktum. Onların verdikleri 180 bin liranın 160 bin lirasını elimde toplu para olduğu için sadece kuru inşaat olarak bu eve verdim. Evin her odasında klima ve özel izolasyon var. Borca girerek barından tutun her şeyini özel olarak yaptırdım. Bana masrafı 300 bini geçti. Ama ne yazık ki ben bu evde yaşayamıyorum, böyle de bir sıkıntı var.”
“EV, YABANCI OLDUKLARI İÇİN KENDİ ÜSTLERİNE YAPILMADI”
Eşinin ve kayınvalidesinin, “evin tapusunu istedik vermediler” diyerek kendisini mahkemeye verdiğini hatırlatan Mahmut Uğurlu, basında da gazetelerin “Rus geline ev kazığı” şeklinde başlıkları gördüğünde şoka uğradığını söyledi. Böyle bir şeyin kesinlikle olmadığını savunan ve eşiyle de severek evlendiğini belirten Uğurlu, sözlerine şöyle devam etti: “Onlara ben bu evi ya eşimin üstüne ya da kayınvalidemin üstüne yapacağım dedim. Onlarda tamam dedi. Beraber tapuya gittik. Tapuda bana; 'Yabancı olduklarından dolayı onların üzerine bir şey alabilmeleri için bir soruşturma geçmesi gerekiyor' dediler. Bende bunun üzerine onlara bunu anlattım. Kendi üstüme bile almadım. Babam devlet memuru, onun üstüne alalım dedim kabul ettiler.”
“ANNE VE BABAMA ÇOCUĞUMU GÖSTERMİYORLAR”
Ev alındıktan sonra her şeyin çok normal gittiğimi söyleyen Uğurlu, bebekleri olduktan sonra her şeyin bir anda tersine döndüğünü anlattı. Çocuk doğduktan sonra “kötü bir damat oldum, kötü bir eş oldum, evine çocuğuna bakmayan birisi oldum” diyen Uğurlu, “Bırakın sadece bana sorun yaratmayı, benim anne ve babam torunlarını görmeyeli 5 ay oldu. Anne ve babamı eve sokmuyorlar. Apartmanın aşağısında annem ve babam torunlarını görebilmek için bekliyorlar” diye konuştu. Uğurlu, kayınvalidesi ve eşinin, bebeği göstermemek için bir çaba içerisinde olduklarını savundu.
“GECENİN ÜÇÜNDE ÇOCUĞUMUN KOYNUNDAN ALIP DIŞARI ATTIRDILAR”
Kayınvalidesi ve eşinin kendisi için iki dava açtığını, polisten de koruma talep ettiklerini kaydeden Uğurlu, şöyle konuştu: “Şikâyetlerinden dolayı 4 ay önce ben bu evden ayrılmak zorunda kaldım. En son bir gece eve bebeğimi sevmeye geldim. Eve girdim, kucağımda bebeğim var. 3 dakika geçmedi arkamdan ekipler, sivil polisler hepsi eve geldi. Neden geldiniz diye sorduğumda 'Kayınvalidenden şikâyet geldi, tehdit etmişsin, öldürecekmişsin' dediler. “5 dakika oldu, evimde oturup çocuğumu seveceğim” dediğimde ise “hayır yapamazsın, koruma talepleri var. İleri de sıkıntı yaşarsın” diye beni çocuğumun koynundan alıp gecenin saat üçünde evden çıkarttırdılar. Böyle bir şey yaşamak ne kadar doğru siz karar verin.”
“SINIR DIŞI EDİLMELERİ SÖZ KONUSU DEĞİL”
Eşinin, “Evin tapusunu alamazsak 3 Temmuz’da sınır dışı edileceğiz” sözlerini son derece komik bulduğunu söyleyen Mahmut Uğurlu, eşinin resmi olarak karısı olduğunu ve aynı şekilde kayınvalidesi ile birlikte oturma izinlerini bizzat kendisinin yaptırdığını belirtti.
Uğurlu, şunları söyledi: “Sonuçta benim resmi nikahlı karım. Benim üzerimden vizesi yapıldı. Annesinin de vizesini yaptırdım. Oturma izinleri de var. 3 Temmuz’da vizelerinin bittiğini söylüyorlar. Pasaport süreleri bitiyor. Yeni bir pasaport çıkarttıktan sonra vizeleri devam edecek. İstedikleri tek şey beni rezil etmek. Bir şekilde beni buradan kaçırıp, Kemer ya da Antalya gibi bir yere yerleşmek.”
PARA BİTİNCE AŞK BİTTİ
Türkiye’ye geldiklerinden bu yana eşi ve kayınvalidesinin isteklerinin bir türlü bitmediğini söyleyen Uğurlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bana araba al dediler kredi çektim aldım. Şuraya buraya gezmeye gidelim dediler her istediklerini yaptım. 3 gün sonra çok güzel devam ediyor fakat sonrası kötü olacak dedim ama dinletemedim. Güzelliğini yaşıyorsak zorluğunu da yaşayacaklarına inandım. Ben evleneli daha bir sene oldu, 4 aydır evimden ayrıyım. 6 ay içerisinde demek ki bizim büyük sevgimiz bitiyormuş. Bende sevgi diye bir şeyin olmadığına inanıyorum artık”
DAYANACAK GÜCÜ KALMADI
Eşini şuana kadar çok sevdiğini ve yuvasının yıkılmaması adına çok direndiğini kaydeden Uğurlu, yaşanan olayların karşısında çok yıprandığını ve boşanma eşiğine geldiğini belirterek sözlerini şöyle tamamladı; “Ben eşimden ayrılmayı hiç düşünmedim. Benim ve babam adına tüm apartmandan borç para istemişler, her yere veresiye yazdırmışlar Mahmut verecek diye. Bunların lüks hayatlarına vereceğim bir şeyim kalmadı. Dayanacak gücüm kalmadı. Ben boşanma davası açacağım.”
