Sıcak havalarda belirtildiği gibi yalnızca bebekler, hamileler, yaşlılar ve kronik hastalar değil, tüm yaş grubunun ve sağlıklı bireylerin dahi risk grubunda olduğunu açıklayan Akgül, “İnsan vücudu hem sıcak hem de soğuk havaya uyum sağlayarak hayatını devam ettirir. Vücudun uyum sisteminin tek ve asıl amacı bireyi hayatta tutmaktır. Bunu sağlarken önce fizyolojik denilen mekanizmaları devreye sokar. Örneğin sıcak ortamda terleme, susama gibi ihtiyaçları ortaya koyar. Kişi terleyerek artan vücut ısısını normale düşürmeye, su içerek de vücuttan terleme ile kaybolan sıvı ve minerallerin yerine konmasını sağlar. Eğer birey sıcak ve güneş gibi olumsuz şartlarda kalmaya devam ederse, organizma artık daha ciddi tedbirler almaya çalışır. Aşırı bir tepki vermeye başlar, amacı kişinin ortamını değiştirmesi için belki de son derece ağır olan uyarılardır. İlk baştaki hafif uyarıları dikkate almayan birey aynı ortamda yani sıcak veya güneşte kalmaya devam ederse kalp ve damar sisteminde geri dönüşümü çok zor hasarlar oluşur” dedi.
“DAMARLARIMIZ ISINIYOR YAŞLANIYORUZ”
Vücudun uyarılarını dikkate almayan kişinin sonunun artık hastalıklarla yüzleşmek olduğunu vurgulayan Dr. Akgül, “Bu sağlık sorunumuz illa ki hastalıklar ile kendini göstermez. Yaşımıza uygun olmayan hızlı yaşlanma da ciddi sağlık sorunlarına yol açmaktadır. Yaşlanma yalnızca insanın fiziksel görüntüsünün değişimi değildir, tüm organlarında yetersizlik de demektir. Tüm bu yaşlanmanın esas nedeni de tüm organları besleyen büyük damarlardan tutun da cildi besleyen kılcal damarlara kadar yaygın bir damar yetmezliği durumudur. Yani yaşlanma damar ağının bir hastalığıdır. Amaç sağlıklı yaşlanmaktır, yaşına uygun yaşlanmaktır. İşte sıcakların artışı ve güneş ışınları bu doğal süreci hızlandırır. Yaşımızdan hızlı yaşlanmamıza neden olur. Bunun asıl nedeni damarlarımızın ısınması sonucu hem damar duvarında hem de damar içinde hareketli olan kan ve kan hücrelerinin bozulmasıdır. Klasik örnek olarak ciltteki kılcal damarlarda bozulma sonucu ciltte kırışıklık, kuruluk, canlılığını yitirme, damar genişlemeleri, lekelenmeler ve ciltte dökülmeler görülür yani hızlı yaşlanmanın en klasik bulguları gözlenir. Bacaklarda olursa damarlarda genişlemeler, varisler, varis yaraları gözlenir” diye konuştu.
“DAMARIN ISINMASI ORGANLARDA FONKSİYON BOZUKLUĞUNA NEDEN OLUYOR”
Aşırı sıcaklar ve güneş ışınlarının önümüzdeki yılların en önemli sağlık sorunu olacağını belirten Dr. Akgül, sözlerine şu şekilde devam etti: “Damarın ısınmasıyla kanın damar içindeki hızı yavaşlar, böylece damar içi kan pıhtıları oluşur. Pıhtı hangi organın damarındaysa o organda fonksiyon bozukluğu olur. Örneğin kalp damarındaysa hastada göğüs ağrısı, nefes darlığı, efor kapasitesinde azalma, istirahat ağrısı, kalp krizi ve hatta ani ölüm görülebilir. Akciğer damarlarında olursa ani göğüs, sırt, yan ağrısı, nefes darlığı, morarma ve ölüm görülebilir. Beyin damarlarında ise göz kararması, baş ağrısı, baş dönmesi, baygınlık, kulak çınlaması, felçler görülebilir. Bacak damarlarında olursa ani bacak ağrısı, bacakta morarma, şişlik, kızarıklık, hareket kaybı ve bacak kaybı görülebilir”