İSTANBUL (AA) - Türkiye'de yerli ve milli imkanlarla yapılan elektrikli ve hidrojenli araçlar ile otonom sistemler, Türkiye'nin en büyük teknoloji etkinliği TEKNOFEST İstanbul Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali'nde görücüye çıktı.
Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı öncülüğünde, ülkenin önemli kurum ve firmalarının destekleriyle Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen, Anadolu Ajansının (AA) Global İletişim Ortağı olduğu TEKNOFEST, milli ve yerli imkanlarla üretilen araçların sergilenmesine de olanak sağlıyor.
Festivale katılarak stant açan kurum ve kuruluşlar, ürettikleri teknoloji araçlarını sergiledi. Kimi elektrikle, kimi hidrojenle çalışan araçlar ziyaretçilerin ilgisini gördü. Stant görevlileri, araçları tanıtırken vatandaşların merak ettikleri sorulara yanıt verdi. Bazı vatandaşların araçlar ve sistemleri yakından incelediği, bazısının da araç içi ve çevresinde fotoğraf çektirdiği görüldü.
Yerli otomobil Gen TM-480 TEKNOFEST'teİkitelli OSB'de üretilen yerli ve milli araç Gen TM-480 de TEKNOFEST'te yerini aldı.
Yazılımı ve motoru dahil tüm sistemleri yerli ve milli imkanlarla üretilen, prototip için sadece bataryası yurt dışından temin edilen binek aracı vatandaşlar meraklı gözlerle inceledi.
Karbonfiber gövdeye sahip, saatte 180 kilometre hıza ulaşabilen, tam şarj ile 400 kilometre yol gidebilen otomobilde kablosuz bağlantı sistemlerinden park frenine, hız sabitleyicisinden dokunmatik sistemlere kadar birçok özellik yer alıyor.
Gen Otomobil Ar-Ge Direktörü Nail Güzel, AA muhabirine, yerli imkanlarla geliştirilen otomobilin yüzde 100 elektrik enerjisi ile çalıştığını söyledi.
Güzel, "Üzerindeki motor, motor sürücüsü, yazılımlar, aklınıza gelen bütün cihazlar yerli olarak geliştirilmiş. Yüzde 100 yerli araç diyebilirim, bataryaları hariç, maalesef bataryaları şu an için yurt dışından tedarik ediyoruz ama onları da ileride yerlileştirme çalışmalarımız olacak." dedi.
Firma olarak 2014 yılından beri elektrikli araçlar üzerinde çalışma yaptıklarını, söz konusu otomobilin Ar-Ge çalışmalarının ardından bir yılda üretildiğini anlatan Güzel, festivalde otomobile gösterilen ilgiden memnun olduğunu belirtti.
Güzel, "Teknofest'te de insanların ilgisi oldukça yoğun, özellikle genç arkadaşların ilgisi yoğun. Biz de gururluyuz, çünkü genç kardeşlerimize Türkiye'de böyle şeylerin yapılabildiğini gösteriyoruz. O yüzden mutluyuz biz de." ifadesini kullandı.
Otomobilin TEKNOFEST'in amacına uygun olduğunu dile getiren Güzel, şöyle devam etti:
"Festivalin sloganı 'milli teknoloji hamlesi'. Biz de milli imkanlarla geliştirilmiş, öz sermayesi tamamen Türk olan, mühendisleri tamamen Türk olan, neredeyse her parçası Türkiye'de üretilmiş olan bir aracı getirdik burada sunuyoruz, halkımızla buluşturuyoruz. İnsanlar gerçekten şaşırıyorlar, bunu burada mı yaptınız diye. Biz de bunu insanlara yavaş yavaş tanıtacağız. İnşallah bütün Türkiye bizim aracımızı tanıyacak kısa zaman içerisinde."
Güzel, projeye yaklaşık 7 milyon dolar civarında para harcandığını, seri üretime dair çalışmaların devam ettiğini, 2021 yılının sonlarına doğru otomobili bantlardan indirmeyi hedeflediklerini kaydetti.
"Yarı otonom sürüş destek modülü" ilk kez tanıtıldıODTÜ Teknokent'te geliştirilen, kendi kendine direksiyon hakimiyetini sağlayabilen "Yarı otonom sürüş destek modülü" de TEKNOFEST'te sergilendi.
Yapay zeka ile çalışan, geliştirilen yazılım ile kendi kendini kontrol edebilen sistem sürücüye ihtiyaç duymadan yolda direksiyon hakimiyetini sağlayabiliyor. Sistem marka ve model ayrımı olmaksızın tüm araçlara uygulanabiliyor.
Sistemin geliştiricisi Gears adlı firmanın kurucusu Baran Tunç, sistemin montajının bitmesine rağmen henüz araştırma ve geliştirme aşamasında olduğunu, yol testlerinin henüz başlamadığını ifade etti.
Tunç, "Modülü aktive ettiğiniz zaman araç kendi kendine idare edebiliyor, şeridinde kalıyor, önündeki araca göre hızını ayarlayabiliyor, dur-kalk yapabiliyor. Bunun dışında oluşan tehlikelere reaksiyon gösterebiliyor ve bir insanın verdiği tepki süresinin yaklaşık 4 katı kadar reaksiyon gösterebiliyor." diye konuştu.
Gelecek sene modülün seviye 2'den seviye 3'e geçileceğini aktaran Tunç, böylelikle haritadan seçilen alana aracın gidebileceğini vurguladı.
Tunç, "Şu an araç bulunduğu şeritte seyrini devam ettirebiliyor. Seviye 3'e çıktığı zaman şerit değiştirip etrafındaki objeleri de algılayabiliyor. Böylece 360 derece algıyla görüntü işlemeyle daha kabiliyetli bir otonom sürüş yapabiliyor." değerlendirmesinde bulundu.
Tunç, yol testlerinin başarılı olmasıyla sistemi ürünleştirme yoluna gideceklerine, herkesin alabileceği maliyetlerle satışa sunacaklarına dikkati çekti.
Hidrojen enerjili araçİstanbul Üniversitesi öğrencilerinden oluşan "Hidroist" takımı tarafından geliştirilen hidrojen enerjili araç, festivalde ilgi gören araçlar arasında yer alıyor.
Elektrik Elektronik Mühendisliği birinci sınıf öğrencisi Samet Özçadıroğlu, "Hidrojen enerjisiyle çalışan bir araç yapıyoruz. Aslında aracımız elektrikli ama biz elektriği bir bataryadan kullanmak yerine hidrojenden elde ederek kullanıyoruz." dedi.
Geleceği hidrojende gördüklerinin altını çizen Özçadıroğlu, "Çünkü elektriği üretmek sandığınız kadar kolay değil. Elektriği üretmek için de yine bir doğal kaynak harcamak zorundasız ama hidrojeni üretmek elektriğe karşı çok çok kolay." ifadesini kullandı.
Özçadıroğlu, şunları söyledi:
"Fabrikalar havayı çekerek hidrojeni kolayca ayrıştırabiliyor. Elektriği üretmek için kaynak harcamak yerine hidrojen bu kadar kolay üretilebiliyorken neden biz onu kullanmayalım diye düşünüyoruz."
Özçadıroğlu, aracı uzun vadede 5 kişi kapasiteli, tamamen yerli ve milli hale getirmeyi amaçladıklarını kaydetti.
Elektrikli otonom Formula Student arabasıİstanbul Teknik Üniversitesi öğrencilerinden oluşan "İTÜ Racing" takımının, uluslararası çapta düzenlenen ve dünyanın en önemli öğrenci yarışmalarından biri olan Formula Student yarışları için geliştirdiği sistem de TEKNOFEST'te yerini aldı.
Sistemin tanıtan Makine Mühendisliği 4. sınıf öğrencisi Ünsal Uslu, hem performanslı yarış arabaları yapmak, hem de gelişen ve değişen dünyada otonom teknolojilerini geliştirmek ve Türkiye'yi bu alanda temsil etmeyi amaçladıklarını belirtti.
Derslerden arta kalan zamanın çoğunu sistemin gelişmesine ayırdıklarını kaydeden Uslu, sistemin tamamen bitmesiyle ilerleyen dönemlerde 'hazır kit' olarak satışa sunabileceğini sözlerine ekledi.
Muhabir: Kaan Bozdoğan