'Lütfen konuya el atın'

Fuat Uğur ve Cem Küçük sunduğu Medya Kritik’te Türkiye gazetesi yazarı Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil'in 'Adalet ağacın tepesinde' başlıklı yazısı ele alındı.

'Lütfen konuya el atın'
banner98
 Prof. Dr. Şimşirgil’in gündeme getirdiği eski Büyükçekmece Başsavcısı Orhan Kapıcı'nın 'Kumar baronlarını hapse attırdığı için sürüldüğü'' iddiası hakkında yazısını değerlendiren Türkiye gazetesi yazarı Fuat Uğur, ''Kapıcı'nın telefonuna ulaştım ve sabah telefonla konuştum. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ulaşamadığından dolayı kırgındı. Kendisi de yapılan yer değiştirmenin itibar suikasti kanaatindeydi ki bu konuyu telefonda değil de yüz yüze konuşmak istediğini belirtti. Kumar mafyasını bürokratik kademelerde koruyan kollayan birileri olabilir. Kapıcı, galiba yapılan bahis çetelerine yapılan operasyonlarda kedinin kuyruğuna basmış. Eski Büyükçekmece Başsavcısı Kapıcı'nın Ankara'ya düz savcı olarak atanmasının sebebi bu ise olay gerçekten çok vahim durumdadır. Ben böyle bir duruma inanmak ve düşünmek bile istemiyorum'' diye konuştu.

Türkiye gazetesi yazarı Cem Küçük ise, söz konusu yer değiştirme için, ''Bir Cumhuriyet Başsavcısı'nın 'Kumar ve Bahis çetesini çökertti' diyerek birileri tarafından başsavcılıktan alınıp düz savcı yapıldıktan sonra Yargıtay'a gönderilmesi tam bir skandaldır. Şahsen, Orhan Bey'i hiç görmedim ve tanımıyorum ama inşallah gerçek ortaya çıkar. FETÖ'yle mücadele 15 bin hakim ve savcı vardı, bunların 5 bini FETÖ'cüydü. Kalan 10 bin savcı ve hakimden FETÖ'yle mücadele için adam bulunamazken bir avuç savcı hakim kelle koltukta gezdi. Bunlardan biri de Orhan Bey'dir. Bunu biliyoruz ve şahidiz bununda altını çizmek lazım. On bin savcıdan belkide %95'i de temiz olabilirdi ama FETÖ'yle mücadele ise istekli değillerdi'' ifadelerini kullandı.

İşte Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil'in 'Adalet ağacın tepesinde' başlıklı yazısının o bölümü;

Sayın Cumhurbaşkanımız bu millet ve memleket için günde en az 15-16 saat çalışmaktadır. Hiç olmazsa adalet dağıtanlar böylesine olağanüstü bir dönemde sekiz saat değil on altı saat çalışarak bu mağduriyetlerin önüne geçmek zorundadırlar. Aksi hâlde 2019 faturası kaçınılmaz olacaktır. Adalet dağıtanlar bu çalışma saatlerini kabul etmiyorlarsa bu görevler kabul edenlere verilmelidir. FETÖ’ye ne şimdi ne de 17-25 Aralık öncesi hiç kanmamış aldanmamış namuslu dürüst binlerce hâkim ve savcımız vardır. Aldanmışların koltuklarına aldanmamışlar atandığında bu problem çözülecektir.

17-25 Aralık döneminde dört gün adliyede yatan, Devletine ve Devlet Başkanına sahip çıkan, bahis ve kumar baronunu tutuklatan bir Başsavcının son kararnamede neden tayini çıkarılmıştır, bu açıklanmalıdır. İtibar suikastı yapılmamalıdır. 17-25 Aralık kahramanlarına sahip çıkılmalıdır.

FETÖ yapılanmasıyla anılan büyük şirket ve holding sahipleri, bazı kademelerle yakın ilişki içinde olan avukatlar tarafından himaye edilerek kurtulmamalıdır. Adalet, zengine de, fakire de tecelli etmelidir. Böylece yeni Kavurmacı vakıalarının da önü alınmış olur. AK Parti kalkınma konusunda halkın takdirini kazandığı gibi adalet konusunda da zirveye çıkacaktır. Zengin-fakir ayrımının olmadığı, avukatların takip ettikleri özel işler nedeniyle Başsavcı, Mahkeme Başkanı ataması yaptırmadıkları, hızlı ve etkin yargılamaların yapıldığı, FETÖ bataklığına hiç bulaşmamış, çoluk çocuğunu FETÖ okullarında hiç okutmayan kimselerin işbaşına geldiği, kaset montaj ve şantaj işlerine bulaşmamış, aldanmamış ve aldatmamış kadrolar 2019 yılına kadar bu etkin mücadeleyi yapmalıdırlar.

Güncelleme Tarihi: 16 Ekim 2017, 12:58
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner103

google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0