Bir gazetecinin, "25 Aralık davasıyla ilgili takipsizlik kararı verildi. Karara ilişkin muhalefetten bazı tepkiler var. Bu kararı nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki sorusu üzerine Erdoğan, "Yargı kararını verdi. Takipsizlik kararı verdi. Bu kararın ne anlama geldiğini herhalde hukuktan yakından uzaktan ilgisi olanlar varsa bunu bilirler. Takipsizlik kararına bu konuda itirazı olanlar varsa onlar da itirazını yaparlar. Olay bu kadar basittir. İtirazda da kimlerin hakkı vardır, kimlerin yoktur bunlar hukukta bellidir" cevabını verdi.

"İkamet adresiniz neresi olacak? Başkanlık Sarayı olarak adlandırılan bina Başbakanlık tarafından mı yoksa Cumhurbaşkanlığı tarafından mı kullanılacak?" sorusuna ise Erdoğan, "Şu an oturduğum yer ikamet adresimdir. Sayın Cumhurbaşkanımızın oturduğu yerden ayrılmasıyla orada bir süre daha oturmaya devam edeceğiz, daha sonra da yeni yapılan binalara Cumhurbaşkanlığı olarak taşınmayı planlıyoruz. Şu andaki cumhurbaşkanlığı binasına da, aynı zamanda tabi konutlarına da Başbakanımızın taşınmasını aramızda planlamış durumdayız" karşılığını verdi.

DİYARBAKIR'DA F-16 UÇAĞININ DÜŞMESİ

Erdoğan, Diyarbakır'da düşen F-16 uçağı ile ilgili olarak da, "Az önce Genelkurmay Başkanımla görüştüm. Bir F-16 uçağımız iniş esnasında maalesef piste yaklaştığında, bir bayan yüzbaşı aslında çift pilottur herhalde tek pilot sıkıntıyı anlamış olacak ki kendisi atlıyor. Herhangi bir sıkıntı yok, kurtuluyor ama uçak piste çakılıyor. Diğer uçaklarda ise herhangi bir şey söz konusu değil. Biraz sonra teknik değerlendirmeleri alacaklar. Daha sonra Genelkurmay gerekli açıklamayı yapacak" ifadelerini kullandı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarının ve Çankaya Köşkü'ndeki 30 Ağustos Resepsiyonu'na CHP'den katılım olmadığını hatırlatılması üzerine Erdoğan, "Ben partimizin kuruluş yıldönümü resepsiyonunda bir açıklama yapmıştım. Bu açıklamada, 'Ben bir davet ederim, iki davet ederim, üç davet ederim, gelirler gelirler, gelmedikleri takdirde ondan sonra da bir daha davet etmem' demiştim. Burası duygusallığı taşıyan bir yer değildir. Burası ülkenin zirve noktası Cumhurbaşkanlığı makamıdır. Bu makam daveti yapar, davete icabet eden tekrar davet edilir. Eğer bu davete icabet edilmiyorsa illa tekrar etmek gibi bir mecburiyeti yoktur. Biz ana muhalefet partisinin başındaki zatı zaten parlamentodaki yemin töreni dahi orada yapılan kitabın, anayasa ve iç tüzüğü muhtevi kalkıp Meclis Başkanımıza fırlatılması ve aynı şekilde ardından yapılan açıklama. Hele hele genel başkanın 'Bu bir meşru müdafaadır' ifadesi yapması çok manidardır. Neyin meşru müdafaa olduğu, neyin olmadığı ortada. Hele hele 'Bir insanın adam öldürmesi bazı zaman insanı katle götürür ama bazı zaman da meşru müdafaa olarak değerlendirilir' benzetmesinde teşbih hata kabul etmez. Neyi neyle benzetiyorlar ortada. Bu bir zihniyet meselesidir. Milletim bunları en güzel şekilde değerlendirecektir. Bundan dolayı da CHP'nin başındaki zatla bir ağız dalaşına girecek durumda değilim. Ama grubu olan partileri davet ederiz. Gelenlerle bu yolculuklarımızı yaparız ama gelmeyenlere de ısrar etmek doğru olmaz" açıklamasında bulundu.

ÇÖZÜM SÜRECİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, çözüm sürecinin başına Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç, Yalçın Akdoğan ile İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın getirildiğinin hatırlatılması üzerine, "Konuyla ilgili hükümet görevli olan bakanlar arasındaki değişiklikleri yapmış, takdirleri odur. Bize düşen sadece 'Hayırlı olsun' demektir. Ben isabetli olduğu kanaatindeyim. Bunları zaten Başbakanlık döneminde olgunlaştırdık, oluşturduk. Bundan sonraki süreçte de bu arkadaşlarımızı bu tecrübeleri birlikte dayanışma içerisinde geleceğe taşıyacaklardır. Çözüm sürecinin bizim için önemi ortadadır ve bunu başarıya taşımak başta şahsım olmak üzere hepimizin görevidir" ifadelerini kullandı.

"HDP'li Pervin Buldan'ın sizinle görüşmek istediklerini dile getirdiler. Böyle bir talep oldu mu, olursa nasıl değerlendirirsiniz?" sorusuna ise Erdoğan, "Böyle bir talep bana gelmiş değil. Bilgim yok. Fakat parlamentoda grubu olan partilerin benden bu tür talepleri olması halinde ben de tabii ki görüşürüm. Görüşme noktasında herhangi bir sıkıntı söz konusu değil" karşılığını verdi.