“YALNIZIM DİYE BENİ KORUYACAKLARINI SÖYLEDİLER”
Gece saatlerinde arayan dolandırıcıların, kimlik bilgilerini bildiğini söyleyen Kırar, “Kendisini polis olarak tanıtan kişi eşimin ve çocuğumun olup olmadığını sordu. Eşimin öldüğünü, çocuğumun olmadığını söyledim. ‘Yarın hazır ol, komşulara, akrabalara kimseye söyleme. Sana yarın sivil polisle bir telefon getireceğiz. O telefonla konuşacağız’ dedi. 20 yıl önce kimliğimi kaybetmiştim. Beni bu yüzden arayıp aramadıklarını sordum ama bir şey demedi. ‘Ertesi gün emlakçı gelip sizi tapu işlemleri için götürecek’ dedi. ‘Benim satılık evim yok’ dedim ama ‘olsun’ dedi. Dilim tutuldu, şaşırdım. ‘İçim yanıyor, neden böyle bir şey oluyor?’ dedim. ‘Hiçbir şey olmaz. Etrafın sivil polislerle dolu. Koruma altındasın. Kimse sana dokunamaz’ dedi. Yalnızım diye beni koruyacaklarını söyledi ve telefonu kapattı. Dediğinden hiçbir şey anlamadım” diye konuştu.
“ELİMİ ÖPÜP PARAYI ALDI”
Ertesi gün sivil polis kılığında gelen bir kişinin kendisine bir telefon getirdiğini ve sürekli şarjda bırakılması konusunda tembihlediğini söyleyen Kırar, şunları söyledi: “Etrafımdaki kimseye durumdan bahsetmememi söylediler. 15 gün sabah 7’de arayıp ‘ne yaptın, kalktın mı, kahvaltını yaptın mı, ilacını içtin mi, namazını kıldın mı?’ diye soruyorlar. ‘Kimseye telefon açma’ dediler. Diğer telefonum meşgulse arayıp kiminle konuştuğumu sordular. Sonra bir tanesi tekrar arayıp bir emlakçının geleceğini ve beni tapu işlemleri için götüreceğini söyledi. ‘Yeni tapu mu verilecek?’ diye sordum. ‘Senin gibilere kırmızı tapu veriliyor. Hiç korkma. Arkanda cumhurbaşkanı, başbakan var’ dedi. ‘Titriyorum, bu işin içinde bir bit yeniği var’ diyorum, ‘Çok rahat edeceksin’ diyor. Gelen emlakçı aracılığıyla önce evi eşyalarıyla sattırdılar sonra da yazlığı sattırdılar. ‘Parayı devletin kasasına koyacağız, sen yaşlısın kendini koruyamazsın’ deyip, akşam bir sivil polisle parayı elden aldılar. Gelen kişi, elimi öpüp sattığım evlerden gelen parayı aldı ve gitti.”
“ÇANTAMI ALIP ÇIKMAK ZORUNDAYIM”
Evi satın alan iki ayrı kadının da işin içinde olabileceğini belirten Kırar, evleri değerinden az fiyata sattığını belirterek dolandırıldığını nasıl anladığını ise şu sözlerle anlattı: “Parayı alınca yine o telefondan arayıp ‘iş bitti, telefondaki sim kartı çıkar ve lavaboda yak’ dediler. Sim katı yaktım ama telefonu geri almaya gelmedikleri için emniyete götürdüm. Orada durumu anlatınca gerçek polislerden dolandırıldığımı anladım. Duyan şaşırıyor. ‘Nasıl yaptın?’ diye soruyorlar. Eşyalarıyla birlikte iki evimi de sattım. Satın alan kişiler geldiğinde ne yapacağım bilmiyorum. Çantamı alıp çıkmak zorundayım. Televizyonda gördükçe ‘benim başıma gelse çıldırırım’ diyordum. ‘Nüfusum 20 yıl önce kayboldu ama beni dolandırmadılar’ diyordum ki başıma bu olay geldi.” Kırar, dolandırıcıların bir an önce bulunması için yardım istedi.