Demirciler Yokuşu’nda esnaflık yapan Germi, dedesinden kalan 150 yıllık haneden modeli tarihi eser kapıyı kimseye satmadan muhafaza ederek dükkanında saklıyor. Kilise papazı ve bazı tarihi eser meraklılarının kendisine kapıyı satması için baskı kurduğunu ifade eden Germi, torunlarına bıraktığı en büyük mirasın 150 yıldır ailelerinde olan bu kapı olduğunu belirtti.
Kapının üzerinde tek bir kaynak bile olmadığına dikkat çeken demirci İbrahim Germi, “Birbirine geçme sistemi ile yapılmıştır. Ermeniler zamanından kalan bu kapı dedem tarafından muhafaza edilmiştir. Bu kapı yapıldığında Samsun'da deniz Büyük Cami’nin kapısına vuruyordu. Bunu yapan demirci öyle bir ustalık yapmış ki, ben sanatkar olarak gıpta ediyorum. Bütün açıları milimetrik olarak aynı. Ermeni demirci çok güzel bir işçilik yapmış. Kapıdaki kilidin benzerinden zaten Türkiye’de başka bir tane daha yok. Bu kapı haneden kapısı olarak kullanılıyormuş. Sultanlar ve kralların konakladığı yerlerde kullanılmak üzere tasarlanmış” dedi.
“30 bin TL verdiler ama satmadım”
Kendisine para teklif edilmesine rağmen kapıyı satmadığını vurgulayan İbrahim Germi, “Birçok kişi bu kapıyı benden almak istedi. En son bir esnaf kapı için 30 bin lira teklif etti, vermedim. Büyükşehir Belediye Başkanımız Yusuf Ziya Yılmaz Bey, kapıyı satmamamı söyledi. Bu kapıdan 2 tane mevcut. İkisi de bende. Toplam 250 kilo ağırlığında, 2 metre 40 santim boyunda. Kapıyı zevkine saklıyorum. Kapıyı muhafaza etmeleri için torunlarıma vasiyet ettim. 3 nesildir tarihi eser kapıyı muhafaza ediyoruz. 6 tane torunum var. Onları da bu kapıyı satmamaları konusunda uyardım” diye konuştu.
“Papaz benden ‘Meryem Ana’ işlemesini istedi, vermedim”
Kilise papazının teklifini de kabul etmediğini açıklayan Germi, “Kapıyı hırsızlar alıp gidemez. Alıp, gitseler bile kapını ‘tarihi eser’ belgesi var. Kapı çocukluğumda eşeklerin bağlı olduğu handa muhafaza ediliyordu. Oradan çıkartıp dükkanımda getirdim ve burada saklıyorum. 50 senedir demircilik yapıyorum. Meryem Ana figürü için Katolik Klisesi’nin papazı yanıma geldi. Benden kapının üzerine işlenen ‘Meryem Ana’ figürünü kendisine vermemi istedi. Bana ‘Onu bana vereceksin, yurt dışına gittiğin zaman kiliselerde ağırlayacaklar. İstediğin kadar kalabilirsin’ dedi. Ben de ona ‘olmaz’ dedim. Bu kapıyı muhafaza etmek tarif edilmez bir mutluluk veriyor. Onu kimseye satmayacağım” şeklinde konuştu.
