MARDİN (AA) - Türkiye'nin güney sınırında oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok etmek, bölgeye barış ve huzur getirmek amacıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK), Suriye Milli Ordusu ile Suriye'nin kuzeyinde YPG/PKK ve DEAŞ terör örgütlerine karşı başlattığı Barış Pınarı Harekatı devam ediyor.

Teröristlerin 10 Ekim'de ilçeye düzenlediği havanlı saldırıda, 3 yıl önce PKK'lı teröristlerin çukur kazarak gerçekleştirdiği saldırılarda evleri yıkılan ve bir süre önce devlet tarafından yaptırılan yeni konutlarına yerleşen anne Fatma Yıldız (48) ile kızları Emine (12) ve Leyla Yıldız (15) evlerinin önünde katledildi, 24 kişi yaralandı.

Sivil can kaybının fazla olması için haince taktikler uygulayan YPG/PKK'lı teröristlerin, 11 Ekim'de gerçekleştirdiği saldırıda Suriyeli Dara Ali ve Hasan Muhammed ile Orhan Doğan, Hüseyin Çakır, Mehmet Şirin Demir, Ahmet Delen, Nayif Sincar, ve Aytekin Eroğlu şehit oldu, 35 kişi yaralandı.

Dördü çocuk 11 şehitten geriye gözü yaşlı anne, baba, kardeş ve 7 eşin yanı sıra 21 çocuk yetim, 3 çocuk öksüz kaldı.

Yaralanan 59 kişinin tedavisi sürerken, hain saldırılar hayalleri de yarım bıraktı.

"Bir evimiz olsun istiyorduk"

Ailesiyle Suriye'yi terk etmek zorunda kalarak, 4 yıl önce Türkiye'ye yerleşen 2 çocuk babası Hasan Muhammed de terör saldırısında katledildi.

Ailesinin geçimini sağlamak için inşaatlarda çalışan Muhammed, terör saldırısında yaralananlara yardım etmek için koştuğu sokağa gerçekleştirilen havanlı saldırıda şehit oldu.

Muhammed, geride gözü yaşlı bir eş ile çocukları 5 yaşındaki Çiğdem ve 2 yaşındaki oğlu Muhammed'i bıraktı.

Şehit Muhammed'in eşi Nudem Hacı, AA muhabirine, eşinin yaralılara yardım etmeye çalışırken şehit olduğunu, çocuklarının babasız kaldığını söyledi.

Nusaybin'e 4 yıl önce yerleştiklerini dile getiren Hacı, "Suriye'de yaşanan savaştan dolayı biz de kaçtık. Eşim inşaatlarda çalışıyor, geçimimizi sağlıyordu. Bir evimiz olsun istiyorduk. Eşim çok iyi bir insandı. Ailesini hiç ihmal etmezdi. Eşim çocukları için iyi bir gelecek hayal ediyordu." diye konuştu.

"Yaralılara yardım ederken şehit oldu"

Hacı, saldırının gerçekleştiği gün yaşadıklarına ilişkin şunları kaydetti:

"Evde oturuyorduk. Eşim yemek yedi ve uyudu. Sonra patlama sesi duyduk. Ona ablası ve çocuklarını bizim eve getirmesini söyledim. Acil bir durum olur ilçeden ayrılırız diye işe de gitmiyordu. Ablasının evine gidip, onu ve çocuklarını bizim eve gönderiyor. Sonra o da patlama yerine gidiyor. Yaralılara yardım ederken gelen başka bir havan mermisiyle şehit oldu. Ona ulaşamıyorduk. Ondan haber alamayınca köye gittik. Sonra hastaneden bize telefon geldi. Kötü bir haber olduğunu anladık. Hayatını kaybettiğini öğrendik."

Çocukları için destek beklediğini dile getiren Hacı, "Çocuklarım olmasaydı bir şey istemezdim." dedi.

Hacı, Suriye'de güvenliğin sağlanmasını istediklerini belirtti.

Anne ve iki çocuğu evlerinin önünde katledildi

Teröristlerin havanlı saldırısında, 3 yıl önce PKK'lı teröristlerin çukur kazarak gerçekleştirdiği saldırılarda evleri yıkılan ve bir süre önce devlet tarafından yaptırılan yeni konutlarına yerleşen 5 çocuk annesi Fatma Yıldız ile kızları Emine ve Leyla Yıldız evlerinin önünde katledildi. Fatma Yıldız'ın 3 çocuğu öksüz kaldı.

Üç esnaf şehit oldu

Şehitlerden ilçede esnaflık yapan Orhan Doğan ikisi kız 4 çocuk babasıydı. Doğan, PKK'lı teröristlerin 3 yıl önce çukur kazarak ilçe merkezinde gerçekleştirdiği saldırılarda çok sayıda esnaf gibi mağduriyet yaşamıştı.

Şehit Hüseyin Çakır da ilçede esnaflık yaparak ailesinin geçimini sağlıyordu. Çakır'ın biri kız 4 çocuğu yetim kaldı.

TRT Kurdi çalışanı Gülay Demir'in babası esnaf Mehmet Şirin Demir de saldırıda şehit oldu. İki kız çocuğu babası Demir'in kızının düğününü, yuva kurduğunu görme hayali yarım kaldı. Demir'in düğünde giymek için aldığı takım elbise tabutunun üzerine konuldu.

Terör örgütü YPG/PKK'nın Nusaybin'deki son saldırılarındaki en yaşlı kurbanı 68 yaşındaki Nayif Sincar oldu. Sincar'dan geriye gözü yaşlı 7 yetim çocuk kaldı.

Şehit Aytekin Eroğlu da biri kız 2 çocuk babasıydı.

Şehitlerden 16 yaşındaki Ahmet Delen'den geriye gözü yaşlı anne ve babası ile 3'ü kız 6 kardeşi kaldı, 17 yaşındaki Suriyeli Dara Ali de ülkesini terk etmek zorunda kalarak ailesiyle sığındığı Türkiye'de yine terörün kurbanı oldu.