İddiaya göre olay, Erzurum’un Yakutiye İlçesi Çaykara Caddesi ile Gez Mahallesi yol ayrımında meydana geldi. Miraç Öğmen, amcası İbrahim Öğmen ile küçük adımlarla yolun karşısına geçmeye çalışırken yolda duran ve daha sonra otomobilden inen şüpheli şahısların saldırısına uğrayarak darp edildi. Olay sonrası Miraç Öğmen ve amcası polise giderek şikayette bulundu.
Miraç Öğmen, olayı şöyle anlattı:
"Gez Mahallesi'ndeki akaryakıt istasyonunun bulunduğu yönde yürürken, plakasının sadece "34 KP ...." harf grubundan oluştuğunu bildiğimiz bir araç korna çaldı. Amcam bu aracın sürücüsüne benim engelli olduğumu ve bu yüzden küçük adımlar atmak zorunda olduğumu söyleyerek, biraz sabırlı olmasını istedi. Aracın sürücüsü olayı tartışma boyutuna getirdi ve otomobilinden indi. Amcamla tartışmaya başladı. Tam bu sırada araçtan inen ikinci kişi, yerden kaptığı bir taşla amcamın kafasına vurdu. Amcam yarı baygın halde beni kenara almaya çalıştı. Araçtan inen ikinci kişi, bana da saldırarak, itekledi, tekmeledi yere düşürdü. Tekmelerden birkaçı göğsüme denk geldi. Sonra bu şahıslar olay yerinden araçla hızla uzaklaştı"
"Bunlarda hiç mi Allah korkusu yok"
Öğmen ailesi firari şüphelilerin yakalanmasını istedi. Emniyet Müdürlüğü kayıtlarına da geçen olayla ilgili olarak sonuna kadar mücadele edeceğini anlatan baba Savaş Öğmen, "Hadi kardeşim yetişkindi, eli ve ayağı tutuyordu, ona saldırdılar. Peki, ya ayakları olmayan bir çocuğa nasıl kıydılar, nasıl yere düşürüp tekmelediler? Bunlarda hiç mi Allah korkusu yok, hiç mi vicdan yok, hiç mi merhamet yok?" diyerek, olayın aklına her gelişinde yüreğinin parçalandığını ifade etti.
Erzurum emniyetine seslenen acılı baba Savaş Öğmen, 10 yaşındaki Miraç'la amcası İbrahim Öğmen'i darp eden kişilerin bir an önce bulunmasını ve hak ettikleri cezaya çarptırılmasını istedi. Olay yerini gören güvenlik kameralarının, bu vicdansızlığı yapanları ortaya çıkarabileceğini dile getiren Savaş Öğmen, "Bir çocuğa şiddet uygulamak ve hele hele o çocuk bir engelliyse ona el kaldırmak için nasıl bir insan olmak gerekiyor, nasıl bir vicdan taşıyor olmak gerekiyor? Üç gündür uyku uyuyamıyorum, Miraç'ın psikolojisi bozulmuş durumda, uyurken bile aralıklarla sıçrayarak uyanıyor. Bizim gibi gariban insanlara bu reva mıdır?" diye konuştu.
Hem bacakları yok, hem de kalbi delik
10 yaşındaki Miraç Öğmen'i sadece Erzurum değil, tüm Türkiye tanıyor. Doğuştan bacakları olmayan Miraç için geçtiğimiz yıllarda sosyal medyada bir kampanya başlatılmış ve kendisine protez bacak alınabilmesi için yurdun dört bir yanından hayırseverler adeta seferberlik ilan etmişti. Akranları koşup oynarken, sürekli ayağa kalkabilmenin ve küçücük de olsa bir adım atabilmenin hayallerini kuran Miraç, hayırseverlerin yardımlarıyla protez bacaklara kavuşmuş ve yıllar sonra ayağa kalkıp yürümeyi başarabilmişti. Öğmen ailesi, Miraç'ın rüyalarının gerçeğe dönüşmüş olmasının mutluluğunu yaşarken, talihsizlik ailenin yakasına yine bırakmamıştı. Şiddetli göğüs ağrısı şikayetiyle 3 yıl önce hastaneye kaldırılan Miraç'ın yapılan ilk muayenesinde kalbinin delik olduğu anlaşılmış ve Öğmen ailesi adeta perişan olmuştu.
"Miraç'ı hayırseverler yalnız bırakmadı"
Protez bacaklarla hayata tutunmayı başaran, fakat kalbinin delik olduğu ortaya çıkan Miraç'ı, hayırseverler yine yalnız bırakmamış, kalbinin tedavisi için üst üste kampanyalar düzenlenmişti. Öğmen ailesinin dramının medyada geniş yer bulmasının ardından İstanbul'daki bir hastane harekete geçmiş ve Miraç'ın tedavisi aileden beş kuruş bile talep edilmeden üstlenilmişti. Hastanede hemen tedavi altına alınan ve açık kalp ameliyatı geçiren Miraç'ın, kalp kontrolü için yeniden İstanbul'a gitmeye hazırlandığı bir dönemde böyle bir olay yaşamış olması, herkesi üzerken, sosyal medyada adeta tepki yağmaya başladı.