Suriye’de oluşturulması gündemde olan tampon bölge hakkında da konuşan Kurtulmuş, “Bu konuda çok kafa karışıklığı var. 3 tane kavram var uluslararası hukukla ilgili. Bunlardan birisi ‘uçuşa yasak’ bölge, bir diğeri ‘tampon bölge’. Tampon bölge askeri amaçla da olabilir, sivil amaçla da olabilir. Bunlar bizim sınırlarımızın dışında olacak olan şeyler. Bunların olması için ya BM kararı olması lazım ya koalisyon ülkelerinin bu konuda bir karar alması, yaklaşımda bulunması lazım. Bu doğrudan doğruya Türkiye’nin yapacağı bir şey değil. Bir de güvenli bölge var. Biz, kendi sınırlarımız içinde güvenli bölge oluşturabiliriz. Bununla ilgili zaten çalışmalar yapılıyor. İstediğimiz an güvenli bölgeyi oluşturabiliriz. Hem askeri anlamda sınır güvenliğimizi kuvvetlendirmek hem de dışarıda önlenemeyen, tampon bölge denilen yerde önlenemeyen çok yoğun göçmen kitleleri gelirse onları alabilecek güvenli bölge. Bu üçü birbirinden farklı şeyler. Tampon bölge ile güvenli bölge kavramları farklı” dedi.
Güvenlikli bölgenin tedbir ve hazırlık amaçlı düşünüldüğünü kaydeden Kurtulmuş, Türkiye’nin bölgede yaşanan olaylardan birinci derecede etkilendiğine vurgu yaptı. Türkiye’nin 3 günde 200 bin, 4 yılda da 1,5 milyon mülteci kabul ettiğini ifade eden Kurtulmuş, “Türkiye, uluslararası sistemin insafına terk etmeden kendi güvenliğini sağlamak durumundadır” dedi. Bedelli askerlik konusunda da konuşan Kurtulmuş, bu konuda talebin olduğunu fakat şu anki şartlar içerisinde bunu gerçekleştirmelerinin zor olduğunu ifade etti.