Bir gazetecinin CHP'li Mahmut Tanal'ın AK Parti'nin seçim şarkısı ‘Haydi Bismillah’ın seçim şarkısı olarak kullanmasının dini istismar olduğunu gerekçesiyle YSK'ya başvurduğunu hatırlatması üzerine Bozdağ, Cumhuriyet Halk Partisi’nin bu konudaki tavrını anlamadığını söyledi. CHP'nin parti olarak YSK’ya müracaat etmediğini dile getiren Bozdağ, "CHP’li bir milletvekili YSK’ya müracaat etti. Bunun bir dini istismar olduğunu iddia etti. YSK’da bu talebi olumlu gördü ve 'Haydi Bismillah' ifadelerini içeren şarkının seçim müziği olarak kullanılması yasakladı. YSK dini istismar kavramını maalesef doğru tanımlamamıştır. Dini istismar kavramının YSK’nın doğru analiz etmesine ihtiyaç var. Ne dini istismardır. Ne dini istismar değildir. Türkiye’de bütün Müslümanlar işlerine besmele ile başlarlar. Hayatımızın her alanında besmele kullanılıyor. Seçim boyunca her hangi bir siyasinin besmele çekmesini yasaklayabilir misiniz? Müzikte yasak demek aynı zamanda konuşurken de kullanmak yasak demektir” diye konuştu.
Her zaman 'bismillah' diyeceğini ve demeye de devam edeceğini ifade eden Bozdağ, "Bunu demeyecek insan olabilir mi. Olamaz. Ya Allah deriz. Ya Bismillah deriz. Allah kelimesi, bismillah kelimesi bizim hayatımızda kullandığımız doğal kavramlardan bir tanesi. Bütün insanlarımız bunu kullanıyor. Bunu kullanmanın istismar olarak değerlendirilmesi asla kabul edilemez. Umarım ki YSK bu kararını gözden geçirir. Biz parti olarak, YSK’nın verdiği bu karara karşı itiraz hakkımızı kullanacağız. Zira dini istismar kavramının oldukça daraltıcı ve hukuka aykırı bir yorumunu kabul etmemiz mümkün değildir. Kaldı ki hukuk da bunu himaye etmez. Anayasa'da yer alan 24. Madde, diğer maddeler sokaktaki insanların 'Bismillah' demesini yasaklayan hükümler değildir” ifadelerini kullandı.
"CHP BESMELESİZ BİR SEÇİM KAMPANYASI YÜRÜTEBİLİR"
Besmelenin seçim zamanı da, seçim zamanı dışında da yasaklanamayacağının altını çizen Bozdağ, şöyle devam etti:
"Ama maalesef seçim zamanı 'Bismillah' demeyi Allah demeyi yasaklayan anlayışı biz kabul edemeyiz. Hukuki de göremeyiz. Anayasaya uygun da göremeyiz. YSK’nın bu yönde içtihat vermiş olması bu içtihadı hukuka uygun hale getirmez. Onun için biz YSK’dan bu konuyu yeniden gözden geçirmesini talep edeceğiz. Tabi Cumhuriyet Halk Partisi’nin bu konulardaki rahatsızlığını da anlamış değiliz. Bir yandan metedeyyin insanlara ilişkin değerlendirmeler yapılıyor, öte yandan da böyle bir müracaat yolu seçiliyor. Cumhuriyet Halk Partisi besmelesiz bir seçim kampanyası yürütebilir. İçinde Allah lafzı geçmeyen cümleler kurabilir. O kendi tercihidir. Ama biz 'bismillah' demeye devam edeceğiz. Bizim hayatımızın normal akışı içinde Türkiye’deki bütün Müslümanların hayatı nasılsa bizim hayatımız da öyle. Biz oradan kendimizi soyutlayamayız. Şimdi YSK bismillah demesin diye biz sabah arabamıza binerken bismillah demeyecek miyiz?"
Güncelleme Tarihi: 25 Eylül 2015, 09:13