Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, bir televizyon programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Die Welt gazetesinde yer alan “Türkiye nükleer silah yapmak istiyor” iddiasıyla ilgili soruya Yıldız, şöyle karşılık verdi: “Ak Parti hükümetleri son 12 yıl içinde önemli bir problemle karşı karşıya kaldı. Yaptıklarını anlatmakta güçlük çektiği bir ortamda yapmadıklarını savunmak zorunda kaldı. Son iki ay içinde bu alanda üç temel başlık gördük. İsrail’e jet yakıtı satma, IŞİD’den petrol alma ve atom bombası imal etme iddiaları. Bunlar teknik değil, tamamen siyasi itibarsızlaştırmayla alakalıdır. Biz Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’na üyeyiz ve onun denetimine tabiyiz. Bu konuda dört temel anlaşmanın tarafıyız. İlk anlaşmalar 1979 ve 1981’de yapılmıştır. Her yıl bununla ilgili denetim yapılır. Bu denetimlerde 2013 yılında UAEA tarafından ödül aldık. Şimdi bize yapılan itham şu: 'Türkiye Recep Tayyip Erdoğan’ın emriyle Pakistan’dan alınan santrifüj ile İran benzeri bir açılım mı yapıyor?' Ben şimdi söylüyorum, Türkiye’nin böyle bir teknolojisi ve niyeti yok. Biz Japonya’yla nükleerin barışçıl amaçlarla kullanılmasına dönük bir anlaşmayı TBMM’ye getirdiğimizde Ocak ayıydı. O dönemde malum paralel yapıdan bir arkadaş Die Welt’in söylediğine benzer bir şey yazdı. Ben kendisine 'siz bunu Japon olarak mı Türk olarak mı söylüyorsunuz' dedim. Sorum şu; 6-8 ay arayla paralel yapıdaki bu çıkış Die Welt’inkiyle neden örtüşmüştür? Türkiye’nin uranyum zenginleştirmesiyle alakalı Sayın Cumhurbaşkanımızın talimat verdiği söyleniyor. Verse bu talimatı ilgili bakan olarak bana verir. Ne böyle bir talimat, ne böyle bir niyet, ne böyle bir istek ve gayret var. Övünerek söylemiyorum, ama Türkiye şu an bir araştırma reaktörü dahi çalıştırmıyor. Yakıt çubuklarıyla ilgili de bir iddia var. Türkiye’nin yaptığı anlaşma çerçevesinde bunlar Rusya’ya gönderilecek. Çünkü bu kullanılmış yakıtları tekrar nükleer enerjide yakıt olarak kullanma durumu var. Bu yazı, Türkiye’nin uluslararası itibarsızlaştırılmasıyla alakalı Die Welt’in üzerine düşeni yapmasıdır.”
“BİZİM BÖYLE BİR MUHATABIMIZ DA YOKTUR”
Türkiye’nin IŞİD’den petrol aldığı iddiasına ilişkin ise Yıldız, şunları söyledi:
“Biz Irak’tan karayoluyla ve Kerkük Ceyhan boru hattından aldığımız petrol var. Ayrıca şu ana kadar Kuzey Irak’tan gelen yaklaşık 13.7 milyon varil petrol, toplam 19 kargoya yüklenerek Ceyhan’dan uluslararası piyasaya sevk edildi. Bu yaklaşık 1.3 milyar dolarlık bir cironun yapıldığı bir iş haline geldi. Bütün bunlar varken biz niye IŞİD’den petrol alma ihtiyacı hissedelim. Ayrıca bizim böyle bir muhatabımız yoktur. Kaçakçılık kaçakçılıktır. Kaynağı IŞİD veya başka bir şeydir bu fark etmez. Bu bizim her zaman karşısında durduğumuz bir konudur.”