Kulağımıza gelen teşkilatlarımızdan ve yerel yönetimlerden az da olsa istifa var. O mensuplarımıza bir defa daha duyuruyoruz, hiç başvuru yapmasınlar. Yani partimize aday adaylığı için başvuruda bulunmasınlar. Çünkü onların başvuruları işlem görmeyecek" dedi.
Söz konusu kararın daha önce ilke olarak belirlendiğini hatırlatan Atalay, "Bu ilke kararımızı daha önce duyurduğumuz için şimdi de duyuruyoruz. Bu önemlidir. Hem gereksiz yere ödemede bulunacaklar hem meşakkate girecekler. Dolayısıyla eğer istifa eden varsa il genel meclislerinden, belediye meclislerinden, belediye başkanlıklarından ve parti başkanlıklarından aday adaylıkları için partimize başvuruda bulunmasınlar. Bunu önemle duyuruyorum" açıklamasında bulundu.
"TEŞKİLAT TEMAYÜL YOKLAMASI YAPIYORUZ"
MYK'da alınan bir diğer kararı açıklayan Atalay, "Genel çerçeve olarak aday adaylığı sürecinde aday tespitinde partimiz illerimizde, bütün seçim çevrelerinde teşkilat temayül yoklaması yapıyoruz. Bu 28 Şubat ve 1 Mart tarihlerinde yapılacak. Bütün seçim çevrelerimizde bu 2 günde teşkilat temayül yoklaması yapılacak. Seçim İşleri Başkanlığımız bunun hazırlıklarını tamamlamış durumda ve illerimize yakında bildirilecek. Bütün teşkilat mensuplarımız, il, ilçe, köy, mahalle temsilcimize kadar kadın ve gençlik kolları bu temayül yoklamasına katılacak. Yani başvurular bitecek, her seçim çevresinde başvuruda bulunan bütün aday adaylarımızı teşkilatlarımıza soracağız" şeklinde konuştu.
Yeni bir karar aldıklarını açıklayan Atalay, şunları kaydetti:
"Her seçim çevresinde aday tespitinde ildeki sivil toplum kuruluşlarının da görüşünü alacağız. Yani bir anlamda şehrin ve kanaat önderlerinin görüşünü alacağız. Bunun için formatı henüz belirlemiş değiliz. Belki bir yere sandık koyacağız. Sivil toplum kuruluşu temsilcilerimize, başkanlarına ve ildeki kanaat önderlerine diyeceğiz ki 'isteyenler gelsin bizim AK Parti'den kimin o ilde, o seçim çevresinde aday olacağıyla ilgili düşüncesi varsa onu belirtsin.' Bir form olacak, gelip onu işaretleyip sandığa atacak. Bir şekilde bunun formatı çalışılıyor. Bunun ötesinde bütün seçim çevrelerinde ayrı ayrı il kamuoyu yoklamaları yapacağız ve o seçim çevrelerinde adaylarımızı belirlemeden önce bunu yapacağız. Aday adaylarına yönelik, 'bunlardan hangilerinin, kimlerin şehrinizde AK Parti'den aday adayı olmasını istersiniz' diye soracağız. Aday adaylarımızı merkez yoklamasıyla belirliyoruz ama bu kararımızı verirken bütün yöntemleri kullanacağız. 6 Mart'ta başlayacak çalışmalar için partimizde Tanıma, Mülakat Komisyonlarımız görev yapacak."
"ANA MUHALEFET PARTİSİ SÜREKLİ SOKAĞA ÇAĞRI YAPIYOR"
Atalay, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun dünkü grup toplantısındaki ve bugün İstanbul'da düzenlediği basın toplantısında yaptığı İç Güvenlik Reform Paketi'ne yönelik açıklamaları eleştirdi.
"Ana muhalefet partisi genel başkanı direnme hakkı diye sürekli sokağa çağrı yapıyor" diyen Atalay, şöyle devam etti:
"Seçime doğru bir ana muhalefet partisinin vatandaşları sokağa ve direnmeye çağırması bir acizliktir. Şurada seçime çok kısa bir zaman kalmış, neredeyse 3.5 ay kalmış. Vatandaş zaten sokağa gidecek, sandıkta oyunu kullanacak, seninle ilgili kararını verecek. Seçimden daha önemli bir demokrasi eylemi var mı, sandıktan daha etkili bir demokrasi sembolü var mıdır. İşte biz o seçimi yaşayacağız ve bütün vatandaşlarımız çok önemli bir vatandaşlık görevini yapacak. Hayır, bunlar o sandığa da millete de güvenmiyor. Onun için de vatandaşları yasa dışı eylemlere çağırıyor. Bu bir acizlik, korkaklıktır, seçime güvenmemek ve seçim sonucuna ilişkin şimdiden umutsuzluğa kapılmaktır. Başka hiçbir şey değildir. Yine bugün işte İç Güvenlik Reform Paketi'yle ilgili 'gösteri ve yürüyüş hakkı elimizden alınıyor' diyor. Bunları hepimiz açıkladık. Bizim hükümetimiz döneminde gösteri ve yürüyüşle ilgili kanun benim çabamla en demokratik şekle getirilmiştir. Dernek kurma, teşkilatlanma, sivil toplumun örgütlenmesi özgürlüğünü baştan sona yenilemişizdir. Çocuklar bile dernek kurabiliyor artık, bu kadar özgür hale getirdik. Şimdi 'bunlar elimizden alınıyor' diye söylediği tamamen yalandır. Demokrasilerde gösteri ve yürüyüş hakkı önemli bir özgürlüktür, ülkemizde de halen öyledir. Sayın Kılıçdaroğlu, elinde molotof kokteyli yoksa elini, yüzünü kapatarak gelmiyorsa, elinde bir suç aletiyle gelmiyorsa gösteri ve yürüyüşe katılanlara hiçbir şekilde müdahalede bulunulmaz ama bunlarla geliyorsa da müdahalede bulunulur, çünkü bu suçtur. Bu kadar açık. Ana muhalefet partisinin bu açıklamalarını yadırgadığımızı ifade etmek isterim."
BÜROKRAT İSTİFALARI
Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Atalay, bir gazetecinin AK Parti'den aday adayı olmak için çok sayıda bürokratın istifa etmesine yönelik tartışmaları hatırlatarak, "Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı da dün istifa etmişti. Bu bağlamda o da aday olamayacak mı?" sorusuna, "Çok istisnai durum olabilir ve bu istisnai duruma şimdi karar verilmemiş, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanımıza aday olurken bu söylenmiş. Dolayısıyla şu anda da o söz yerine getiriliyor. Yani bu istisna 1 veya 2'yi geçmez ama Genel Başkanın takdiridir. Ben genel ilkeyi söylüyorum, genel ilkede onun dışında istisna olmaz. Bunlar Yüksek Seçim Kurulu (YSK) kararı değil partimizin aldığı karardır" karşılığını verdi.