'Yeryüzü onun getirdiği değerlerle buluşursa insanlık huzuru yaşayacaktır'

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, "Yeryüzü onun getirdiği değerlerle buluşursa insanlık huzuru yaşayacaktır. Dünyayı, İslam'ın şefkat, merhamet, hakkaniyet, güzel ahlak ve bir arada yaşama ilkeleriyle tanıştırmak müminlerin sorumluluğudur." dedi.

'Yeryüzü onun getirdiği değerlerle buluşursa insanlık huzuru yaşayacaktır'
banner98

ANKARA (AA) - Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Mevlid Kandili mesajında, "Bugün yeryüzü onun getirdiği değerlerle buluşursa insanlık huzuru yaşayacaktır. Dünyayı, İslam'ın şefkat, merhamet, hakkaniyet, güzel ahlak ve bir arada yaşama ilkeleriyle tanıştırmak ise son Peygambere ümmet olmanın onurunu yaşayan müminlerin iman ve kulluk sorumluluğudur." ifadelerine yer verdi.

Erbaş, Mevlid Kandili dolayısıyla yayımladığı mesajda, 19 Kasım 2018 Pazartesi gününün Hazreti Muhammed Mustafa'nın yeryüzünü teşrifinin yıl dönümü olduğunu anımsattı.

Hazreti Muhammed'in, Allah'ın insanlığa gönderdiği son peygamber ve bütün insanlığın rehberi olduğuna işaret eden Erbaş, ahlaki değerleri ve erdemleri kaybeden insanlığın Hazreti Muhammed'in gelişiyle tekrar hak, hukuk, merhamet ve güzel ahlak gibi değerlerle buluştuğunu dile getirdi.

Cehaletin ve zulmün hakim olduğu, merhametin, erdemin ve hikmetin kaybolduğu bir çağın, Hazreti Muhammed'in gelişiyle, ilmin, adaletin, şefkatin aydınlığında, asr-ı saadete dönüştüğünü belirten Erbaş, "Cahiliye girdabında yolunu ve değerlerini kaybeden insanlar, onun peşinden giderek, kardeşliğin, ahde vefanın, güzel ahlakın ve bütün iyi davranışların en güzel örnekleri olmuşlardır. Onun gelişiyle, bireysel, toplumsal ve evrensel düzeyde, zihin, fikir ve ahlak planında tarihin en büyük inkişafı ve dönüşümü yaşanmıştır." ifadelerini kullandı.

Allah'ın Hazreti Muhammed'i "şahit, müjdeleyici, uyarıcı" ve "dosdoğru yol üzere gönderilmiş bir elçi" olarak tanıttığına dikkati çeken Erbaş, "Kur'an-ı Kerim'e göre, Peygamber Efendimizi sevmek Allah'a itaatin ölçüsüdür ve o, Allah'a ve ahiret gününe kavuşmaya iman edenler ve Allah'ı çokça zikredenler için en güzel örnektir. Bilinmelidir ki, Hz. Peygamber'in sünneti, Kur'an'ın hayata dönüşmüş şeklidir. Kur'an'dan sonra İslam'ın ikinci temel kaynağıdır. Dolayısıyla onu göz ardı ederek İslam'ın anlaşılması ve yaşanması mümkün değildir." değerlendirmesinde bulundu.

Mevlid-i Nebi'yi anmanın aynı zamanda, savaşlar, yoksulluk ve ümitsizlik gibi devasa sorunların kuşattığı yeryüzünü yeniden adalet, merhamet ve muhabbetle tanıştırmanın yolunu ve yöntemini anlamak olduğuna işaret eden Erbaş, şöyle devam etti:

"Peygamber Efendimizi hakkıyla tanımak; güzel ahlakı, kardeşliği, ahde vefayı, merhameti, dostluğu, cesareti, adaleti, erdemli davranışı, başkasının iyiliği için çalışmayı, Allah'a kulluğu, gerçek manada özgürlüğü anlamak demektir. Bugün yeryüzü onun getirdiği değerlerle buluşursa insanlık huzuru yaşayacaktır. Dünyayı, İslam'ın şefkat, merhamet, hakkaniyet, güzel ahlak ve bir arada yaşama ilkeleriyle tanıştırmak ise son Peygambere ümmet olmanın onurunu yaşayan müminlerin iman ve kulluk sorumluluğudur.

Bu itibarla Mevlid-i Nebi, aynı zamanda Müslümanlar için bir tefekkür ve muhasebe iklimidir. Sözler, fiiller, idealler ve sorumluluklar dairesinde bütün bir hayatın, rahmet Peygamberinin hayatı ve sünneti ekseninde muhasebeye tabi tutulmasıdır. Gönüllerdeki peygamber aşkını, hayata Peygamber ahlakı, kulluk sorumluluğu ve ümmet bilinci olarak taşımaktır."

Tüm vatandaşların ve İslam aleminin Mevlid Kandilini tebrik eden Erbaş, "Mevlid-i Nebi'nin birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularımızı pekiştirmeye vesile olmasını yüce Rabb'imizden niyaz ederim." ifadesini kullandı.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner103

google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0