Türkiye koalisyon dönemine girerse yatırımların duracağı düşüncesiyle hareket edildiğini söyleyen Burhan Kuzu, “Özellikle Üçüncü Havalimanı’nın yapılmasından Avrupa çok rahatsız oldu. Almanya’daki Frankfurt Havalimanı’ndaki birçok dükkan Üçüncü Havalimanı’ndan yer tutmaya çalışıyordu. Türkiye hükümetsiz kalır ve koalisyon dönemine girerse kaos çıkar ve yatırımlar durur düşüncesiyle hareket edildi. Üç partinin kuracağı hükümet, Türkiye’yi uçurumdan atmak anlamına geliyor. Biz atak yapan, yenilikçi ve projesi olan bir hükümettik ama onların aklı böyle şeylere ermez. Hükümet olmazsa projeler durur. Bu muhalefetin üçü Eski Türkiye, AK Parti ise Yeni Türkiye’ye ait. Millet Eski Türkiye’yi tercih etti. Demek ki eski kuyrukları özlemişler” dedi.
“BAŞKANLIK MODELİ KAÇINILMAZ”
7 Haziran seçimini, “Sistemin tıkandığını ve başkanlık modelinin tek çözüm olduğunun ispatıdır” şeklinde yorumlayan Kuzu, başkanlık modelinin asıl dört aktörlü bir meclis söz konusu olduğunda tartışılması gerektiğini söyledi. Erken seçimin kaçınılmaz olduğunu ifade eden Kuzu, “Koalisyonlara dönmek; yönetilemeyen, atak yapamayan, günlük yaşayan, küresel güç olmayan, IMF’nin gırtlağına sarıldığı, dövizin ve faizin fırladığı, kuyrukların olduğu Eski Türkiye’ye dönmek demektir. Biz Türkiye’yi böyle bir koalisyondan devralmıştık ve şimdi Türkiye 2000 yılına geri döndü. Buna benzer bir tablo 1990’da başladı, 2002’de biz gelene kadar devam etti. 10 yılda 9 hükümet değişti. Bu memlekette koalisyondan bir şey çıkmaz. Menderes çalıştı, koalisyon bitirdi, Demirel biriktirdi, koalisyon tüketti, Özal topladı, koalisyon harcadı, şimdi de Tayyip Bey biriktirdi, koalisyon yiyecek. 135 milyar dolara göz diktiler. Bu tablo karşısında başkanlık modelini getirmekten başka çaremiz yok. Zaten sonu erken seçime gider” diye konuştu.
“ÇÖZÜM SÜRECİ KOCA BİR BOŞLUK”
HDP’nin yüzde 13.1 oy oranıyla barajı geçmesi ve meclise girmesini bir 'proje' olarak değerlendiren Kuzu, şu andan itibaren çözüm sürecinin de boşlukta olduğunu söyledi. Çözüm sürecini bitirmek için HDP’ye oy verildiğini belirten Kuzu, “HDP ve Selahattin Demirtaş, Türkiye’nin bölgedeki güç olmasının önüne geçmek amacıyla Aydın Doğan’ın başını çektiği, Paralel Yapı’nın desteklediği ve Almanya ve İngiltere gibi dış kaynakların arkasında olduğu bir projedir. Çözüm sürecini yürüten ve kanı durduran biziz ama oylar HDP’ye gitti. Özetle çözümü getirdik diye oylar HDP’ye, tepki oyları ise MHP’ye gitti. Biz, ‘Bunu neden yaptık?’ diyemeyeceğim ama insanların hiç mi adaleti yok? Çözüm süreci dursun diye Demirtaş desteklendi. Demirtaş, sürece karşıydı, çünkü o şiddetten beslenir. Operasyonun bir tarafında da Öcalan’ın önünü kesmek vardı. Çözüm sürecini bitirmek için Demirtaş’a oy verildi. Şu andan itibaren çözüm süreci de koca bir boşluk” dedi.
“HDP’NİN ESAS OYU YÜZDE 6 BUÇUK”
Vatana ve millete zarar vermeyi düşünen tüm grupların HDP’ye oy verdiğini söyleyen Kuzu, “HDP’nin oyu yüzde 6 buçuktur. Geriye kalan ise şişirmedir. Kendileri de zaten ‘emanet oy’ diyor. Tayyip Bey’in şahsına olan kinden kaynaklı oylardır. Bu oylar memleketi çok kötü bir noktaya getirmiştir” diye konuştu.
“ANAYASA ÇALIŞMALARI BİTTİ”
Çözüm sürecinin yanı sıra yeni anayasa çalışmalarının da bittiğini söyleyen Burhan Kuzu, “Geçen dönem anayasa yapamayan bir meclis, bu dönem hiç yapamaz. Sonuç yine kaos olacak. Kaldı ki parlamenter bir modelle yapılan anayasanın sonucu yine aynı olur. Çünkü koalisyon, parlamenter modelin hastalığıdır. Parlamenter model, dünyanın belasıdır. Bu memleket bu beladan kurtulamadı” diye konuştu.
