Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, sanık E.F.Ş, tutuklu bulunduğu cezaevinden, mağdurun ailesi ise bulundukları ilden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Taraf avukatları salonda hazır bulunurken, sivil toplum kuruluşu temsilcileri de duruşmayı izledi.

Kimlik tespitinin ardından Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen iddianamenin özeti okundu.

Daha sonra söz alan sanık avukatı, duruşmada sadece mağdur olduğu iddia edilen kişilerin olabileceğini ve vekillerinin cübbe giyebileceğini belirterek davaya katılma hakları olmadığından sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve diğer avukatların duruşmadan çıkarılmasını talep etti. Ara hüküm kuran mahkeme heyeti, sanık savunması ve müşteki beyanları alındıktan sonra katılma taleplerinin değerlendirileceğinden sanık avukatının talebinin reddine karar verdi.

Savunması alınan sanık E.F.Ş, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek kendisine kumpas kurulduğunu öne sürdü.

Anne E.A'nın iyi niyetlerini kullanarak bazı tekliflerle yanına geldiğini iddia eden sanık E.F.Ş, "Pandemi yasakları bitince iş akdimiz de bitince aileyle ayrıldık, hizmetler için başka bir aileyle anlaştık. Bana ve cemaatime karşı şahsi çıkarları için bu olayı planlamışlardır. Tahliyemi, olay yerinde keşif yapılmasını ve tanıkların dinlenilmesini talep ediyorum." diye konuştu.

Sanığın avukatı da müvekkilinin beyanlarına iştirak ettiğini, aleyhe olan hususları kabul etmediğini, dosyayı yeni devraldığını belirterek, sanığın tahliyesi ile mahkemeye sunacakları belge ve tanıkların dinlenilmesi için süre talebinde bulundu.

Baba F.A. da sanığı 15 yıldır tanıdığını, dergahında zikir ve sohbetlere katıldığını söyledi.

Baba F.A, kızının davaya konu iddialardan bir süre sonra annesine bahsettiğini aktararak, "Sanık beni aradı, bir hata işlediğini ama telafi edebileceğini söyledi. Eve geldim, eşime sordum ve olayı anlatmadığı için kızdım. Sonra istismarın ileriye gittiğini öğrendim. Davaya katılmak istiyorum, sanıktan şikayetçiyim."

Anne E.A da sanıktan şikayetçi olduğunu belirterek, "Kızımı sanıkla evlendirme konusunda herhangi bir istekte bulunmadım, sanığın da bir isteği ve talebi olmamıştır. Davaya konu iddiaları kızımdan öğrendim. Sanığı aradım olayı sordum. 'Bu konuyu kapatalım, beni ifşa etme.' dedi. Sanıktan para talebim olmadı. Sanık, 'Neyim varsa sizindir, yeter ki konu kapansın.' dedi." ifadelerini kullandı.

Söz alan mağdur ve müştekilerin avukatı Sakarya Baro Başkanı Abdurrahim Burak da şikayetlerinin devam ettiğini ve katılma taleplerinin bulunduğunu dile getirerek, "Mağdurun telefonunun siber uzmanınca incelenerek mesajların geri getirilmesini istiyoruz çünkü sanık tarafından mesajların silinmesi için telkin edilmiştir. Mesajlar da mağdur tarafından silinmiştir. Telefonu mahkemeye sunuyoruz, mesajların geri getirilmesini ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istiyoruz." dedi.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı da sanık savunmalarını kabul etmediklerini, şikayetçi olduklarını belirterek, davaya katılma ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesi talebinde bulundu.

UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı İle Mücadele Derneği ile bazı baroların avukatları da davaya katılmayı talep etti.

Psikolog eşliğinde bulunduğu ildeki Adli Görüşme Odasından duruşmaya bağlanan mağdur Y.A, sanığın kendisine cinsel istismarda bulunduğunu belirterek yaşanan olayları ailesine söylememesi için kendisini tehdit ettiğini kaydetti.

Görüşünü açıklayan cumhuriyet savcısı, iddia edilen suçun niteliği ve mevcut durumu gözetilerek sanığın tutukluluk halinin devamını ve olay yerinde keşif yapılmasını talep etti.

Müşteki ve avukatları ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatının katılma talebinin kabulüne, diğer katılma taleplerinin reddine, olaya konu evde keşif yapılmasına, sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı 26 Şubat 2021'e erteledi.

- "Çocukları hiçbir istismarcının eline bırakmayacağız"

UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı İle Mücadele Derneği Başkanı Saadet Özkan, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, çocuğun mahkemenin sakin tavrı karşısında kendini güvende hissettiğini ve ayrıntıları anlattığını ifade ederek "Çocukları hiçbir istismarcının eline bırakmayacağız. Bu istismarcı, bu durumu hiçbir şekilde siyasallaştıramayacak ve yaptığı istismarın bedelini adalet önünde ödeyecek. Biz de çocuğumuz için mücadeleye devam edeceğiz." diye konuştu.

- Süreç

Sakarya'nın Akyazı ilçesinde jandarma ekipleri, 12 yaşındaki kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu ihbarı üzerine E.F.Ş'yi Kuzuluk Mahallesi'nde bir evde gözaltına almış, şüpheli sevk edildiği hakimlikçe tutuklanmıştı.

Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığınca E.F.Ş. hakkında hazırlanan ve 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, "zincirleme şekilde çocukların cinsel istismarı" suçundan 15 yıldan 40 yıl 1 ay 15 güne kadar, "çocuğa karşı kişiyi cinsel amaçlı hürriyetinden yoksun kılma" suçundan ise 3 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.

İddianamede, mağdur çocuğun annesinin, jandarmadaki ifadesinde şüpheliyi bir tarikatın lideri olarak tanıdığını, bu şahsın sohbetlerine katıldığını, ailesiyle söz konusu tarikata ait Akyazı ilçesindeki evde 5 ay kadar misafir olarak kaldıklarını, eşinin bu binada tadilat işi yaptığını söylediği aktarılıyor.

İddianamede, deliller değerlendirildiğinde müştekilerin beyanlarını teyit eder nitelikte, şüphelinin tevil yollu ikrarı, mağdurun çocuk izleme merkezinde alınan ve hayatın olağan akışına uygun beyanı, müştekiler ile tanığın anlatımlarının birbirleriyle uyumlu olması, mağdurun, uzman adli görüşmecinin, "Çocuğun, cinsel istismara uğradığına ilişkin detayların olduğu, çocuğun beyanlarına itibar edileceği kanaatine" ilişkin görüşü dikkate alındığında şüphelinin cezalandırılmasının talep edildiği görüşüne yer veriliyor.